"Gerici istibdat rejimini seçim oyunları da kurtaramayacak"

Teklifin yasanın Cumhur İttifakı’nın lehine yontulması anlamına geldiğini belirten Tekerek, "Komünistler önümüzdeki seçimlere dönük ittifaklarını kuracak" dedi.

Türkiye Komünist Hareketi (TKH) Genel Başkanı Aysel Tekerek, AKP ve MHP’nin TBMM Başkanlığı’na sunulan Seçim ve Siyasi Partiler Yasası’nı Cumhuriyet gazetesine değerlendirdi.

Tekerek, yasa taslağında birkaç başlığın öne çıktığını belirterek şunları dile getirdi:

“Burada ön plana çıkan başlıklar ise seçim barajının yüzde 7’ye indirilmesi, seçim çevrelerinde daha öncesinde ittifaklara dağıtılan oyların artık ittifakların içindeki partilere dağıtılacak olması, seçim yeterliliği konusunda Meclis’te grup sahibi olmanın yeter şart olmasının kaldırılarak bir partinin iki defadan fazla kongre yapmamasının yeterlilik için engel olması ve seçim kurullarına dair bir dizi düzenleme olarak ön plana çıkıyor. Gündeme getirilen başlıkların hepsini bir bütün olarak ele aldığımızda bu atılan adım seçim kanununun AKP tarafından Cumhur İttifakı’nın lehine yontulması girişimiyle karşı karşıya olduğumuzu ifade etmek gerekir.”

AKP iktidarının 2018 yılında seçimlere ittifaklar sistemini getirirken bunu yeni rejimin en önemli esbab-ı mucibesi olarak gösterdiğini, şimdi ise üzerinden dört yıl geçmeden yeniden seçim kanunu ile oynama ihtiyacı hissettiğini belirten Tekerek, “Hatırlarsanız, ittifaklar sistemi o dönem MHP’nin baraj sorununu aşmak için ortaya atılmış ve Cumhur İttifakı bu şekilde kendisini ayakları üzerinde doğrultmuştu. Şimdi ise önümüzdeki seçimler bağlamında daha fazla milletvekili çıkarmak ve ‘seçimi kazandık’ görüntüsü vermek için bu yola girmiş gibi görünüyorlar. İttifak oylarının partilere dağıtılarak milletvekili hesaplanacak olmasının arka planında yer alan olgu bu şekildedir. Yüzde 7 barajı ise bu tartışmaların merkezine ‘demokrasi sosu’ olarak bırakılmış bulunuyor” dedi.

“Gerici istibdat rejimini seçim oyunları da kurtaramayacak” diyen  Tekerek, şöyle devam etti:

“Türkiye ekonomik kriz içerisinde debelenirken, emekçiler her geçen gün daha da dibe batarken, laiklik ayaklar altına alınmış ve ülkemiz emperyalizmin oyuncağı haline dönüşmüşken Türkiye’nin geleceğinin seçim kanunu değişikliğinde görülmesi AKP’nin riyakarlığını bir kere daha ortaya çıkarmıştır. Türkiye’nin geleceğini kendi geleceğine endeksli hale getirenler şimdi de çıkmış seçim kanununda yapılacak bir dizi değişikliğe bel bağlamış görünüyor. Ancak bu noktada şunu sormak gerekmektedir: Türkiye’nin şu an çözülmesi gereken en önemli sorunu gerçekten seçim kanunu mudur? O yüzden bu dönemde Cumhur İttifakı’nın gündeme getirdiği bu değişikliğin aslında kendi çıkarları için olduğu teşhir edilmeli ve gerici istibdat rejimini seçim oyunlarının da kurtaramayacağı yüksek sesle ifade edilmelidir.”

Tekerek, getirilmek istenen yeni seçim sistemi karşısında sosyalist hareketin nasıl bir yol izleyeceği konusunda ise şu ifadeleri kullandı:

“Şimdiden bir dizi tartışma başlamakla birlikte, Türkiye sosyalist hareketi açısından ise kanundaki değişiklik bir yere kadar anlam ifade etmektedir. Geçmişte Türkiye’de işçi sınıfı siyasetinin ve sol hareketin toplumsal alanında önünü kesmek için getirilmiş olan seçim barajı tamamen ortadan kaldırılmadığı sürece, barajın yüzde 7 mi olduğu yoksa 10 olarak mı kaldığı gerçekten bir anlam taşımıyor. Bununla birlikte ittifaklar sistemi üzerinden yapılan milletvekili hesapları da baraja bağımlı olduğu için bir noktadan sonra iktidar ya da muhalefet fark etmez, nedense hep güçlü olanın haklı görüldüğü ve borusunun öttüğü bir seçim rejimini gündeme getiriyor”

Tekerek sözlerini “Türkiye’de sosyalistler ve komünistler önümüzdeki seçimlere dönük ittifaklarını kuracak, seçim platformunda da yerlerini alacaklar. Haklı olanların ve ezilenlerin sesinin daha fazla çıkabilmesi için…” diyerek tamamladı.