TKH'den İstanbul'da ulaşım zamlarına karşı eylem

Türkiye Komünist Hareketi İstanbul İl Örgütü, ulaşıma yapılan yüzde 40 zam üzerine Mecidiyeköy'de eylem düzenledi.

TKH'den İstanbul'da ulaşım zamlarına karşı eylem

İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin ulaşım ücretlerine yaptığı yüzde 40 oranındaki zam, komünistler tarafından protesto edildi.

Mecidiyeköy metrobüs durağı önünde bir araya gelen Türkiye Komünist Hareketi (TKH) İstanbul İl Örgütü üyeleri, emekçileri sömürüye ve yoksulluğa mahkum eden politikalara karşı mücadeleye çağırdı.

 “Emekçilerin cebinden elinizi çekin, zamlar geri alınsın” yazılı pankartın açıldığı eylemde okunan basın açıklamasında, İBB’nin zamlar için yaptığı “zorunda kaldık” açıklamasının iktidar ve muhalefet partilerinin söz konusu emekçilerin yaşamı olunca aynı anlayışla hareket ettiğini gösterdiğine dikkat çekildi. Açıklamada, “Kamusal hizmetlerin “zarar ediyoruz” gerekçesi gösterilerek katlanılmaz bir seviyeye getirilmesi apaçık bir soygundur” denildi.

“Emekçilerin cebinden elinizi çekin! Sömürü ve zam düzenine son!” başlıklı açıklamada şöyle denildi:

Ülkemiz AKP iktidarı tarafından ekonomik krizin içine yuvarlanmıştır. Emekçi halk bugün krizin sonucu olarak görülmesi gereken işsizlik, yoksulluk, zamlar ve hayat pahalılığı ile boğuşmaktadır. Başta asgari ücretliler, emekliler, gençler ve ülkemizdeki neredeyse tüm ücretli emekçiler resmi açıklamalara göre yüzde 62, bağımsız araştırmalara göre yüzde 150 varan enflasyon karşısında ezilmiştir. Sadece son bir ay içerisinde süt yüzde 25, et yüzde 48, şeker yüzde 30, internet hizmetleri yüzde 67 artmıştır. Doğalgaz, akaryakıt ve elektriğe gelen zamlar ise çok daha fazlasıdır. Son bir buçuk yılda doğalgaza dokuz kez zam yapılmış, akaryakıt fiyatları yüzde 150’den fazla artmıştır.
Elektrik, doğalgaz, temel gıda ürünlerine yapılan zamlar ve genel hayat pahalılığı emekçi halkın belini bükmekte, emekçiler sadece yarınını değil aynı zamanda bugününe de satmak zorunda kalmaktadır. Bugün Türkiye’de kredi kartı borçlusu neredeyse kalmamıştır. Merkez Bankası’nın verilerine göre borcu olan vatandaşların oranı yüzde 90’a, ortalama kişisel borç miktarı ise 30 bin liraya dayanmıştır. Kriz emekçilerin yaşantısını sarsarken, sermaye
düzenine ve iktidarına “kârlı” işler çıkarmaktadır.

Emekçilerin katmer katmer yaşadığı bu krize rağmen, sermaye düzeninin iktidarın sağladığı avantajlarla “günü gün” ettiği ortadadır. Bankalar kârlarını bu yıl daha da yukarıya çıkarmıştır. Özelleştirme yoluyla “semiren” enerji firmaları faturayı emekçilere kesmiş, ceplerini milyarlarca TL doldurmaktadır. En büyük 500 şirket, geçen yıla göre bu yılı çok daha büyük bir kârla kapatmıştır. Dolar milyarderleri servetlerini arttırırken, dolar
milyonerlerinin sayısı artarken, emekçilerin aldığı pay küçülüp, patronların aldığı pay büyürken, kriz sadece emekçiler için var demektir.

Her gün yaşamanın maliyeti “bir önceki güne göre daha pahalı” hale gelirken, kamusal hizmetlerde de fatura emekçi halkın cebine kesilmektedir. Ulaşım ve su gibi emekçilerin yaşamsal en temel ihtiyacı “piyasa canavarının” hırsına bırakılırken, belediyeler de bu tablodan kendine pay çıkarmaktadır. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin giderlerdeki artışı öne sürerek önce su fiyatlarını, sonra da ulaşım fiyatlarını arttırmıştır. İstanbul Büyükşehir Belediyesi, Millet ve Cumhur ittifakının el birliğiyle su fiyatlarına yüzde 29, ulaşım fiyatlarına ise yüzde 40 zam yapılmıştır.
Zam sağanağı altında kalan emekçilerin toplu taşıma ve su zamlarıyla birlikte yaşamı daha da zor hale gelirken, İBB’nin yapmış olduğu “zorunda kaldık” açıklaması, iktidar ve muhalefet partilerinin söz konusu emekçilerin yaşamı olunca aynı anlayışla hareket ettiğini göstermektedir. Kamusal hizmetlerin “zarar ediyoruz” gerekçesi gösterilerek katlanılmaz bir seviyeye getirilmesi apaçık bir soygundur. Yağma ve sömürü düzeninin anlayışını başta AKP ve CHP olmak üzere tüm sermaye partilerini sürdürmektedir. Dün UKOME’de ortaya çıkan “anlaşmazlığın” basit bir pazarlıktan ibaret olduğunu “iktidar-muhalefet el ele zam” yaparak göstermiştir.

Belediyenin yaptığı zamlar, seçimlerde ilan edilen kamusal hizmetlerin, başta ulaşım olmak üzere, “sembolik seviyede kalacağı” vaadinin, söz konusu sermaye partileri olunca “boş keseden atmak” olduğunu bir kere daha göstermiştir. Partimiz Türkiye Komünist Hareketi başta İBB’nin su ve toplu ulaşım zamları olmak üzere, iktidarın tüm kamusal hizmetlere, elektrik ve doğal gazlara yaptığı zamların geri alınması gerektiğini bildirir. Sömürü ve yağma düzeni sürsün diye yapmış olduğunuz bu zamlar geri alınana kadar, partimiz Türkiye Komünist Hareketi, tüm emekçilerle birlikte büyük bir mücadele yürütecektir.”

“TÜM ZAMLAR GERİ ALINMALI, KAMU HİZMETLERİ KAMULAŞTIRILMALIDIR”

Açıklamanın sonunda “Bu vesileyle, partimiz Türkiye Komünist Hareketi aşağıdaki maddeler için tüm emekçileri seferber olmaya çağırmaktadır” denilerek şu çağrılar sıralandı:

“1- Elektrik, doğalgaz, temel gıda ürünleri, toplu taşıma, su ve akaryakıta yapılan tüm zamlar geri alınmalıdır! Sömürü ve yağma düzeninin kârları değil, emekçilerin refahı temel meselemizdir.
2- Elektrik, doğalgaz, toplu taşıma ve su gibi en temel insani ihtiyaçlar tüm emekçiler için ücretsız olmak zorundadır. İnsanların en temel ihtiyaçları, alınır-satılır bir mal olarak görülemez, kâr-zarar hesabı yapılamaz. Tüm bu hizmetler kamulaştırılmalıdır!
3- Ülkemizin tüm kaynakları, bir avuç yağmacı patronun ihtiyaçlarına göre değil, emekçilerin çıkarına göre düzenlemek zorundadır. Tüm insani ihtiyaçların fiyatları acil olarak dondurulmalıdır.
4- Emekçi halkın çıkarlarına aykırı belediyecilik anlayışı, sermaye düzeninin anlayışıdır. Sermaye partilerinin el ele vererek emekçileri soymaya dönük attığı adımlara karşı emekçiler her yerde tepkilerini göstermelidir.
Partimiz Türkiye Komünist Hareketi, bu talepleri her yerde duyurmak ve emekçilerin çıkarını savunmak için tüm ilericileri, emekçileri, aydınları, gençleri ve kadınları birlikte mücadele etmeye çağırır.

Sömürü ve yağma düzenine son!
Emekçilerin baharı sosyalizmde!

Türkiye Komünist Hareketi İstanbul İl Örgütü”