AKP'li Nurettin Canikli'ye göre işsizliğin nedeni: Kadınların işgücü talebi ortaya çıktı

AKP Genel Başkan Yardımcısı ve Ekonomi İşleri Başkanı Nurettin Canikli, işsizlik oranının yükselişini kadınların iş gücü talebiyle ilişkilendirdi.

AKP'li Nurettin Canikli'ye göre işsizliğin nedeni: Kadınların işgücü talebi ortaya çıktı

AKP Genel Başkan Yardımcısı ve Ekonomi İşleri Başkanı Nurettin Canikli, her gün daha da büyüyen işsizlik sorununun nedenini anlatırken kadınların istihdam talebini de ‘gerekçe’ gösterdi.

Habertürk TV‘de Kübra Par’ın ‘Açık ve Net’ programının konuğu olan Canikli, “Türk ekonomisi istihdam üretiyor. Ortalama neredeyse 1 milyon istihdam üretmiş. Artan nüfusun ortaya çıkardığı iş gücü talebi. Türkiye’de başka talepler de sözkonusu. Sanayi, imalat dışı alandan; yani tarım dışı alana iş gücü aktarılması lazım. Aslında tarımda çalışıyor görünüyor ama gizli işsiz. Tarımda toplam istihdam oranı yüzde 36 oranındaydı. Şu anda bu oran yüzde 22’lere düştü. Oradan 3,5 milyona yakın, tarımdan tarım dışı alana geldi. İlave olarak 3,5 milyon tarımdan tarım dışı alanına geldi.” dedi.

KADINLAR İŞ TALEP ETMESE…

Canikli sözlerinin devamında da “Kadın istihdam oranı çok düşüktü. Burada da biz teşvik ettik kadınlarımızın istihdama katılımlarını sağlamak amacıyla. Burada da ilave işgücü talebi ortaya çıktı. Bu talepler olmamış olsaydı diğer ülkelerde ortaya çıkan talep kadar istihdam işgücü talebi ortaya çıkmış olsaydı şu anda Türkiye’de işsizlik oranı sıfır olacaktı.” ifadelerini kullandı.

Türkiye ekonomisinin 19 yıldan beri istihdam üretmeye devam ettiğini öne süren Canikli, “Bu olmamış olsaydı gelen taleplerle birlikte işsizlik oranının en az yüzde 27’e çıkmış olması gerekiyordu. Normale döndükten sonra işsizlik oranı gelişmiş ülkeler seviyesine inebilir” diye konuştu.

TÜRKİYE 1 NUMARA!

“Ekonomik büyüme”nin hanelere yansımadığı yönündeki eleştiriyi de yanıtlayan Canikli, AKP döneminde yapılan elektronik eşya, konut ve ziynet eşya satışlarından söz edip  “Yansımaması mümkün değil” diyerek şöyle dedi:

“Somutlaştıralım, ete kemiğe büründürelim. 17 yılda 11 milyon konut üretilmiş, satılmış. Yüzde 2’si yabancılar almış geri kalanı bu ülkede yaşayan vatandaşlar almış. Yüzde 8’i lüks sınıfta. Toplam 11 milyon aile. Somut bu. Bu ülkenin insanları satın aldı. 12-13 milyon sıfır araç satılmış. 13 milyon aile araç almış. 297 milyon akıllı cihaz satılmış. Cep telefonu, bilgisayar vesaire. Şu an yastık altında 5 bin ton altın olduğu tahmin ediliyor. Hane halkının elinde 5 bin ton altın var. Ziynet eşyası, Cumhuriyet altını gibi. Bunun 3 bin 500 tonu AK Parti döneminde satın alınmış. Bu 83 milyona dağılmış durumda. İşte dediğim büyümenin somut yansımaları. Tüketime bakın. Beyaz eşyadır, giyimdir, araçtır. Bütün alanlarda inanılmaz şekilde bir tüketim, üretim ve refah seviyesinde artış vardır. Bir de devletin sunduğu hizmetlerin kalitesi de refahın önemli unsurudur. Çocuğunuz 17-18 öğrencinin olduğu sınıflarda eğitim alıyorsa refah seviyesi yükselmiş demektir. Aynı şey sağlık için de geçerli. Türkiye dünyada bir numaradır. ABD’den çok daha kaliteli sağlık hizmetini ücretsiz temin etmektir.”