Boğaziçili öğrencilerin tutuklanması için yöneltilen suçlama değiştirildi: Bunun adı talimat almaktır

"Gece 04.00’te Emniyet’e Boğaziçi Üniversitesi özel güvenlik görevlileri getirilerek hukuka aykırı teşhis işlemi yapıldı. Bu, tutuklamayı sağlayacak delil yaratma çabasıydı. Ertesi gün savcılıkta bir anda suç değiştirildi. Bunun adı talimat almaktır."

Boğaziçili öğrencilerin tutuklanması için yöneltilen suçlama değiştirildi: Bunun adı talimat almaktır

AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Adalet Bakanı’nın duyurduğu “yargı reformu” çalışmaları devam ederken Boğaziçi Üniversitesi’nde sergi açan 2 üniversite öğrencisi AKP’nin hedef gösterdiği, “Kabe fotoğrafı yere serildi” iddiasıyla tutuklandı. 2 öğrenci hakkında ise ev hapsi kararı verildi.

Emniyetteki ifadeleri, “Halkın bir kesiminin benimsediği dini değerleri aşağılama” suçlamasıyla alınan öğrenciler, savcılık tarafından, “Halkı kin ve düşmanlığa tahrik etme veya aşağılama” suçundan mahkemeye sevk edildi.

Tutuklama gerektirmeyen “dini değerleri aşağılama” suçlaması, savcılık tarafından “kin ve düşmanlığa tahrik” olarak değiştirildi.

Soruşturma sürecinde suç vasfının değiştirilmesine tepki gösteren ve suçlamanın tutuklama kararı çıkması için değiştirildiğine dikkat çeken hukukçular, “Tutuklanan öğrencilerin eyleminin ‘halkı kin ve düşmanlığa tahrik etme veya aşağılama’ suçuna uyması mümkün değil. ‘Dini değerleri aşağılama’ suçundan tutuklama veremeyecekleri için diğer suçtan tutuklama verdiler.” ifadelerini kullandı.

Cumhuriyet’ten Seyhan Avşar‘ın haberine göre, hukukçuların değerlendirmeleri şöyle:

“HUKUKÇU OLARAK BİR SUÇ GÖRMÜYORUM”

“Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 100. Maddesi’ne göre üst sınırı 2 yıldan az olan suçlarda tutuklama veremezsiniz. O suçu ne kadar ağır işlemiş olurlarsa olsunlar 216/3’ten tutuklama verilemezdi.” diyen Hukukçu Kerem Altıparmak, şöyle devam etti:

“Tutuklanan öğrencilerin eyleminin ‘halkı kin ve düşmanlığa tahrik etme veya aşağılama’ suçuna uyması mümkün değil. ‘Dini değerleri aşağılama’ suçundan tutuklama veremeyecekleri için diğer suçtan tutuklama verdiler. İstanbul Valiliği’nin açıklamasında Boğaziçi Üniversitesi Güzel Sanatlar Kulübü’nde ‘LGBTİ bayrağı ele geçirildi’ ifadesi var. LGBTİ bayrağından ne suçu olacak? Ayrıca polisler aramayı ne şekilde yaptı? Polisin arama işlemine kim refakat etti? Arama usulüne uygun yapıldı mı? Bunları henüz bilmiyoruz. Son olarak ben bir hukukçu olarak herhangi bir suç görmüyorum.”

Hukukçu Celal Ülgen, şu değerlendirmeleri paylaştı:

“Bilindiği gibi daha önce internete düşen bir ses kaydında Egemen Bağış, ‘Her cuma bir ayet sallıyorum, Bakara makara’ demişti. Bağış’ın sözlerine AKP’lilerden hiçbir tepki gelmediği gibi kutsal değerlerin aşağılandığı yönünde bir soruşturma da yapılmamıştı. Gene çok sayıda kutsal kitap ve Kâbe resimlerinin pasta yapıldığı, çeşitli törenlerde kesildiği internet medyasında bolca yer almaktadır.”

“MELİH BULU’DAN TEPKİ BEKLERDİK”

“Boğaziçili öğrenciler hakkında tutuklama kararı verilmesi ve tutuklamanın peşin infaz şeklinde kullanılması anayasaya ve Ceza Muhakemesi Kanunu’na aykırıdır. Bu öğrencilerin tutuklanması tutuklanmanın bir silah olarak kullanıldığının göstergesidir. Boğaziçili öğrenciler tutuklanarak geniş bir toplumsal kesimin önüne atılmıştır. Bu çocukların tutuklanmasına atanan rektör Melih Bulu’nun tepki göstermesini beklerdik.”

“SUÇ DEĞİŞTİRİLDİ, BUNUN ADI TALİMAT ALMAKTIR”

Boğaziçili öğrencilerin avukatı Ayşe Özdemir, tutuklamaya itiraz edeceklerini açıkladı.

Avukat Ali Turgut ise Emniyet’te ifade sonrası öğrencilerin bırakılacağının söylendiğini belirterek, “Saat ilerledikçe sosyal medya trolleri devreye girdi ve tutuklamanın taşları döşendi. Gece 04.00’te Emniyet’e Boğaziçi Üniversitesi özel güvenlik görevlileri getirilerek hukuka aykırı teşhis işlemi yapıldı. Bu, tutuklamayı sağlayacak delil yaratma çabasıydı. Ertesi gün savcılıkta bir anda suç değiştirildi. Bunun adı talimat almaktır. Başsavcılıktan sonra hâkimlik de görevini yapmak yerine tutuklama kararı verdi. Sonuç olarak, gece vakti bir talimat geldiğini ve bu talimata yargının hiçbir ayağının direnmediğini görüyoruz” dedi.