Ziya Selçuk, 'EBA'ya erişim sıkıntısı olur mu' sorusunu yanıtladı: Bu olabilir

Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, yüz yüze yapılacak tek sınavla öğrencilere karne vermek istediklerini belirtti.

Ziya Selçuk, 'EBA'ya erişim sıkıntısı olur mu' sorusunu yanıtladı: Bu olabilir

NTV’de soruları yanıtlayan Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, yüz yüze eğitimin konusunun önümüzdeki hafta yapılacak kabine toplantısında yeniden gündeme alınacağını söyledi. Selçuk, ‘EBA’ya erişim sıkıntısı yaşanır mı?’ sorusuna, “Mart ayından bu yana sadece bir kez sıkıntı yaşandı. Bu olabilir, bundan sonra da olabilir.” yanıtını verdi.

Sağlık Bakanlığı ve Bilim Kurulu ile temas halinde olduklarını kaydeden Selçuk, “Öğrencilerimizi de bu dönemde izliyoruz. Kısaca ilgili kurumlarla değerlendirmeleri yapıyoruz. 4 Ocak bizim için umut vaad eden bir tarih açıklamasında ifade etmek istediğim, okulların bir an önce açıklaması yönünde bir talebim var. Tüm bunlara baktığımda 4 Ocak iyimser bir tahmin” diye konuştu.

Bakan Selçuk’un açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

”Sağlık Bakanlığı ve Bilim Kurulu ile takip halindeyiz. Oluşturduğumuz yazılımla öğrencileri günlük olarak takip ediyoruz. Bu bizim eğitim açımızdan paydaşlarımızı izlemekle ilgili bir konu. Kısaca ilgili kurumlarla değerlendirmeleri yapıyoruz. “

“Önümüzdeki hafta kabine toplantısında bu konu tekrar değerlendirmeye alınacak. Sayın cumhurbaşkanımızın başkanlığında yeni değerlendirmeler alınacak. Bu tür kararları almak tamamen veriye bakma gerekliliği doğuruyor. Okulların açılmasını biz de istiyoruz ama duruma bakılacak. Muhtemel senaryolar değerlendirilip okul kararı verilecek.”

‘Bilim Kurulu’nun önerdiği baraj var mı?’ sorusuna Selçuk şu yanıtı verdi:

“Bu konu sadece sayılarla ilgili değil, çok fazla parametre var. Hepsini birlikte düşündüğümüzde bu karar süreci ortaya çıkıyor. Eğer okullardaki öğrencilerimizin izlenmesine bakılarak karar verilseydi belki de okullar hiç kapanmayacaktı. (Salgının seyrinde okulların açık olmasının çok bir etkisi yok muydu?) Bunu sağlık bakanımız da bilim kurulumuzdan da ifade edildi. Bizim gözlemlerimiz de o yönde. Dramatik bir etkisi yok okulun. Çevredeki etkilerle ortaya çıkan bir durum söz konusu. Günlük olarak izliyoruz ve artışlara bakıyoruz.”

“4 OCAK  İYİMSER BİR TAHMİN”

“Genel tabiatım iyimserlik. Hayata umutla bakmak. Okulların bir an önce açılmasını isteyen bir bakış açım var. Çocuklarımızın sadece öğrenme kayıpları değil sosyal duygusal kayıpları de önemli. Velilerin içinde bulunduğu durumun farkındayız. Bütün bunlara baktığımızda 4 Ocak bu tablo içerisinde iyimser bir tahmin. Bir problem kalmadı açabiliriz cümlesini rahatlıkla kuramadığımız bir tahmin. Eğilimlere de bakıyoruz. Bir ayın içinde ne olabilir, olasılıklara bakıyoruz. Böyle baktığımızda da bir karar süreci ortaya çıkıyor. Büyük bir olasılıkla yine bazı kısmi önlemler hayata geçecek. 4 Ocak’ta tamamen açılabilir mi, ya da kısmen hangileri açılabilir, hangileri açılamaz. Özellikle küçük yaştaki çocuklara yönelik olan çok çok düşük risk, alerjik ve astımla ilgili sıkıntısı olan çocuklarla ilgili konu var. Bunları yeniden değerlendireceğiz.

Biz muhtemel senaryolar nedir, ne olabilir bununla ilgili tahminleri alıyoruz. Bu tahminlerle okul açma senaryolarımızı ilişkilendiriyoruz. Bugün için 4 Ocak’ta hepsi açılsın denirse hapsini açarız, hazırız. Kısmi denirse hangi yaş grubunda hangi okullarımızda hangi sınıfları açacağımızla ilgili önlemlerimizi aldık.

Yarıyıl tatilini öne almak senaryolar arasında bulunuyor. Bu gerek sınavlar açısında yapılacak işlemler gerekse salgının seyriyle alakası var. Duruma göre bunu esnetiriz. Öne alırız, başka çözümler buluruz, hepsi yapılır.”

“EN AZ YÜZ YÜZE BİR SINAV”

“Sınavların yüz yüze yapılması taraftarındayım. Birinci sınavlarla ilgili kısmen de olsa bir eksiğimiz var. Çok büyük ölçüde bitti. Kalanlar için de tek bir sınav yapacağız zaten. Bunun dışında performansla ilgili zaten eğitim öğretim başında zaten süreç başlamıştı. Oralarda bir problemimiz yok. Ama yüz yüze olanda az da olsa bir eksiğimiz var. Bu eksiğimizi tamamlamak için neler yapabiliriz diye baktığımızda yine salgının seyrine bağlı olarak bu dönem içinde gruplara ayırarak sınavlar yapılabilir kalan az sayıdaki öğrencimiz için. Biz çocuğumuzun eline basılı karne vermek istiyoruz. Biz şuanda değişebilmesiyle ilgili hazırlıklarımızı yaptık tarih için. Ola ki değişmez, ama biz hazır olalım. Şu anki gidişimiz değişmeyecekmiş gibi devam ediyoruz. Ama ihtiyaç olursa onun için de bazı tedbirler almak gerekiyor. Mevzuat, genelgeler, okullardaki yürütülen işlerle ilgili tedbirler almalıyız, aldık. 22 Ocak’ta karne vermek istiyoruz. En az bir sınavı yüz yüze yapmak istiyoruz. Biz çocuğumuzun eline basılı karne vermek istiyoruz. Tüm şartlara karşı da hazırlıklarımı sürdürüyoruz.”

Öğretmenlerin aşılanmasına ilişkin soruya Selçuk’un yanıtı, “Elbette değerlendirmeler yapıyoruz, Sayın Bakan’la da Bilim Kurulu ile de istişaremiz oldu. Bir ön mutabakat var. Bu süreç nasıl işleyecek bunun çalışılması gerekiyor ki şu anda çalışılıyor. Kabine toplantısında yapılan çalışmalarla da bu durum netliğe kavuşur. Öğretmenlerin bir an önce aşılanması için çalışma sürüyor.” şeklinde oldu.

TABLET DAĞITIMI

“Aslında 150 bine yakın tablet dağıtımı oldu. Bu tabletler dağıtıldı. Aralık’ın 14-21-28’inde tekrar bir süreç başlıyor. 300 bin civarında tekrar verilecek. Ocak ortasına kadar 500 bin bitmiş olacak. Tüm dünya ülkeleri tablet istiyor, tedarikçiler tarih vermekte zorlanıyor. Biz 4 ayrı tedarikçi ile anlaştık.”

EBA’YA ERİŞİM SIKINTISINA ÇÖZÜM YOK

‘EBA’ya erişim sıkıntısı yaşanır mı?’ sorusuna Bakan selçuk yine hayır diyemedi ve şöyle yanıtladı:

“Mart ayından bu yana sadece bir kez sıkıntı yaşandı. Bu olabilir, bundan sonra da olabilir.”

“Salgın öncesi yıllardan çok çok fazla kaynak veriyoruz. Biz bu süreçte eğer ola ki ihtiyaç duyulursa elbette çalışmalar yapılabilir. Bugünden bütün yılı kesin olarak bilmediğimiz için… Yıllar boyunca bir öğrenme kaybının olumsuz etkisini yaşar Türkiye. Bugün için kolay olana değil önümüzdeki yılları dikkate alan bir yaklaşıma ihtiyaç var. Türkiye’nin çok daha büyük kayıplara muhatap olmaması için bu kararları işbirliği ile alıyoruz.”

TELAFİ ÇALIŞMALARI

“Nisan ayında da Mayıs ayında da vardı. Yaz tatilinde televizyonu açık bıraktık. Önümüzdeki 2 yıl için telafi programımız var. Arkadaşlarımız çalışıyorlar.”

2019 Aralık ayında PİSA’da çok iyi sonuçlar geldi. Şimdi TIMMS geldi. Gerçekten çok büyük başarı ama bir gün bile konuşulmadı. Matematikte +40 puanla öne çıkmamız, 8’inci sınıflarda 22 puan yukarı çıktık. 47 ülkede 35’inci sıradayken 58 ülkede 19’uncu sıraya çıktık Fen’de. Bu sistematik bir çalışmanın sonucu. Bunun arka planında o kadar çok faktör var ki. Kaynakların iyi yönetilmesi ve sistematik çalışma yapılması ihtiyacı var. Dünyada EBA’da birinciyiz diyoruz. Her ülkede EBA’ya benzer sistemler var. Ama neden en çok bizim öğretmen ve öğrencilerimiz yararlanıyor bu sistemden. Her ülkenin çalışması var ama Türkiye ikinci oldu. Dünyada yaptığımız işlerden söz ediyoruz.”

ÖZEL OKUL DÜŞMANLIĞI

“Sistemin bütününün hareketliliğini stabil kılmak burada önemli olan. Bizim aklımızın ucundan geçmeyen sebepler olabilir. Bütün yaz boyunca ihtiyaç olan her dönemde nakiller açık mıydı? Açıktı. Peki yine mücbir sebepler söz konusu olduğunda var mı? Elbette var. Yine önümüzdeki dönemde açılacak mı? Açılacak. Okullar arasındaki stabiliteyi korumak için. Özel okul düşmanlığını da anlamıyorum. Hepsi bizim çocuklarımız.”

ATAMALARA İLİŞKİN

“Arzumuz daha çok sayıda öğretmen ataması. Bu, imkân ile mümkün arasındaki ilişki ile söz konusu. İmkânlar elverdiğinde daha çok öğretmen ataması konusunda çalışıyoruz. Bu kurumlar arası bir konu.”