102 yaşındayız...

Dün Bakü’den yola çıkıp ulusal kurtuluş mücadelesine katılmak için Türkiye’ye gelmek isteyen Partimizin kurucuları Mustafa Suphi ve 15’lerin iradesini tam bugün yeniden hatırlamak gerek. Bu karanlık tabloya karşı, ülkenin komünistleri her alanda ileri çıkmalıdır!

10 Eylül 1920’de Mustafa Suphi, Ethem Nejat ve yoldaşları tarafından kurulan komünistlerin partisi bugün 102 yaşında. 102 yıl önce Bakü’de yola çıkan komünistler, bir asırlık mücadele tarihini arkalarına alarak ülkenin karanlığa gömüldüğü bir zamanda sosyalizm mücadelesini yükseltiyorlar.

Komünistlerin tarihi, büyük zorluklarla dünden bugüne taşındı. Tutuklamalar, yasaklamalar ve baskı koşullarında her daim var olan ülkenin komünist partisi, 1973-1980 arasında büyük bir atılıma imza atarak, Türkiye siyasi tarihine damga vurmuştu. 1980 askeri cuntanın faşizmine direnen komünistler, 1991 yılında SSCB’nin yıkılmasıyla birlikte bir daha yenilmişlerdi. Düzenin saflarında kendine yer bulanlar ve dönekler, devrimci saflardan uzaklaşsalar da, likidasyon sürecine direnen komünistler, sosyalizm bayrağını yere düşürmediler. Partiyi, ülke sathında yeniden örgütleyerek, bugün gerici ve faşist rejime, burjuvazinin sınıf diktatörlüğüne karşı mücadeleyi sürdürüyorlar.

Parti saflarında yaşanan likidasyon sadece örgütsel bir likidasyon değildi. Aynı zamanda bu likidasyonun ana nedenlerinden birisi ideolojik olarak çözülmeydi. Bugün Türkiye’de komünist siyasetin en önemli görevlerinden birisi Marksist-Leninist teori ışığında ideolojik ve politik yeniden üretim ve bilimsel sosyalizmin ilkelerine sadık kalarak mücadeleyi yükseltmektedir. Her türlü burjuva ideolojisine ve özelde liberalizmin sahte solculuğuna karşı düzen karşıtı bir politik çizginin ve devrimci örgütsel varlığın zemini burada aranmak zorunda.

Bugün ülke seçime gidiyor. Yine düzen içi çözümler emekçi halkın önüne konmuş bulunuyor. Bir yanda gerici-faşist Cumhur İttifakı, diğer yanda CHP’nin başını çektiği ancak diğer bütün bileşenlerinin sağ partilerden oluştuğu bir başka düzen içi ittifak var. Bugün komünistler böylesi bir tabloya emekçi halkı mahkûm ve seçeneksiz bırakmamak için kolları sıvadılar. Sosyalistler yan yana gelerek, Sosyalist Güç Birliği’ni ilan ederek, devrimci sol bir seçeneği ortaya koydular.

Bir asırlık mücadeleyi arkamıza alarak ülkenin karanlıktan çıkması için bugün mücadeleyi daha da büyütmek gerekir. Gerici, işbirlikçi ve emek düşmanı tek adam rejiminin ülkede yaratmış olduğu tahribata karşı sol seçenek yaşamın her alanında anlatılmalı, ülkenin kurtuluşunun laik, anti-emperyalist ve kamucu bir programdan geçtiği dile getirilmelidir.

Bugün Türkiye, sermayenin gerici diktatörlüğü altındadır. Bu diktatörlüğün kurduğu rejim, mafya-çete-tarikat rejimi olarak haramilerin saltanat sürdüğü bir istibdat rejiminden başka bir şey değildir. Yolsuzluk, yağma, talan, rant almış başını giderken, bu süreç tarikatların ve gericiliğin yükselmesine paralel işlemektedir. Şaşırtıcı değildir: Kapitalizm varsa, soygun var, yağma var, talan var, rant var, rüşvet var, sömürü var, yoksulluk var, işsizlik var! Pek tabii ki gericilik var!

Bugün Türkiye, emperyalizmin boyunduruğu altındadır. Ülkenin bütün iktisadi değerleri emperyalistlere peşkeş çekilirken, Türkiye emperyalizmin pazarı haline getirilmiştir. Çünkü sermaye sınıfı işbirlikçidir. Kapitalist düzenin zorunlu sonucu buydu. Bu süreç özellikle Menderes-Özal-Erdoğan çizgisiyle hayata geçirilmiştir. Bu tablonun sorumlusu sağdır!

Ülkenin ve emekçilerin kurtuluşu ise soldadır.

102 yıl önce kurulan Partimiz, saltanat, işgal ve hilafet yıllarında kurulmuştu. Bugün de saltanat özentisi, emperyalizme ülkeyi peşkeş çeken ve hilafet özlemcisi bir iktidarla karşı karşıyayız. Meclis tasdik kurumuna indirgenmiş, yargı AKP’nin aparatı haline getirilmiş, ülkenin iktisadi değerleri sermayenin yağmasına açılmış, devlet tarikatlara teslim edilmiş durumdadır. Dün Bakü’den yola çıkıp ulusal kurtuluş mücadelesine katılmak için Türkiye’ye gelmek isteyen Partimizin kurucuları Mustafa Suphi ve 15’lerin iradesini tam bugün yeniden hatırlamak gerek. Bu karanlık tabloya karşı, ülkenin komünistleri her alanda ileri çıkmalıdır!

Partimizin, 102. Kuruluş yıldönümü bütün komünistlere kutlu olsun!