TKH'den NATO karşıtı eylem: Bugün dünyada savaş varsa arkasında ABD emperyalizmi ve NATO vardır!

Türkiye Komünist Hareketi, NATO'nun saldırgan tavırlarını arttırması üzerine Kadıköy'de eylem gerçekleştirdi.

TKH'den NATO karşıtı eylem: Bugün dünyada savaş varsa arkasında ABD emperyalizmi ve NATO vardır!

Türkiye Komünist Hareketi (TKH) ABD’nin ve NATO’nun, bölgemizdeki kışkırtıcı adımlarına karşı bir eylem düzenledi. İstanbul-Kadıköy’de düzenlenen eylemde okunan basın metninde Dünya barışının baş düşmanının NATO ve emperyalizm olduğu belirtilirken, Türkiye’nin NATO üyeliğinden çıkması ve Montrö Sözleşmesi hükümlerine sıkı sıkıya bağlı kalınması gerektiği vurgulandı. Okunan basın metninde şu ifadeler yer aldı:

“Dünya barışının baş düşmanı NATO ve emperyalizmdir!

Emperyalizme ve onun savaş örgütü NATO’ya hayır!

Bugün dünya bir kez daha topyekûn bir savaşın eşiğine gelmiş bulunuyor.

Geçen yüzyılın ilk yarısında iki büyük dünya savaşı ile pazar kavgasına girişen Amerikalı ve Avrupalı emperyalistlerin dünya halklarına umut olan Sovyetler Birliği önderliğindeki dünya sosyalist sistemine karşı kurdukları NATO, kuruluşundan bugüne dünyayı terörize eden bir savaş örgütü olmayı sürdürüyor.

İkinci Dünya Savaşı’nın ardından Nazilerin kalıntıları üzerine kurulan NATO’nun Kore Savaşı ile başlayan kanlı tarihi, dünyanın her yerinde karanlık kontrgerilla faaliyetlerinden sosyalist sisteminin çözülmesiyle Bosna Hersek, Kosova ve Sırbistan’da Yugoslavya’nın parçalanmasına, Afganistan işgali ve Libya müdahalesine kadar geniş bir çerçevede yazıldı.

Sovyetler Birliği’nin çözülmesinin ardından önce eski sosyalist ülkeler ve Yugoslavya’dan kopartılan ufalanmış devletler arasında genişleyen NATO, Baltık ülkeleri üzerinden eski Sovyet ülkeleri içine kadar uzandıktan sonra uzun bir süredir Ukrayna’yı içerecek formüllerin peşinden gitmiştir. Afganistan’dan apar topar çekilen ABD ve NATO’nun Yunanistan, Polonya ve Baltık ülkelerinde kurduğu askeri üsler ve düzenlediği tatbikatlar bugün Ukrayna’da yaşanan savaşın somut kışkırtıcı hamleleri olarak hizmet gördü

Bu şekilde, son 30 senedir bir çevreleme siyaseti güttüğü Rusya’nın tüm uyarılarına kulağını tıkayan ABD, emperyalizmin savaş örgütü olan NATO üzerinden provokasyonlarını arttırmış oldu.

2004’te SOROS sponsorluğundaki Turuncu Devrim ve 2014’teki Nazi örgütlerinin başını çektiği AvroMeydan darbesi ile Ukrayna’nın, ABD ve AB emperyalizmi ile bunların savaş örgütü NATO’nun ileri kolu haline getirilmesine ses çıkarmayanların bugün NATO’nun yalanlarına ve savaş propagandasına sessiz kalmasına şaşırmıyoruz.

Avrupa’nın tüm pisliklerinin, Nazi özentilerinin, kontrgerilla, gladio artıklarının, daha önce Suriye, Libya gibi ülkelerde de kullanıldıktan sonra adeta bandoyla mızıkayla bugün de Ukrayna gönderilmesine şaşırmıyoruz.

Suriye’de cihatçı çeteler üzerinden giriştikleri işgal, parçalama ve yıkım siyasetini bugün paralı neo-nazi askerlerle Ukrayna’da hayata geçirme planlarına şaşırmıyoruz.

ABD ve Avrupa ülkelerinde Rus vatandaşlarına yönelen düşmanlığa da Ukrayna’da okumakta olan Afrikalılar başta olmak üzere yabancılara yönelen tahliyelerde bilinçli şekilde engel çıkarmalarla kendini gösteren düşmanlığa da şaşırmıyoruz.

Bugün ABD ve AB başkentlerinde dillerden düşürülmeyen Ukrayna’nın ve emperyalist dünyanın ortak değerleri işte bunlardır. Avrupa Birliği, ABD emperyalizmiyle birlikte, demokrasi ambalajlı emperyalist ve Hitlerci yüzünü göstermiştir.

Savaşa karşı çıkmak isteyen halkımız Rusya’ya karşı çeşitli şekillerde kullanılmaya razı AKP iktidarına ve NATO’ya karşı çıkmanın anlamı olmadığını söyleyen CHP muhalefetine de pabuç bırakmamalıdır.

Bilinmelidir ki, bugün savaşa karşı çıkmak için önce dünyanın dört bir yanını kana bulayan, Kore’de bombalanmamış tek bir metrekare toprak bırakmayan, Vietnam’da tarım alanlarına sıktığı zehirli kimyasallar ile aradan 50 yıl geçtikten sonra bugün bile toprağı zehirleyen, Küba’da milyonları 60 yıla yaklaşan bir ambargo ile açlık ve yoklukla terbiye etmeye çalışan, Yugoslavya’ya diz çöktürmek için “barışa kapı aralayacak büyük bombardıman” söylemi ile Avrupa’nın göbeğinde bir ülkeyi yerle bir eden, Irak’ta yüzbinlerce insanı ilaçsız, altyapısız bırakıp yoksulluğa mahkum ederek öldüren ve Afganistan’da binlerce sivili drone saldırılarında yok eden ABD ve AB emperyalizmi yenilmeden dünyada barış olmayacaktır.

Bilinmelidir ki, bugün dünya halklarını korkutmak için kullanılan bir terör örgütü olan NATO dağıtılmadan dünyaya barış gelmeyecektir.

Bilinmelidir ki, bu emperyalistler karları için bugün Rusya’yı hedefledikleri gibi yarın başka ülkeleri ve hatta ülkemizi de hedeflerine koymaktan geri durmayacaklar, her gün yeni bir coğrafyada yeni kanlı katliamlara kalkışacaklardır. Ülkemizde yaşanan 12 Eylül cuntasının ve 15 Temmuz FETÖ darbesinin arkasında kimler olduğu unutulmamalıdır. Ülkemizde yaşanan katliamların ve darbelerin bir kez daha yaşanmamasının yolu NATO’dan çıkmaktan geçer!

Geçmişte olduğu gibi bundan sonra da dünyada barışı sağlayacak güç işçi sınıfının sosyalizm mücadelesi ve bu mücadelenin ileriye doğru attığı adımlar ve başarıları olacaktır.

Türkiye Komünist Hareketi, dünya barışının baş düşmanı, dünyada terörün arkasındaki güç, katliamların, darbelerin ve yıkımların aktörü, ABD emperyalizminin dünya jandarması ve ülkemizin bağımlılığının askeri örgütü olan NATO’ya karşı halkımızı uyarmaktadır!

ABD emperyalizminin ve onun yerli işbirlikçilerinin kara propagandalarına inanma!

Bugün dünyada terör varsa, darbe varsa, yıkım varsa, savaş varsa arkasında ABD emperyalizmi ve NATO vardır!

Dünya ve bölge barışı için, ülkemizin çıkarları ve bağımsızlığı için ABD ve AB emperyalizmine ve NATO’ya karşı mücadele yükseltilmelidir!

– Türkiye NATO üyeliğinden çıkmalıdır.

– Ülkemizdeki tüm NATO ve ABD üsleri kapatılmalıdır. İncirlik ve Kürecik başta olmak üzere ülkemizdeki bütün üslere el konulmalı, yabancı askerler çıkartılmalıdır.

– Türk askeri bütün NATO görevlerinden derhal çekilmeli, NATO şemsiyesi adı altında emperyalizmin çıkarları için Türk askerinin kullandırılmasına izin verilmemelidir.

– Montrö Sözleşmesi hükümlerine sıkı sıkıya bağlı kalınmalı ve delinmesine kesinlikle izin verilmemelidir. Karadeniz bir barış denizi haline getirilmeli, Karadeniz’e kıyısı olmayan ülkelerin savaş gemilerinin girmesi ve tahrikleri engellenmelidir.

– NATO Kafkaslardan ve Balkanlar’dan elini çekmeli, bu bölgelerde bulunan bütün askeri güçleri geri çekilmeli ve üsleri derhal kapatılmalıdır! NATO Ukrayna ve Karadeniz’den çıkmalı, NATO’nun genişlemesi durmalıdır.

Kahrolsun emperyalizm ve onun savaş örgütü NATO!

Yaşasın halkların kardeşliği!”