'Temaslı' işçi çalışmaya zorlandı, ailesini kaybetti, işten atıldı

Antep'teki Sanat Ambalaj fabrikasında 'temaslı' olduğu halde çalışmaya zorlanan işçi İbrahim Karaoğlan, koronavirüse yakalandı. Ailesine de bulaşan virüs nedeniyle annesi, babası ve ağabeyi hayatını kaybetti.

'Temaslı' işçi çalışmaya zorlandı, ailesini kaybetti, işten atıldı

Antep Başpınar Organize Sanayi Bölgesinde bulunan Sanat Ambalaj fabrikasında “Temaslı” olduğu için patrondan ‘karantina izni’ isteyen ancak izin verilmeyen işçi İbrahim Karaoğlan annesi, babası ve ağabeyini koronavirüs nedeniyle kaybetti. Daha sonrasında önce ücretsiz izne çıkarılan Karaoğlan, ardından “Ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller davranışlar” gerekçesiyle işten atıldı.

Evrensel’den Deniz Kar‘ın haberine göre, Sanat Ambalaj İşçisi İbrahim Karaoğlan, yanında çalışan işçi arkadaşının koronavirüse yakalanmasının ardından işyeri yönetiminden karantinaya girmek için izin istedi. Karaoğlan’a izin verilmedi. Ardından Karaoğlan da Kovid-19’a yakalandı.

Karantinaya giremeyen Karaoğlan virüsü eve taşıdı. Bulaş, Karaoğlan’ın annesi Hanım Karaoğlan’a, babası Mehmet Güllü Karaoğlan’a ve ağabeyi Sabit Karaoğlan’a taşındı. Hanım Karaoğlan 25 Ağustos’ta, 1 Eylül’de Sabit Karaoğlan, 8 Eylül’de Mehmet Güllü Karaoğlan koronavirüs nedeniyle hayatını kaybetti.

Sonrasında ücretsiz izne gönderilen Karaoğlan, ‘kod 29’ gerekçe gösterilerek işten atıldı. Olay, ailelerinin de hayatı pahasına işçilerin nasıl sömürüldüğünü tüm çıplaklığıyla gözler önüne serdi.

Evrensel’e konuşan İbrahim Karaoğlan, fabrikaya 2019’un kasım ayında girdiğini, 2020’nin ağustos ayına kadar çalıştığını söyledi. Ağustos ayında birlikte çalıştığı arkadaşının virüs kaptığını dile getiren Karaoğlan, “Fabrikaya, ‘Ben de temaslıyım, bana izin verin’ dedim vermediler. 13 Ağustos’ta bana da virüs bulaştı. Benim sağ ve sol ciğerim komple virüs kaplamıştı. Sonra evdekilere taşıdım virüsü. Annem, babam ve abimle aynı evde yaşıyorduk. 25 Ağustos’ta annemi, 1 Eylül’de abimi, 8 Eylül’de babamı kaybettim kovid nedeniyle” dedi.

ÖNCE ÜCRETSİZ İZNE ÇIKARDILAR, ARDINDAN KOD 29’DAN İŞTEN ATTILAR

13 Ağustos’tan sonra 14 gün karantinada kaldığını, karantina süresi bittikten sonra 17 gün daha rapor verildiğini belirten Karaoğlan, “Toplam bir ay işe gitmedim. Sonra işyerine gittiğimde bana imza attırdılar, ‘Sen ücretsiz izindesin, biz seni ne zaman çağırırsak o zaman gel’ dediler. 16 Eylül’de izne gönderildim. Bir buçuk ay devletin verdiği günlük 39 lirayı aldım. Sonraki bir buçuk ay bana bir şey yatırmamışlar” ifadelerini kullandı.

Yaklaşık dört aydır fabrikada olmamasına rağmen, 11 Aralık’ta telefonuna mesaj geldiğini ve ‘kod 29’ (Ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller) ile işten çıkarıldığını öğrendiğini söyleyen Karaoğlan, “Haksız yere çıkışımı vermişler. Ben hiçbir şey yapmadım. Fabrikayı aradım, bana ‘Muhasebeci yok’ dediler. ‘Ben İbrahim Karaoğlan’ dedim, durumu anlattım, benimle görüşmek istemiyorlar adamlar. ‘Şikayet edeceğim, böyle böyle olmuş’ diyorum, ‘Yapacak bir şey yok’ diyorlar. Nasıl yapacak bir şey yok? Pazar günleri çalışıyordum bize elden para veriyorlardı. Primim hep eksik. Benim bir yıllık tazminatımı yemeye çalışıyorlar” diye konuştu. Karaoğlan, fabrika hakkında suç duyurusunda bulunacağını söyledi.

‘ÖLDÜRÜYORLAR, DÖNÜP BAKMIYORLAR’

Psikolojisinin bozulduğunu söyleyen Karaoğlan, “Bugün öldürüyorlar dönüp bakmıyorlar. Bir arayıp başın sağolsun demediler, bir yardımda bulunmadılar. İki çocuğum var uzaktan eğitimden de faydalanamıyor. Abim özel güvenlikti onun iş kıyafetlerini giyiyorum ben şu an. Kiramı iki aydır ödeyemiyorum” dedi.