Kübra Par: Süleyman Soylu'nun yayından önce bir ricası oldu

Süleyman Soylu'nun Habertürk'te katıldığı programın moderatörü olan gazeteci Kübra Par, yapılan yayın ile ilgili açıklamalarda bulundu.

Kübra Par: Süleyman Soylu'nun yayından önce bir ricası oldu

Habertürk yazarı Kübra Par, bugün yazdığı yazısında Süleyman Soylu ile yapılan program hakkında bilgi verdi.

Kübra Par, yazısında “Programa katılan gazeteciler aleyhinde bir şey söyleyecek değilim zira gazetecilik yapma niyetleriyle ilgili en küçük bir şüphem yok. Sadece Merdan Yanardağ’ın suçu programın yönetilme biçiminde bulan, dolayısıyla şahsımı suçlayan açıklamalarını gülümseyerek karşılıyorum. Kendi kitlesinin eleştirilerini hafifletmek için centilmenlikten uzak bir biçimde kolaycılığa kaçıyor” yorumunda bulundu.

Kübra Par, Bakan Soylu’nun gazetecilerin sorularına yanıt vermediğine ilişkin sosyal medyada tepki çeken yayına ilişkin şunları yazdı:

“SOYLU’NUN BİR RİCASI OLDU”

Program öncesinde Bakan Soylu’nun bir ricası oldu. ‘Bana program başında 15 dakika müsaade edin. Sonrasında istediğiniz soruyu sorabilirsiniz’ dedi. ‘Size hayatınızda hiç duymadığınız çok önemli şeyler anlatacağım’ diye de ekledi. Anlatacakları kritik olabilirdi. Bilmediğimiz bir konuyu ifşa edebilirdi. Dahası bunca iddianın ortasında kalan bir kişi olarak kendisini ifade etmesine alan açmamız gerekirdi. Dolayısıyla ‘Tamam’ dedik.

“15 DAKİKA İÇİNDE ANLATACAKLARINI TOPARLAYAMADI”

Önceliğim katılımcıları sınırlamadan demokratik ve çoğulcu bir yayın ortamı hazırlamaktı. Bakan Soylu, kendisine tanıdığımız 15 dakika içinde anlatacaklarını toparlayamadı. Araya girme çabalarımıza karşılık ‘Müsaade edin tamamlayayım, sonrasında istediğinizi sorun’ diyerek üsteledi. Bu şekilde ilk yarım saat geçti. (Zannedildiği gibi 45 dakika değil çünkü yayın zaten 7 dakika geç başlamıştı.) Ardından Veyis Ateş ve İsmail Saymaz sorular sordular.

“OYSAKİ ZANNEDİLDİĞİNİN AKSİNE BU KONUDA KONUŞTUM”

Bana şu ana kadar yapılan en büyük eleştiri bakana süre sınırı koymamış olmamla alakalı. Oysaki zannedildiğinin aksine bu konuda konuştum.

Program süresiyle ilgili de yanlış bilinen bir durum var. Yayın planlaması 21:00-23:00 olarak kararlaştırılmıştı. Başlangıçta bunu katılımcılara da söylemiştim. İlk blokun verimsiz geçmesi üzerine bir parça uzatabileceğimiz ifade edildi. Yani yayın eleştirildiği gibi 00:00’da kesilmedi, 00:00’a kadar uzatıldı. 23:20’de toparlamam istendi. O dakikadan itibaren uyarıda bulundum. Program sonrasında haber bülteni girdi. Ardından programın tekrarı başladı.

“TAMAMEN YALAN…”

Bir başka yanlış bilgi de yayın sırasında gazetecilerin konuşma süreleriyle ilgili. Sosyal medyada o akşam bir dakika hesabı yayıldı. Güya en uzun süre İsmail Saymaz konuşmuş, o da sadece 3 dakika 17 saniyeymiş. Tamamen yalan… Sahte bir Twitter hesabının paylaştığı bu uydurma bilgi, gerçekmiş gibi günlerce ciddi ciddi konuşuldu. Oysaki sadece Merdan Yanardağ’ın ikinci blokta ardı ardına sıraladığı soru bölümü bile tek başına 5 dakika sürdü. (Tam olarak 4 dakika 54 saniye. Hatta o bölümde Yanardağ en kritik 5-6 soruyu aynı anda sorunca hepimiz şaşırdık zira bu kadar tecrübeli bir gazetecinin tek seferde birden fazla soru sorulduğunda düzgün yanıt alınamayacağını hesaplaması gerekirdi. Tek tek sorması için uyardım, o soruların yanıtı gelmeden başka soru almamakta da ısrar ettim.