İKD: Diyanet İşleri Başkanlığı şeriat hukukuna dayandırdığı fetvasıyla suç işlemektedir!

İlerici Kadınlar Derneği'nden yapılan açıklamada "Milyonlarca çocuğun teslim edildiği tarikat ve cemaatler eliyle şimdi de depremzede çocuklarımızın hayatı karartılmak istenmektedir. Diyanet İşleri Başkanlığı ise çocuklarımızın başına gelecekleri meşrulaştırmaya çalışmaktadır" ifadeleri kullanıldı.

İKD: Diyanet İşleri Başkanlığı şeriat hukukuna dayandırdığı fetvasıyla suç işlemektedir!

İlerici Kadınlar Derneği (İKD), Diyanet İşleri Başkanlığı’nın geçtiğimiz günlerde yayınladığı ” “Depremzede çocuklar evlat edinebilir mi?” sorusuna bianen yayınladığı “Evlat edinen ile evlatlık arasında evlenme engeli doğmaz” fetvası sonrasında “Diyanet İşleri Başkanlığı şeriat hukukuna dayandırdığı fetvasıyla suç işlemektedir!” başlıklı bir açıklama yayınladı.

Yayınlanan açıklamada “Cumhuriyet kurumlarının tasfiye edilmesi, bilimin ve planlamanın yerini hurafeler ve rant ilişkileri ile yolsuzlukların alması yaşamakta olduğumuz felaketi doğurmuştur. Bu da yetmezmiş gibi deprem bölgesinde halkın dayanışma çalışmalarını engelleyenler kameraların karşısından halka parmak sallayarak tehdit etmeye devam etmektedir” denildi.

“Sermaye ve gericilik el ele neden oldukları felaketi adeta firsata çevirmeye çalışmaktadır” denilen açıklamada, “Milyonlarca çocuğun teslim edildiği tarikat ve cemaatler eliyle şimdi de depremzede çocuklarımızın hayatı karartılmak istenmektedir. Diyanet İşleri Başkanlığı ise çocuklarımızın başına gelecekleri meşrulaştırmaya çalışmaktadır. Çocuklarımız tarikat ve cemaatlere teslim edilemez! Diyanet İşleri Başkanlığı, şeriat hukukuna dayandırdığı fetvasıyla Medeni Kanun’un 129. maddesi ile 103/3c. maddesine göre suç işlemektedir” ifadeleri kullanıldı.

İKD tarafından açıklamanın tamamı şu şekilde:

Diyanet İşleri Başkanlığı şeriat hukukuna dayandırdığı fetvasıyla suç işlemektedir!

6 Şubat 2023 tarihindeki depremlerle birlikte Kahramanmaraş, Malatya, Gaziantep, Diyarbakır, Kilis, Şanlıurfa, Adıyaman, Hatay, Osmaniye ve Adana illeri ile ilçeleri ve köyleri büyük bir yıkım yaşarken, on binlerce yurttaşımız canını, sevdiklerini kaybetmiş, geride kalanlar ise felaketi yaşamaya devam etmektedir. Acımız ve öfkemiz büyüktür.

Cumhuriyet kurumlarının tasfiye edilmesi, bilimin ve planlamanın yerini hurafeler ve rant ilişkileri ile yolsuzlukların alması yaşamakta olduğumuz felaketi doğurmuştur. Bu da yetmezmiş gibi deprem bölgesinde halkın dayanışma çalışmalarını engelleyenler kameraların karşısından halka parmak sallayarak tehdit etmeye devam etmektedir.

Öte yandan içinde bulunduğumuz felakete “kader planı” diyenlerin planlarının ne olduğu da hızla ortaya çıkmaktadır.

OHAL ile birlikte gazetecilerin, halkla birlikte dayanışma içinde çalışma yürüten sol, sosyalist, komünist, ilerici parti ve derneklerin çalışmaları engellenmeye çalışılırken, tarikat ve cemaatlere afet bölgesindeki yurttaşları kader planına ikna etmek üzere alan açılmaktadır.

Felaketi en şiddetli yaşayanların kadınlar ve çocuklar olduğu da ortadadır. Deprem bölgesinde çok sayıda resmi kaydı yapılmayan refakatsiz çocuk olduğu belirlenirken, birçoğunun da kayıt dışı olarak kim olduğu belli olmayan kişilere, tarikat ve cemaatlere teslim edildikleri ortaya çıkmaktadır. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın bunu doğrulayan açıklaması ise dehşet vericidir. Buna göre depremzede çocuklarımız Suriye’deki cihatçı çetelerin lojistiğini sağlayan İHH’nın elindedir.

Bunun da ötesinde, adeta bu bilgileri doğrularcasına Diyanet İşleri Başkanlığı “Depremzede çocuklar evlat edinebilir mi?” sorusuna Medeni Kanunun yıldönümünde “Evlat edinen ile evlatlık arasında evlenme engeli doğmaz” fetvası vermiştir. Medeni Kanunla taban tabana zıt ve onu hiçe sayan bu açıklamanın niyeti ortadadır. 9 yaşındaki kız çocuklarının evlendirilebileceğini söyleyen Diyanet yine istismarı meşrulaştıran işlevini yerine getirmektedir.

Sermaye ve gericilik el ele neden oldukları felaketi adeta firsata çevirmeye çalışmaktadır.

Milyonlarca çocuğun teslim edildiği tarikat ve cemaatler eliyle şimdi de depremzede çocuklarımızın hayatı karartılmak istenmektedir. Diyanet İşleri Başkanlığı ise çocuklarımızın başına gelecekleri meşrulaştırmaya çalışmaktadır.

Çocuklarımız tarikat ve cemaatlere teslim edilemez!

Diyanet İşleri Başkanlığı, şeriat hukukuna dayandırdığı fetvasıyla Medeni Kanun’un 129. maddesi ile 103/3c. maddesine göre suç işlemektedir.

Çocuklarımız sahipsiz değildir!

İlerici Kadınlar Derneği