Koç Üniversitesi, öğrencilerini yurtsuz bıraktı

"Ülke çapındaki ekonomik zorluk hepimizin malumu, tabii ki bu zorluk üniversiteleri etkileyecek ancak yurtlara ilişkin problem geçtiğimiz seneden beri var olan bir mevzu ve bir sene içerisinde bir çözüm bulmak yerine öğrencisini mağdur etmeyi tercih eden bir yönetimin sorumluluğunu ekonomik kriz kaldırmaz."

Koç Üniversitesi, öğrencilerini yurtsuz bıraktı

Koç Üniversitesinde alınan yeni bir kararla 3. ve 4. sınıf öğrencilerinin yurt hakları ellerinden alındı. Okul yönetimi öğrencilere ilettiği bir e-postada, önümüzdeki dönem öğrenci sayısının artması ile birlikte yurtlarda yeterli yatak ve oda sayısının bulunmadığını bu yüzden 3. ve 4. sınıf öğrencilerine yurt imkânı sağlayamayacaklarını belirtti. Öğrenciler ise okulun şehir merkezine uzak ve pahalı bir konumda bulunmasından dolayı barınma sorununun kritik bir gündem olduğundan ve birçok öğrenci için büyük mağduriyet yaratıldığından bahsetmektedirler. Gazete Manifesto olarak biz de Koç Üniversitesinde okuyan bir öğrenciye ulaştık ve gündeme dair görüşlerini aldık.

Koç Üniversitesi yönetimi okul yurtlarına dair yeni bir karar aldı. Yaşanılan sorundan bahsedebilir misiniz? Öğrenciler bu durumdan nasıl etkilenmektedir?

Koç Üniversitesinin, yurtlara ilişkin aldığı ilk karar en son gündeme düşen karar değildi. 8 Ağustos günü İstanbul içinde yaşayan bazı öğrencilere yollanan mail ile İstanbul içinden gelen öğrencilere yurt verilemeyeceğini açıklamışlardı. Bu duyurudan sonra da 15 Ağustos günü, yurtta bedavaya ya da indirimli olarak kalan burslu öğrencilere yollanan bir mail ile burs haklarından feragat etmeleri halinde yurt ücretini nakit olarak alabileceklerini duyurdu. Tüm bunlar yurtların kapasitesinin yetmeyeceğini bas bas bağıran manevralardı ancak son duyuru ile ne denli büyük bir kapasite eksikliği olduğu ayyuka çıkmış oldu. Çünkü, üniversite 3. ve 4. Sınıf öğrencilerine yurt sağlayamayacağını duyuran bir maili bazı 3. ve 4. Sınıf öğrencilerine yolladı. Coğrafi konum ayrımı yapılmaksızın yollanan bu duyuru ile okulunu bitirmesine bir ya da iki sene kalan öğrenciler, okulun açılmasına 4 hafta kala Zekeriyaköy gibi yeterli barınma hizmetini sağlayamayacak bir bölgede ve fahiş fiyatlarla eve çıkmak zorunda bırakıldı. Birçoğu barınacak ev bulamayacak zira bölgede yeteri kadar bina bulunmamakta. İzmir’den, Kayseri’den, Bursa’dan, Adana’dan gelen öğrenciler 4 hafta içerisinde ev bulmak, evi döşemek ve bir yandan dönem öncesi hazırlıklarını yapmak zorunda. Burs sistemi yüzünden tam burslu olmasına rağmen herhangi bir yurt bursu olmayan öğrenciler ise daha da zor durumda zira kendilerinin ekonomik durumu derhal eve çıkmaya pek de uygun değil. Böyle bir barınma stresinin akademik hayat ve ruh sağlığı üzerine ne denli yıpratıcı etkileri olacağını öngörmek zor değildir.

Son zamanlarda farklı vakıf üniversitelerinde de benzer gündemler ile karşılaşmaktayız. Okul ücretlerine uygulanan yüksek zam oranları, yurtlardaki kontenjan yetersizlikleri, yemekhane zamları verilebilecek örneklerden birkaçı. Koç Üniversitesi’nde de yaşanılan gündem ile birlikte tüm bunları nasıl değerlendiriyorsunuz?

Ülke çapındaki ekonomik zorluk hepimizin malumu, tabii ki bu zorluk üniversiteleri etkileyecek ancak yurtlara ilişkin problem geçtiğimiz seneden beri var olan bir mevzu ve bir sene içerisinde bir çözüm bulmak yerine öğrencisini mağdur etmeyi tercih eden bir yönetimin sorumluluğunu ekonomik kriz kaldırmaz. Mayıs başından beri açık bulunan yurt kapasite artırımı ihalesinin akıbeti ise hala meçhul. Niçin bu kadar geç hareket edildi, canı isteyince bütün okulu tadilata sokan yönetim nasıl oldu da yurt işi için bir şey yapamadı, bunlar sorulması gereken sorular.

Yakın zamanda yaşanılan mağduriyetlere karşı farklı üniversitelerde öğrencilerin seslerini yükselttiklerine şahit olduk. Koç Üniversitesi öğrencileri olarak sizler bu duruma karşı ne yapacaksınız?

Koç Üniversitesinde birçok öğrenci hareketi bulunmakta, bunların başında geçtiğimiz Şubatta iki haftayı aşan protestolar ile birçok kazanım elde etmiş ve tüm öğrenciler adına faaliyet gösteren Odeon hareketi ve tam burslu öğrencilerin kendi aralarında kurdukları, tam bursluların sorunlarına parmak basıp bunları çözmeye çalışan Koç Üniversiteli Tam Burslular Ağı bulunuyor. İlerleyen günlerde tekrardan 17.15 hareketleri görebiliriz ya da farklı yönetmelerle protestolar da vuku bulabilir. Geçen sene yurt krizi dolayısıyla yurt eylemleri yapılmıştı, bu sene de benzer eylemler yapılabilir. Geçen sene sabaha kadar yurt hakları için okuldaki çim alanda protesto toplantısı yapan öğrenciler, kampüse jandarma girmesi ile korkutulup göz dağı verilmek suretiyle dağıtılmıştı. Önümüzde başka göz dağları olacaktır ama öğrenciler bu sefer kendilerinden daha emin olacaktır.

Son olarak eklemek istediğiniz bir şey var mı?

Koç Üniversitesi bir vakıf üniversitesi olduğu için ve Koç ailesi gibi Türkiye’nin sayılı zengin ailelerinden birinin adını taşıdığı için dışarıdan bakıldığında her şey güllük gülistanlık geliyor olabilir. Ancak gerek kötü ve basiretsiz yönetim gerekse vakıf ile üniversiteyi ayrı görüp bütçeyi öğrenci dostu değil de vakıf kaynaklarını korumaya yönelik planlayan yöneticiler bu güllük gülistanlık görüntünün arkasına saklanarak öğrencilere dert çektirmeye devam edebiliyorlar. Biliyoruz ki medya baskısından, kötü PR’dan ve haklarında yapılacak en küçük kötü yorumdan ölüm gibi korkuyor bu insanlar, bu sebeple de medyaya yansıyan görüntülere karşı çok hızlı çözümlerle yaklaşıyorlar. Odeon’da bunu görmüştük, sabık öğrenci dekanı Yiğit Sayın’ın medyaya yansıyan görüntülerinin hemen ardından talepler karşılanmış ve öğrenciler derhal teskin edilmişti. Bu okulda çözüm için illa rezillik çıkması gerekiyor, yoksa kimse kılını kıpırdatmıyor.