Emekliler iktidara seslendi: Üçer-beşer maaş değil, insanca yaşam hakkı istiyoruz

Tüm Emekliler Sendikası üyeleri yaptıkları basın açıklaması ile iktidara seslenerek emeklilerin toplu sözleşme haklarının yasalaşması talebinde bulundu.

Emekliler iktidara seslendi: Üçer-beşer maaş değil, insanca yaşam hakkı istiyoruz

Tüm Emekliler Sendikası (TÜM EMEKLİ-SEN) üyeleri yaşanan ekonomik kriz ve iktidarın politikalarına karşı bir araya geldi.

İstanbul Şişli’de basın açıklamasında buluşan emekliler, iktidar tarafından birçok haklarının gasp edildiğini belirterek, sendika ve toplu iş sözleşmesi haklarının Meclis’e sunulacak yasa tasarısı ile anayasal güvence altına alınmasını istediler.

Yapılan açıklamada emekliler, “Emekliler olarak ülkenin sahip olduğu tüm değerleri üreten bizler, ülkeyi yönetenler gibi üçer-beşer maaş ve ‘Huzur Hakkı’ değil, sadece insanca yaşayabilecek bir emekli aylığı talep
ediyoruz” vurgusu ile;

– Emekli Sendikaları Statü Yasası çıkarılsın. Toplu sözleşmeli sendika hakkımız Anayasal
güvenceye kavuşturulsun.
– Tüm emekli maaşlarına açlık sınırının ve asgari ücretin üzerinde olacak şekilde, yoksulluk
sınırı da dikkate alınarak seyyanen zam yapılsın.
– İşçi, Memur ve Bağ- Kur emekli aylıkları arasındaki eşitsizlik giderilsin.
– İntibak Yasası çıkarılsın.
– Tüm emeklilere yılda dört defa birer maaş tutarında ikramiye ödensin.
– Sağlık hizmetlerinden alınan muayene, tedavi ve ilaç kesintileri kaldırılsın.
– Toplu taşıma araçlarında emeklilere ve eşlerine ücretsiz ulaşım hakkı sağlansın.
– EYT’ li yurttaşların mağduriyeti giderilsin. EYT Yasası çıkarılsın.
– Hayat pahalılığına ve zamlara son verilsin!
– Vergide ve gelirde adalet sağlansın!
– Temel gıda maddeleri ile elektrik, su ve doğalgaz gibi tüketim harcamalarından alınan KDV
kaldırılsın!

taleplerini sıraladılar.

Yapılan açıklamanın tamamı ise şu şekilde:

EMEKLİ MAAŞI İLE GEÇİNEMİYORUZ, İNSANCA YAŞAMAK İSTİYORUZ!

Emekli maaşı kiraya yetmiyor. Faturaları ödeyemiyoruz. Mutfaklarda yangın var.

Geçinemiyoruz!

Ömrünün neredeyse yarısını çalışarak geçirdiği halde emekli olduktan sonra bile çalışmak

zorunda bırakılan milyonlarca emekli, yoksulluğa ve sefalete mahkûm edilmiştir.

Açlık sınırının 3 bin lirayı, yoksulluk sınırının ise 10 bin lirayı aştığı günümüzde, emeklilerin

neredeyse tamamı yoksulluk sınırının altında, milyonlarcası ise açlık sınırının altında maaş

almaktadır.

Avrupa’da yaşayan emekliler emekli aylıkları ile dünya turuna çıkarken, Türkiye’de ise

doğduğu ve göç ettiği kasabasına, köyüne dahi gidemeyen, Tüketici Kredisi ve Kredi Kartı

kullanarak günlük yaşamlarını sürdürmek zorunda bırakılan emeklilerin büyük bölümü

bankalara borçlu durumda olup, önemli bir bölümü ise borçlarını ödeyemediğinden icralık

durumuna mahkum edilmişlerdir.

Döviz kurlarındaki artışlar gerekçe gösterilerek temel gıda maddelerine, petrol ve akaryakıt

ürünlerine, elektrik, su ve doğalgaz hatta en doğal besinimiz olan ekmek ve de simit

fiyatlarına dahi peş peşe zamlar yapılmaktadır.

Çalışma yaşamı boyunca Gelir Vergisi, Damga Vergisi, Emeklilik Keseneği ve Sağlık Sigortası

Primi olarak her ay maaşlardan yapılan kesintiler yetmezmiş gibi, emekli maaşlarından da her

ay Muayene Katılım Payı, Reçete Bedeli, İlaç Katılım Bedeli ve İlaç Fiyat Farkı gibi isimler

altında kesintiler yapılmaya devam edilmektedir.

Diğer taraftan, kazanılmış emeklilik hakları 4447 sayılı yasa gasp edilen milyonlarca EYT’li

yurttaş, prim gün sayısı itibariyle kazanmış oldukları emeklilik hakları yaş sınırı bahanesi ile

engellenerek mağdur edilmektedirler.

Hepimizin her gün yaşadığı ve çok iyi bildiği gibi biz emeklilerin sorunları artık dayanılmaz

boyutlara ulaşmıştır. Deyim yerindeyse artık bıçak kemiği delip geçmektedir.

Meclise sunulan AKP bütçesinin, daha sunulduğu günden itibaren döviz ve fiyat artışıyla

işlevini yitirdiğini görüyoruz. Bütçenin kapsamına ve sektörlere ayırdığı kaynaklara

baktığımızda, bu bütçenin borç, rant, savaş, ceza artırımı ve faiz bütçesi olduğunu,

emeklilerin ve halkın sorunlarını çözmeye yönelik olmadığını görüyoruz. Sermaye ve rant

yanlısı iktidarın bizleri yine açlığa ve yoksulluğa mahkum etmeye zorladığını görüyoruz.

ÜÇER-BEŞER MAAŞ VE HUZUR HAKKI’ DEĞİL, İNSANCA YAŞAYABİLECEK MAAŞ İSTİYORUZ!

Emekliler olarak ülkenin sahip olduğu tüm değerleri üreten bizler, ülkeyi yönetenler gibi

üçer-beşer maaş ve ‘Huzur Hakkı’ değil, sadece insanca yaşayabilecek bir emekli aylığı talep

ediyoruz.

Emekli olduktan sonra da iş aramak ve çalışmak istemiyoruz. Ömrümüzün sonbaharında

dinlenerek; kendimize, çocuklarımıza ve torunlarımıza zaman ayırarak, huzurlu ve güvenli bir

şekilde yaşamak istiyoruz.

Ayrımsız tüm emekli yurttaşlar için insanca ve onurlu bir yaşam, huzurlu ve güvenli yarınlar,

çocuklarımız ve torunlarımız için sosyal güvenceli bir gelecek istiyoruz.

Toplu sözleşmeli sendika hakkı istiyoruz. “Hak verilmez alınır, haklar örgütlü mücadele ile

kazanılır” şiarı ile mücadele ediyoruz, Kazanacağız, Kazanacağız!.

TALEPLERİMİZ:

– Emekli Sendikaları Statü Yasası çıkarılsın. Toplu sözleşmeli sendika hakkımız Anayasal

güvenceye kavuşturulsun.

– Tüm emekli maaşlarına açlık sınırının ve asgari ücretin üzerinde olacak şekilde, yoksulluk

sınırı da dikkate alınarak seyyanen zam yapılsın.

– İşçi, Memur ve Bağ- Kur emekli aylıkları arasındaki eşitsizlik giderilsin.

– İntibak Yasası çıkarılsın.

– Tüm emeklilere yılda dört defa birer maaş tutarında ikramiye ödensin.

– Sağlık hizmetlerinden alınan muayene, tedavi ve ilaç kesintileri kaldırılsın.

– Toplu taşıma araçlarında emeklilere ve eşlerine ücretsiz ulaşım hakkı sağlansın.

– EYT’ li yurttaşların mağduriyeti giderilsin. EYT Yasası çıkarılsın.

– Hayat pahalılığına ve zamlara son verilsin!

– Vergide ve gelirde adalet sağlansın!

– Temel gıda maddeleri ile elektrik, su ve doğalgaz gibi tüketim harcamalarından alınan KDV

kaldırılsın!

SEVGİLİ EMEKLİ YURTTAŞLAR;

“İnsanca onurlu bir yaşam” talebi ve “Demokrasi mücadelesinden emekli olunmaz” şiarı ile

1995 yılında başlattığımız toplu sözleşmeli sendika mücadelemiz, bugüne dek olduğu gibi

bundan sonra da kazanıncaya dek devam edecektir. Bundan hiç kimsenin kuşkusu olmasın.

Milyarlarca liralık servet sahibi olan işverenlere hiç ihtiyaçları olmadığı halde sendika kurma

hakkı tanıyıp, buna karşın açlık ve yoksulluk sınırının altındaki maaşlarla yoksulluğa ve

sefalete mahkûm edilen milyonlarca emekli yurttaşın sendika hakkının engellenmesi

girişimlerini kabul etmiyoruz ve asla da kabul etmeyeceğiz.

Sendikamız 2021 TÜM EMEKLİLER SENDİKASI (2021 TÜM EMEKLİ-SEN), ülke çapında kısa

sürede hızla örgütlenerek, emeklilere insanca ve onurlu bir yaşam için toplu sözleşmeli

Sendika hakkının kazanılması yolunda tüm emeklilerin ülke çapında birleşik sendikal

örgütlenmesinin gerçekleştirilmesi için var gücüyle mücadelesini sürdürecektir.

– Yaşasın 2021 Tüm Emekli-Sen!

– Yaşasın toplu sözleşmeli sendika mücadelemiz!

– Yaşasın tüm emeklilerin birlik, mücadele ve dayanışması!

– Emekliyiz, haklıyız, kazanacağız!