TTB’den RTÜK'e tepki

"Sağlık çalışanlarına yönelen şiddet değil, bu sorunla mücadele araçları engellenebilmektedir. Meclis’e sunduğumuz sağlıkta şiddetle mücadele yasa teklifini hızla yasalaştırın. Şiddetle mücadele araçlarını değil, sağlıkta şiddeti engelleyin"

TTB’den RTÜK'e tepki

Türk Tabipleri Birliği, sağlıkta şiddete karşı mücadelede iktidarın isteksiz ve samimi olmayan yaklaşımını sürdürdüğünü belirtti.

Meclis’e sundukları sağlıkta şiddetle mücadele yasa teklifinin hayata geçirilmediğini ifade eden TTB, öldürülen meslektaşları hakkında haber ve yayınlar nedeniyle haber kanallarına sulh ceza hakimliğince yayın yasağı getirilmesi ve sonrasında RTÜK tarafından ceza verilmesinden dolayı iktidarın sağlıkta şiddete karşı mücadele araçlarını engellediğini ifade etti.

RTÜK’ün yayın yasaklarına ilişkin, “Basın Kanunu’nun 3/2. maddesinde “Basın özgürlüğünün kullanılması ancak demokratik bir toplumun gereklerine uygun olarak; başkalarının şöhret ve haklarının, toplum sağlığının ve ahlakının, milli güvenlik, kamu düzeni, kamu güvenliği ve toprak bütünlüğünün korunması, devlet sırlarının açıklanmasının veya suç işlenmesinin önlenmesi, yargı gücünün otorite ve tarafsızlığının sağlanması amacıyla sınırlanabilir” gerekçelerini belirtmesi üzerine TTB, halkın haber alma hakkının kısıtlandığını, şiddetin nedenlerine ve önlenmesine dair kamusal tartışmaların da engellendiğini söyledi.

TTB açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

Toplumun genelini ilgilendiren olaylara ilişkin verilen yayın yasağı kararları ve “yayın yasağının ihlal edildiği” gerekçesiyle yayın kuruluşlarına verilen idari cezalar, açıklanan amacıyla ters sonuçlara neden olmaktadır. Böylelikle sağlık çalışanlarına yönelen şiddet değil, bu sorunla mücadele araçları engellenebilmektedir. Hukukun, iktidarın müdahale aracı değil, demokrasinin bir parçası olduğu kabul edilmelidir.

Sağlıkta şiddetin önlenmesi için; şiddete karşı alınması gereken tedbirlerin yanında, medya aracılığıyla görüşlerin paylaşılması, önlemeye dönük yöntemlerin tartışılması ile kamusal dayanışma ve güvenliğin sağlanması gerekmektedir. Kamusal faydası yüksek olacak bu tartışmaların yaygınlaştırılarak çözüm olasılıklarının bulunması amaçlanmalıdır. Yayın yasağı kararları getirilmesi, esas olanın tartışılmasının önüne geçerek şiddetin meşrulaştırıldığı algısı oluşturmaktadır.

Buradan bir kez daha kararı veren ve uygulayıcısı olan kurumlara sesleniyoruz: “Meclis’e sunduğumuz sağlıkta şiddetle mücadele yasa teklifini, TBMM açılır açılmaz öncelikli gündem olarak hızla yasalaştırın. Sağlıkta şiddetin artmasının, yürütülen sağlık sisteminin bir sonucu olduğunu da değerlendirerek önlemeye dönük tedbirleri alın. Şiddetle mücadele araçlarını değil, sağlıkta şiddeti engelleyin!