Prof. Dr. Hasan Sözbilir: 5.4 büyüklüğünde artçılar yaşanabilir

Bayraklı'nın zeminin yeni oluşan bir zemin olduğunu da kaydeden Prof. Dr. Sözbilir, İzmir'in en sağlam zeminlerinin ise kayalık kesimler olduğunu vurguladı.

Prof. Dr. Hasan Sözbilir: 5.4 büyüklüğünde artçılar yaşanabilir

Dokuz Eylül Üniversitesi Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezi (DAUM) Müdürü ve Jeoloji Mühendisliği Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Hasan Sözbilir, 6.6 büyüklüğündeki depremden sonra 3 bini aşkın artçı sarsıntı olduğunu belirtti. Sözbilir, “5.2, 5.4 büyüklüğünde artçılar yaşanabilir. Başka bir faya geçilmediği takdirde daha büyük bir deprem beklenmiyor” ifadesini kullandı.

İzmir’de 6.9 büyüklüğünde deprem meydana geldi. Ege ve Marmara’da da hissedilen depremde onlarca ev yıkılırken, 115 kişi yaşamını yitirdi. 6.9 büyüklüğündeki deprem sonrası 47’si, büyüklüğü 4’ün üzerinde 3 bini aşkın artçı sarsıntı oldu.

Deprem tedirginliği yaşayan İzmirliler, bu sabah merkez üssü Ege Denizi ve Aydın’ın Kuşadası ilçesi açıkları olan 4.8 büyüklüğündeki depremle korktu. Depremin hissedildiği İzmir’de yaşayanlar, tekrar sokaklara çıktı.

DEÜ DAUM Müdürü ve Jeoloji Mühendisliği Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Hasan Sözbilir, depremlerle ilgili değerlendirme yaptı.

Akıllara gelen ‘İzmir’de daha büyük deprem yaşanır mı?’ sorusuna da yanıt veren Sözbilir, “Ana şoktan itibaren 3 bini aşkın deprem oldu. 80 kilometre uzunluğunda, 20 kilometre genişliğindeki bir zon boyunca artçı depremler oldu. Kırılan fay Sisam Adası’nın kuzeyinde yer alıyor. Ana şokta o yaklaşık 40 kilometre uzunluğunda bir kırılma gerçekleştirdi. Şu an artçılar yan faylarda gerçekleşiyor, tetiklenme sonucu” ifadelerini kullandı.

“KIYI KESİMLERDE TSUNAMİYE YOL AÇABİLİR”

Deprem sonucu hasarın Bayraklı’da oluşmasının nedenini zemine bağlayan Prof. Dr. Sözbilir, binaların deprem yönetmeliğine uygun olmamasının da etkili olduğunu kaydetti.

Karada 17, denizde ise 50’ye yakın fay bulunduğunu belirten Sözbilir, bunların deprem üretmesi durumunda Çanakkale’den İzmir ve Muğla’ya kadar kıyı kesiminde hasar oluşturabileceğini kaydetti. Şu an beklenmesi gerekenin deprem değil artçı sarsıntı olduğunu belirten Sözbilir, “Şu an aslında beklenen deprem anlamında artçı sarsıntı. Oda 5.2, 5.4 büyüklüğünde artçılar yaşanabilir. Başka bir faya geçilmediği takdirde daha büyük bir deprem beklenmiyor” diye konuştu.

Adalar Denizi’nin çeşitli noktalarında fayların yer aldığını kaydeden Prof. Dr. Sözbilir, deprem olması durumunda bu fayların İzmir’den Muğla’ya kadar kıyı kesimde çeşitli yerlerde tsunamiye yol açabileceğini söyledi.

“İCRAAT YAPMAK LAZIM”

Deprem sonrası sıcak su kaynağının ortaya çıktığını da söyleyen Prof. Dr. Sözbilir, 50 kilometre uzunluğunda olan Bornova’dan Gümüldür Doğanbey’e kadar uzanan Tuzla fayında sıcak su çıktığını söyledi. Sözbilir, bu fayın jeotermal sistem içerdiğini hatırlatıp, depremle sıcak suyun yüzeye çıktığını aktardı. Her deprem sonrası bilgi kirliliği oluştuğuna değinen Prof. Dr. Sözbilir, “Türkiye’nin en iyi bilim insanları kimlerse Covid-19’daki bilim kurulu gibi bir kurula ihtiyacımız var. Halkın şu an doğru bilgiye ihtiyacı var” ifadelerini kullandı.

İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne de seslenen Prof. Dr. Sözbilir, “İcraat yapmak lazım. Binalara gidip binalarla ilgili çalışma yapmak lazım. Performans analizleri yapılmalı, hangisinin depreme dayanıklı, hangisinin depreme dayanıksız olduğu hızlı bir şekilde tespit edilmeli” dedi.

Bayraklı’nın zeminin yeni oluşan bir zemin olduğunu da kaydeden Prof. Dr. Sözbilir, İzmir’in en sağlam zeminlerinin ise kayalık kesimler olduğunu vurguladı.