Erdoğan Taksim'deki cami açılışında Gezi'yi hedef aldı

Taksim Meydanı'na yapılan caminin açılışında konuşan Erdoğan, "2013 yılında tekrar harekete geçtiğimizde de karşımızda Gezi olaylarını bulduk. O teröristlerin karşımıza dikildiği zaman" dedi.

Erdoğan Taksim'deki cami açılışında Gezi'yi hedef aldı

AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Taksim Meydanı’ndaki cami açılışında konuşuyor. Erdoğan’ın katılımıyla, cuma namazının ardından Taksim’e yapılan yeni cami ibadete açıldı.

Caminin açılışı öncesi Taksim Meydanı ve cami çevresine Isparta Belediyesi’nden gelen gül suyu sıkılırken salgın tedbirlerinin uygulanmadığı, meydana kalabalıkların akın ettiği görüntüler ortaya çıktı. Yol kenarındaki direklere “Sayın Cumhurbaşkanımız Taksim Camii Açılışına Hoşgeldiniz” yazılı pankart asıldı.

Cami açılışına, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, AKP Genel Başkanvekilleri Numan Kurtulmuş ve Binali Yıldırım, İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, İstanbul Valisi Ali Yerlikaya, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanvekili Tevfik Göksu, İstanbul İl Jandarma Komutanı Tuğgeneral Nuh Köroğlu, İstanbul Emniyet Müdürü Zafer Aktaş, AKP İstanbul İl Başkanı Osman Nuri Kabaktepe, Beyoğlu Belediye Başkanı Haydar Ali Yıldız ve bazı AKP milletvekilleri de katıldı.

Sur Yapı Başkanı Altan Elmas, “Taksim’in çocuğuyum başkanım. Dedem Erzincan’dan geldi buraya, ben de burada doğdum. Babalarım, amcalarım esnaflık yaptılar. Hep ıslandık burada, güneşin altında yandık. Ama elhamdülillah, sayın cumhurbaşkanımızın liderliğinde davamız bugünleri de gördük” ifadelerini kullandı.

Erdoğan’ın konuşmasından başlıklar şöyle:

“Taksim Camii’nin İstanbulumuz, ülkemiz ve alemi İslam için hayırlara vesile olmasını diliyorum.

Az önce Altan Bey, ‘Ben buranın çocuğuyum’ dedi, sen buranın çocuğusun da biz de başka yerin çocuğu değiliz, ben de Kasımpaşa’nın çocuğuyum. Buralarda çok gezdik tozduk. Taksim Camii bizim dünyamızda başka bir öneme sahipti.

Gazeteler üzerinde müminler namazlarını eda etmeye çalışıyorlardı. Bugünlere kimler geldi, kimler geçti. İstanbulumuzun en güzel yerlerinden biri olan Taksim Meydanı, İstiklal Caddesi ve Tarlabaşı Bulvarı’nın kesişim noktasında yer alan camimizin içinden cemaati, minarelerinden ezanı, kubbesinden Kuran nidaları inşallah kıyamete kadar eksik olmayacaktır.

Mimarisiyle, tarihi Beyoğlu’na uyumunun yanında mühendislik yöntemiyle de ülkemizde ve dünyada sayılı projeler arasında yer alan camimiz İstanbul’un sembolleri arasındaki seçkin yerini şimdiden almıştır. İbadet mekânlarının yanından dijital kütüphanesi, okuma, dinlenme ve sergi alanlarıyla Taksim Camii İstanbul’un en önemli kültür sanat merkezlerinden biri olacaktır.”

“4 bin kişinin aynı anda ibadet edebileceği camimizin inşaasında kullanılan her malzeme titizlikle seçilmiştir.

Mihrap, minber ve kürsü ise Altan Elmas tarafından tasarlanmıştır. Taksim Camii’ni, bir süre önce yeniden ibadete açtığımız Ayasofya Camii Kebiri’ne verilen bir selam, yarın ulaşacağımız İstanbul’un fethinin 568. yıl dönümüne bir hediye olarak görüyorum. Şehri İstanbul’u medeniyet mirasımızı katan Fatih Sultan Mehmet Han’ı da burada bir kez daha hürmetle yâd ediyorum. Asırlardır davalarına hayat vermek için kendi canlarını seve seve feda eden aziz şehitlerimizin her birine rahmet diliyorum.

Taksim Camii, yaklaşık 1,5 asırlık bir mücadelenin ardından İstanbul’umuza kazandırılmıştır.

Bu meydanda bir camii inşatı fikri 1877-1878 Osmanlı -Rus harbi yıllarına kadar uzanır. Ülkemizin Kurtuluş Savaşı yıllarında da bu fikir milletimiz istiklal ve istikbal azminin sembolü olarak yeniden gündeme gelmiştir. Bölgedeki pek çok kiliseye karşılık sadece Ağa Camii’nin Taksim’e selam verdiğini gören Nâım Hikmet bu tabloyu dizilere dökmüştür.”

“Nâzım’ı bile hüzünlendiren bu tabloya rağmen Taksim’de özlenen caminin yapılması bir yana tek parti döneminde Ayasofya ve Bezmi Alem Camii’leri müzeye çevrilerek milletimizin kalbinde yeni yaralar açılmıştır.

Demokrat Parti’nin iktidara gelmesiyle Taksim Cami arayışları hız kazanmıştır. somut adım atılamadan 27 Mayıs darbesi gerçekleşmiştir. 1965 yılında Süleyman Demirel, caminin inşası için arsanın devrini sağlamıştır. Bu tahsis CHP’li belediyenin mahkemeye götürmesiyle durdurulmuştur. Bakanlar Kurulu kararı ise 12 Eylül darbecileri tarafından iptal edilmiştir. Rahmetli Özal’ın başbakanlığı döneminde Elmas ailesi kendisine başvurarak niyetlerini söylemişlerse de şartlar uygun olmadığını netice alamamışlardır.”

“KARŞIMIZDA GEZİ OLAYLARINI BULDUK”

“İBB Başkanlığına seçildiğimde verdiğimiz sözlerden birisi de bu caminin inşasını gerçekleştirmekti. 28 Şubat ve sonrası gelişmeler nedeniyle bu sözümüzü yerine getiremedik. 2013 yılında tekrar harekete geçtiğimizde de karşımızda Gezi olaylarını bulduk. O teröristlerin karşımıza dikildiği zaman.

2017 Haziranı’nda cami inşaatına başlanabilmesini sağladık. Bugün de camimizi ibadete açtık. Son dönemde Büyük Çamlıca Camii’nin tamamlanması ve Ayasofya’nın ardından bu üçüncü manevi mirasın asırlar boyunca bir kandil gibi ışıtacağına inanıyorum. Hızla bir eserimiz daha yükseliyor. O da Barbaros Bulvarı üzerinde Barbaros Hayrettin Paşa Camii’ni inşa ediyoruz, onu da kısa zamanda inşa edeceğiz. Orası da adeta bir mabetsiz beldedir. İnşallah orayı da mabetsiz olmaktan çıkarıp, Müslümanların ibadet edebildiği yerleri hazırlayacağız.”