Kılıçdaroğlu: Milli iradeye duyduğumuz saygı sadece HDP için değil

Kemal Kılıçdaroğlu, "Şiddet, baskı uyguluyorlarsa kapatın. Zaten savcı harekete geçer. Ama savcı siyasi otoritenin tavrıyla harekete geçiyorsa orada demokrasiyi yok ediyorsunuz demektir" dedi.

Kılıçdaroğlu: Milli iradeye duyduğumuz saygı sadece HDP için değil

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin Meclis’teki grup toplantısında gündeme ilişkin açıklamalarda bulunuyor.

Kastamonu’nun ilçesi İnebolu’da 9 Haziran’da yapılacak törenlerin, 8 Haziran’a alınmasını eleştiren Kılıçdaroğlu, “Her toplumun bir tarihi vardır ve siyasetçiler gereğini yaparlar. Siyasetçiler tarihi çarpıtmazlar. İnebolu’yu biliyoruz, Kastamonu’nun şirin bir ilçesi. İstiklal Yolu’nu da biliyoruz. İnebolu’nun tarihimizdeki değerini de biliyoruz. TBMM kararıyla 9 Nisan 1924’te İstiklal Madalyası verilmiştir. Ancak bu yıl 9 Haziran’ı 8 Haziran’a aldılar niçin, bakanın programı müsait değilmiş. 9 Haziran’ı 8 Haziran’a alıyorlar. Ben bunu Kastamonuluların vicdanına havale ediyorum” diye konuştu.

HDP’nin kapatılması tartışmalarına değinen Kılıçdaroğlu, “ CHP demek demokrasi demektir. Bu ülkeye kendi özgür iradesiyle çok partili hayatı getiren parti CHP’dir. Dünyada başka örneği yoktur. Demokrasi olmazsa olmazımızdır. Siyasi partiler ise demokrasinin vazgeçilmez unsurudur.

Şiddet, baskı uyguluyorlarsa kapatın. Zaten savcı harekete geçer. Ama savcı siyasi otoritenin tavrıyla harekete geçiyorsa orada demokrasiyi yok ediyorsunuz demektir.

Düşünce ifadeden korkmayacaksınız. Eğer siz siyasi partileri düşman olarak görüp siyasi partiyi Yargıtay’a talimat verip kapatırsanız orada demokrasi yoktur. Demokrasi bütün partiler için olmalıdır. Hakem halktır. Parti kapatmaya yönelik her eylemi doğru bulmuyoruz, partilerin seçime katılmasını engellemeye yönelik hiçbir hareketi doğru bulmuyoruz. Demokrasi aynı zamanda adaletin kökleştiği rejim demektir.

Milli iradeye duyduğumuz saygı sadece HDP için değil. Ankara, Balıkesir büyükşehir belediye başkanları zorla istifa ettirildiğinde onların da hakkını savundum. Niçin, ben inançlı bir insanım. Bana göre haksızlık karşısında susan dilsiz bir şeytandır.

Demokrasinin var olduğu, savunulması gerektiği bir ortamda siz bir partiyi kapatamazsınız. Parti kapatmaya yönelik her eylemi doğru bulmuyoruz. Bir siyasi partiyi beğenmesek bile onun düşüncelerine ortam yaratmalıyız” dedi.

“NEREDE BU SAVCILAR?”

Kılıçdaroğlu Sedat Peker’in iddialarıyla ilgili de yargıya yüklenerek, “Nerede bu savcılar? Ben konuşunca 24 saat bile sürmüyor harekete geçiyorlar; lağım basmış, yolsuzluklar diz boyu, bir Allah’ın kulu kalem bile oynatmıyor” ifadelerini kullandı.

İktidarla mafyanın devleti ortak şekilde yönettiğini söyleyen CHP lideri, Cumhur İttifakı’nın üçüncü ortağının mafya olduğunu belirtti. Kılıçdaroğlu şunları söyledi:

“Yeraltı dünyasının önemli bir aktörü açıklamalarda bulunuyor. Gazeteler, televizyonlar tartışıyor. Tık yok iktidar sahibinden. Niye yok? Sen her konuda konuşuyordun. ‘Dış güçlerin oyunu bu’ diye millete satıyorlar. 19 yıldır sen iktidarda değil miydin? 19 yılın sonunda Türkiye’yi dış güçlerin oyuncağı eline sen getirmedin mi? Gerekçe bile bulamıyorlar. İstifa diye bir müessese var. Onurlu insanlar için… Devletin hazinesini mafya ile el ele olacaksın, tezgahı kuracaksın, belli yerlere çökeceksin, rantını alacaksın. 21. yüzyılın Türkiye’sinin geldiği nokta bu. İktidar sahipleri ile mafya ortak devleti yönetiyorlar. Cumhur İttifakı’nın üçüncü ortağı mafyadır. Mafya bozuntuları için özel kanun çıkartmadılar mı? Gidip mafya bozuntusunun önünde el pençe durmadılar mı? İçişleri Bakanı açıkça Saray’ı tehdit ediyor, 17-25’den söz ediyor, para kasalarından söz ediyor. Bir siyasi ayda 10 bin dolar para alıyor diyor. Tık yok. Kim bu?”

Kılıçdaroğlu, AKP’li Meclis Başkanı Mustafa Şentop’a yönelik şunları kaydetti:

“TBMM Başkanı Şentop, ‘Mektup gönderdim, siyasetçinin ismini istiyorum’ dedi. Gönderecek mi İçişleri Bakanı? Asla göndermez. Atanmış bir bakan, seçilmiş bir meclis başkanını cevap vermeyerek aşağılamasını nasıl karşılayacak? Tayin ettiğin adamı bir çağır, bir sor. ‘Biz dünyaya rezil olduk’ de. Rezaleti ortadan kaldır bari. Biz biliyoruz aslında herkes biliyor. O kişide acaba yüz var mı, ahlak var mı? Kirliliğe bulaşmış insanlar, kirli gezmekten hoşlanırlar. O kişi Almanya’ya bile gidemiyor, öyle diyorlar.”