CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu partisinin grup toplantısında gündeme dair açıklamalarda bulundu

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu partisinin gurup toplantısında konuştu.

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu partisinin grup toplantısında gündeme dair açıklamalarda bulundu

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında açıklamalarda bulundu.

Tarım Kredi Kooperatifleri’ne bağlı markette alışveriş yapan AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Fiyatlar noktasında gayet uygun” açıklamasını eleştiren Kılıçdaroğlu, “Milletin gözünü boyamak için Erdoğan markete gidiyor ‘fiyatlar gayet uygun’ diyor. Sana göre fiyatlar uygun. Sen elektrik, doğalgaz, su ödemezsin. Sen bedava yaşıyorsun, her şey bedava sana. Sen acaba asgari ücretlinin nasıl geçindiğini biliyor musun? Sen fiyatların ne olduğunu bilmiyor musun?” diye konuştu.

Öğrencilerin barınma sorununa ilişkin de değerlendirmede bulunan Kılıçdaroğlu, “Eğer 19 yıldır kişi iktidar olup da, hala yurt sorununu çözememişse, o zaman bir sorun var demektir. Bunların düşünceleri çok farklı. Halkın sorunlarını çözmek gibi bir düşünceleri yok” ifadelerini kullandı.

“SEN RÜŞVET ALANI KORUMUYOR MUSUN?”

Konuşmasında İçişleri Bakanı Soylu’ya da seslenen Kılıçdaroğlu, “Sayın Bakan senin orada bir dakika durman bile ayıptır. Sen rüşvet alanları korumuyor musun? 10 bin dolar rüşvet alıyor diye çıktın devletin televizyonlarında konuştun. Savcılığa suç duyurusunda bulunacaktın, neden bulunmadın? Bir İçişleri Bakanı rüşveti koruyorsa, temiz adam değildir” dedi.

Kılıçdaroğlu’nun açıklamasının tamamı şöyle:

“Yeni bir yasama dönemine başlıyoruz. Öncelikle hayırlı olmasını dileriz. Parlamentonun Milli Kurtuluş Savaşı’nda gösterdiği çabayı göstermesini isteriz. TBMM’de görev alan milletvekillerinin birilerinin değil milletin vekili olmasını isteriz. Milletvekilleri iradesini saraya veya belli bir kişiye teslim etmişse onlardan milletin vekili olamaz. Milletvekili milletin vekili olmalı, ahlaklı olmalı, TBMM’de ihale takipçisi milletvekili olamamalı, adamına göre karar veren milletvekili olmamalı. İnşallah iktidar olacağız ilk çıkartacağımız kanun siyasi ahlak kan unu. Bu parlamentoda ahlak olmazsa olmazımızdır. Düşüncelerinden inancından kimliğinden ötürü hiç kimseyi ötekileştirmeyeceğiz. Herkesi kucaklayacağız, halkın partisi olacağız.

Zaman zaman soruyorlar acaba CHP iktidar olduğunda elde ettiğimiz kazanımlar ellerimizden alınır mı diye. Hiçbir kazanım ellerinizden alınmadığı gibi yeni kazanımlara sahip olacaksınız iktidarımızda. İnşallah iktidar olacağız göreceksiniz en özgür şekilde bizi eleştireceksiniz. Sabahın köründe polis gelip kapınızı vurmayacak, neden eleştirdin diye. Biz ders çıkaracağız çünkü her eleştirinin kendine göre haklı bir yanı olabilir. Ülkeyi yönetmeye talipseniz her eleştiriye kulak kabartmak durumundasınız. Siyasetçinin alkıştan çok eleştiriye ihtiyacı vardır. Yeni haklara yeni özgürlüklere kavuşacaksınız. En önemlisi aradığınız adaleti getireceğiz.

Hala yurt sorununu çözememişseniz bir sorun var demektir. Bunların düşünceleri çok farklı. Halkın sorunlarını çözmek gibi bir düşünceleri yok .Ankara’nın içini boşaltıyorlar. Şimdiden parça parça Merkez Bankası’nı İstanbul’a nasıl taşıyacağız. Tefeciler Londra’da olmasın da o binada olsun. Allah inandırsın o binayı öğrenci yurt yapacağız Merkez Bankası Ankara’da kalacak.

‘RÜŞVET ALAN SİYASETÇİYE KORKUSUNDAN KİMSE DOKUNAMIYOR’

Devleti yönetenler topluma örnek olmak zorundadır. Bugünlerde gene gazetelerde var vergi cennetlerine paralar gönderilmiş. Niye para gönderilir oradan Türkiye’ye neden para gelir? Vergi ödememek için. Siz devleti yöneteceksiniz sizin aileniz Man Adası’nda şirketler kuracak ve siz vergi ödemeyeceksiniz. Bana söyler mi acaba AK Parti’ye MHP’ye oy veren kardeşlerim bana şunu söyle mi? Devleti yöneten yöneten bir kişi vergi cennetlerinde şirket kurar vergi de vermez der misiniz? Bu adalet mi? Adalettir derseniz açlık sefalet devam edecek. Oturup düşünmemiz gerekecek. Bu memleket sadece benim memleketim değil.

Siyasette kirlilik var. Rüşvet alan siyasetçiler var. Bunu ben değil İçişleri Bakanı söylüyor. Rüşvet alan siyasetçiye korkusundan kimse dokunamıyor. “Neden rüşvet aldın” sorusunu bile soramıyorlar.

‘TÜRKİYE’Yİ KOCAMAN BİR ÇAMAŞIRHANEYE DÖNDÜRDÜNÜZ’

Türkiye’yi kocaman bir çamaşırhaneye dönderdiniz. İnsan kaçakçılığı fuhuş paralarının meşrulaştırıldığı bir Türkiye!’ Siz kabul ediyor musunuz böyle bir Türkiye!

Kara kış geliyor kara kış ekonomisi yaşayacağız. İnsanlar faturalarını ödeyemiyorlar. Daha henüz siz baharınızı yaşıyorsunuz daha zamlar gelmedi kara kışta göreceksiniz Erdoğan ekonomisini milleti nasıl perişan ettiğini. Yağmur gibi zamlar gelecek. Bu zamlara karşı kim duracak? Onurumuzla duracağız ve mücadelesini vereceğiz.

Milletin gözünü boyamak için Erdoğan markete gidiyor ‘fiyatlar gayet uygun’ diyor. Sana göre fiyatlar uygun. Sen elektrik, doğalgaz, su ödemezsin. Sen bedava yaşıyorsun, her şey bedava sana. Sen acaba asgari ücretlinin nasıl geçindiğini biliyor musun? Sen fiyatların ne olduğunu bilmiyor musun?Ev kiraları sadece İstanbul’da bir yılda yüzde 63 artmış. Ankara’da yüzde 35. Erdoğan ev kirası vermiyor. Hiçbir şey ödemiyor. Alışverişe gitmiş beyefendi fiyatlar gayet uygun diyor.

Erdoğan’ın fiyatlarını uygun bulduğu marketin zarar ettiği ortaya çıktı

AK Parti’ye ve MHP’ye oy veren kardeşlerime bir kez daha seslenmek isterim. Senin mutfağını bu hale getirdiler ve sen bütün bu sıkıntılara rağmen devlete vergi ödüyorsun onlar da bunu toplayıp Londra’daki tefecilere ödüyorsun. Borçlandılar dimi yurt dışında. Elin oğlu eksi faizle borçlanıyor biz çok yüksek faizle borçlanıyoruz. Dolar-avro yükseldi ne oldu? 2021’in ilk altı alında 231 milyar lira borcumuz arttı. Yeni borç yaptık 60 milyar lira, 260 milyar lira artan borcun 171 milyar lirası kur farkından geliyor. Dolar arttı hepimizin borcu arttı. Kim ödeyecek bunu? Çeteler mi ödeyecek. Man Adası’nda milyar dolarlık şirketlere para yatırıp oradan Türkiye’ye getirenler mi ödeyecek? Hayır bu milletin fakiri fukarası ödeyecek. Bütün vatandaşların Türkiye’yi bu hale getirenden demokratik yollardan hesap sorması gerekiyor.

‘BİRİSİ DEVLETİ SOYUYORSA HESABINI SORMAMIZ GEREKİYOR’

AK Parti 2002’de meclise geldiğinde ne yaptı yolsuzları araştırma komisyonu kurdu değil mi evet inşallah aynı şeyi yapacağız yolsuzlukları araştırma komisyonu kuracağı. Bütün uzmanları çağıracağız. Denetim elemanlarını çağıracağız. Geçmişte ne yaptılarsa aynısını yapacağız. Farklı bir şey yaparsak diyecekler ki bunlar intikam alıyor. Hayır devlet intikam duygusuyla yönetilmez Ama birisi devleti soyuyorsa kusura bakmasınlar onun da hesabını sormamız gerekiyor. Devletin bürokratik kademelerinden bütün hırsızları temizleyeceğim. Söz veriyorum.

‘SARAY’DAN TALİMAT ALARAK ADALET DEĞİL ADALETSİZLİK DAĞITIYORSUNUZ’

Bunlar da artık anladılar gidiyorlar. Madem gidiyoruz giderken ne götürürsek kârdır diyorlar. Devletin harim-i ismetine el uzatmaktan çekinmiyorlar. Madem gidiyoruz o zaman vurgunu vurup öyle gidelim. En küçüğünden en büyüğüne kadar çalışan mantık budur. Yoksa baronlara savaş açarlardı. Baronlara dokunamıyorlar bile. Hapisteki adamı serbest bırakıyorlar. Eğer bir uyuşturucu baronu bir siyasetçiyi parayla satın alıyorsa onun bu memlekete vereceği ne fayda var? Bunu bir tarafa yazalım. Bu mücadeleyi dostlarımızla beraber yapacağız. Ahlaklı, düzgün bir sayfayı açacağız. Bunu yaptığımız zaman Türkiye’ye en büyük hizmeti yapmış olacağız. Saray’dan talimat alıp ona göre karar veren ona göre dava açan savcılara da sesleniyorum siz de kendi geleceğinizi düşünün. Adaleti yerine getirmek saraydan talimat almakla olmaz. Siz adalet değil adaletsizlik dağıtıyorsunuz. Eğer biz bunları düzeltemezsek o zaman niye siyaset yapıyoruz?

Yürekli bir gazeteci arkadaşımız yazıyor yeniden yakalanıyor. Kim bu adamı serbest bıraktı? Kaç para adlı da serbest bıraktı? Ve Erdoğan tüm bunların karşısında neden susuyor? Bu adamı kim serbest bıraktı kim talimat verdi. SBK’yı önce kim tutukladı sonra kim serbest bırakıldı. Kararı alan insanlardan birini getirdin Adalet Bakanlığı’na başkan yardımcısı yaptın birini getirdin, AYM’ye ne yaptın. Ben bunları unutacak mıyım? Asla unutmam. Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytansa, ne olursa olsun haksızlık karşısında susmayacağım.”