“Asgari ücrette vergi kesintisine son verilsin”

Asgari ücret görüşmeleri yaklaşırken Cumhuriyet Halk Partisi 81 ilde kent meydanlarında “Asgari ücretten vergi ve kesintilerin alınmaması" talebi ile basın açıklaması yaptı.

“Asgari ücrette vergi kesintisine son verilsin”

Asgari ücret görüşmeleri yaklaşırken Cumhuriyet Halk Partisi 81 ilde kent meydanlarında “Asgari ücretten vergi ve kesintilerin alınmaması” talebi ile basın açıklamasını yapacağını duyurmuştu. Ankara’da Ulus Meydanı’nda toplanan CHP Ankara İl Örgütü, basın açıklaması yaptı.

Açıklamada asgari ücrete çalışan 7 milyondan fazla kişinin olduğu ifade edilirken asgari ücretten yüksek oranda vergi kesintisi yapıldığı belirtiliyor. Beşli çeteye 10 yılda 128 kez vergi affı getirildiğine dikkat çekilirken “Yandaştan alınmayan vergi, asgari ücret alan vatandaştan alınıyor” denildi. Asgari ücretten vergi kesintisinin durdurulmasına yönelik kanun teklifi sunduklarını belirten CHP’liler, teklifin AKP-MHP oylarıyla reddedildiğini hatırlattı.

Açıklamada öne çıkan kısımlar şöyle:

Türkiye’de 7 milyondan fazla asgari ücretli çalışan ve aileleri açlık sınırı altında yaşıyor.

Açlık sınırı altında asgari ücret alan milyonlarca çalışanın dengeli ve sağlıklı beslenme hakkı yok. Kış aylarında domates yeme hakkı yok. Asgari ücretli çalışanlar aldığı ücretle kirasını, faturalarını ödeyemez durumda, çocuğuna okul harçlığı dahi verememenin ağır yükü altında. Telefon ve araba almaya hakkı yok, ama geçmeyeceği üçüncü köprünün yapım parası kendisini açlığa mahkum eden asgari ücretinden kesiliyor. Asgari ücretli çalışanlar açlığa ve yokluğa mahkum edilmişken bir yandan da ağır vergi yükü ile karşı karşıyalar.

“YANDAŞTAN ALINMAYAN VERGİ, VATANDAŞTAN ALINIYOR”

Asgari ücret, adı üzerinde en düşük ücrettir. Ve Türkiye’de toplumun en düşük gelire sahip olan asgari ücretlilerden yüksek oranda vergi kesintisi yapılmaktadır. Bir asgari ücretli yılın dört ayından fazla bir sürede sadece vergi ödemek için çalışmaktadır. Öte yandan iktidar 10 yılda beşli çeteye tam tamına 128 kez vergi affı getirmiştir. Her bir kurumda 3’er 5’er maaş alan yandaş bürokratların bu ülkeye vergi ödeyip ödemediği belirsizdir. Yandaş şirketlerin vergi ödememek için mal varlıklarını başka ülkelerdeki banka hesaplarına gönderdiği, uluslararası belgelerce tescillenmiştir.

Yandaşından almadığı vergiyi vatandaşından alan tek adam rejimi yandaşın borcunu vatandaşa ödetmektedir.

Zengini daha zengin, yoksulu daha yoksul yapmak tek adam şahsım hükümetinin asli görevi haline gelmiştir. Türkiye’de vergi kaçıranları, vergi affından yararlananlar düşünüldüğünde, açlık sınırı altında yaşayan asgari ücretlilerden vergi kesintisi yapılması en büyük adaletsizliktir.

Şu an asgari ücret brüt olarak 3 bin 577 TL’dir. Asgari ücretten yapılan vergi ve SGK kesintilerinden sonra bir asgari ücretlinin eline 2825 TL geçmektedir. Çünkü asgari ücretliden gelir vergisi, SGK işçi payı, İşsizlik Sigortası Primi payı, damga vergisi olmak üzere yapılan aylık toplam kesinti tutarı 752 TL’dir. Bir başka deyişle asgari ücretten kesintilere son verildiğinde, asgari ücretlinin geliri 752 TL artışla 3 bin 577 TL’ye yükselecektir.

“ASGARİ ÜCRETİN VERGİ MUAFİYETİNİ AKP VE MHP ENGELLİYOR”

En son Ekim 2021’de TBMM Plan ve Bütçe Komisyonundaki Vergi Yasası görüşmelerinde “Asgari ücretlilerin gelir vergisinden muaf bırakılması” önerisi partimizce sunulmuş, önerimiz AKP-MHP oylarıyla reddedilmiştir.

Biz Cumhuriyet Halk Partisi olarak, asgari ücretliler vergi ödemesin, aldıkları ücretten herhangi bir kesinti olmasın, en azından asgari ücret insanca yaşanabilecek bir seviyeye çekilsin derken AKP ve MHP ittifakı ısrarla ve inatla asgari ücretlilerin vergi yükü altında ezilmelerine, açlık sınırı altında yaşamalarına göz yummaktadır. Halkın temel besin gereksinimlerinden kaçınarak sadece abur cubura 1000 TL ödeyen Cumhurbaşkanından asgari ücretlinin sofrasından eksilen ekmeğin hesabını bilmesini elbette bekleyemeyiz.

AKP’LİLER DE ASGARİ ÜCRETİN “İNSANİ” OLMADIĞINI İTİRAF EDİYOR

Daha geçtiğimiz günler AKP yetkilileri “Herkesin cep telefonu var, arabası var” diyordu. Şimdilerde ise “Asgari ücreti en azından insani yaşam seviyesin getireceğiz” demiş. Yani milyonlarca asgari ücretlinin açlık sınırı altında yaşadığını kendileri de itiraf etmiş. Peki, bu itiraflar yeterli mi? Elbette değil. Ekonomik buhranın en büyük bedelini, aç kalan, kirasını karşılayamayan, faturasını ödeyemeyen, asgari ücretliler ödemektedir.

Yıllardır bekletilen kanun tekliflerimiz meclise getirilsin ve asgari ücretliden vergi kesintisine son verilsin.