İzmir’de usulsüzce işten atılan tramvay işçisi anlatıyor

İzmir Konak Belediyesi’ne bağlı tramvay hattında çalışan hiçbir gerekçe gösterilmeden, usulsüzce işten atılan yemekhane emekçisi Fatma Kaplan Gazete Manifesto'ya konuştu.

İzmir’de usulsüzce işten atılan tramvay işçisi anlatıyor

İzmir Konak Belediyesi’ne bağlı tramvay hattında çalışan yemekhane emekçisi Fatma Kaplan hiçbir gerekçe gösterilmeden, usulsüzce işten atıldı.

Konak Belediyesi’ne bağlı tramvay hattının yemekhanesinde bir buçuk yıldır yemek dağıtım görevlisi olarak çalışan Fatma Kaplan, belediyenin bir önceki işletme ihalesini alan yemek firmasından bir aylık maaşlarını ve mesai ücretlerini alamayıp, hukuki bir süreç başlattığı için tramvay yetkilileri tarafından usulsüzce işten çıkarıldı. Yaşadığı süreci ve hak arama mücadelesini bizlerle paylaşan Fatma Kaplan’la bu süreci konuştuk.

İlk olarak yaşadığınız süreci bize kısaca anlatır mısınız?

Kolumda çatlak olduğu için doktora gittim ve 15 gün rapor verdi bana. Bu süreçte fizik tedavi gördüm. Raporum çarşamba günü bitmişti, perşembe günü iş başı yaptım. Hatta şöyle bir şey oldu, ben iş başı yapmadan iş yeri sorumlusu D. Hanım’ı aradım. Yarın iş başı yapacağım için yerime bakan elemanın gelmemesini söyledim. D. Hanım bana yarın iş başı yapmayıp, haftalık izin kullanmamı sonrasındaki süreci de değerlendireceklerini söyledi. Bunun üzerine ben de kafamda neden böyle bir şey dediğini sorguladım. Konak tramvaydan bir arkadaşı aradım, kendisi işe gitmemi, rapor sonrası iş başı yapmak zorunda olduğumu söyledi. Ben de iş başı yaptım. D. Hanım beni aradı, neden iş başı yaptığımı, kendisinin gelmememi söylemesine rağmen neden geldiğimi sorguladı. Size gelmeyin demedim mi, dedi. Ben de kendisinin neye dayanarak gelme dediğini sordum. Haftalık tatilimi kullandığıma dair imzalı kâğıt istedim, kendisine güvenemeyeceğimi söyledim. O zaman akşama kadar çalışmamı, akşama doğru durumu tekrar değerlendireceklerini söyledi. Ben de akşama kadar çalıştım. İş çıkışı bir mesajla işten atıldığımı bildirdiler. Ama ben gerekçeyi bilmiyorum. O esnada yanımdaki arkadaşım tanıdık bir avukatını yönlendirdi. Ardından metro İnsan Kaynakları Müdürü H. Bey’i aradım. Hiçbir gerekçe yokken işten çıkışımı verdiklerini söyledim. Kendisi de, yapacaklar bir şeyin olmadığını durumun şirketle alakalı olduğunu belirtti. Bunun ardından şirkete gittim, oradakiler de tam tahmin ettiği gibi işten çıkışımı metrodakilerin verdiğini söyledi. Metrodan A. Bey(sorumlu), yemek firmasını arayıp Fatma Hanım’ın çıkışı verilsin, demiş. Nedenini hala bilmiyorum ama yemek şirketi değişmeden önceki firma, haziran ayı maaşlarımızı ve mesailerimizi vermemişti. Ben de sorumlu A. ve H. Bey’e maaşımın ne zaman verileceğine dair baskı yaptım. Maaşım yatmazsa dava açacağımı, avukata gideceğimi, hakkımı istediğimi söyledim. Onlar da durumu firmaya ilettiklerini ve maaşları yatıracaklarını söylediler. Hatta bunun doğal hakkım olduğunu kendileri belirttiler. Süreç bu şekilde devam ederken avukata gittim ve hukuki süreci başlattım. Bu esnada taraflarına gelen dava mektubunu gördükten sonra da işime son verdiler. İşten atılmama dair benim tahminim bu yönde. Yani aslında işten çıkarılmam için haklı bir gerekçeleri yok çünkü kimseyle bir kavgam gürültüm olmadı. Sonuç olarak hakkımı aradığım için hukuksuzca işten atıldım.

Sizin dışında işten çıkarılmalar oldu mu?

Benim olduğum yerde oldu mu tam emin değilim ama Karabağlar Belediyesi’nde aynı işi yapan arkadaşımı yine aynı usulsüz bir şekilde, gerekçe göstermeden işten çıkarttılar.

Sınıf Tavrı ile nasıl iletişime geçtiniz?

Ben metrodan İzbana binerken, metronun orada arkadaşlar broşür dağıtıyorlardı. Baktım, aldım, cebime koydum. Bu olay başıma geldikten sonra da araştırınca buldum ve aradım. Bu olay sadece benim değil herkesin başına gelebilir. Hukuk mücadelesine devam etsinler, asla çekinmesinler, kendi haklarını arasınlar.

Bundan sonra nasıl bir yol izleyeceksiniz?

İşsizlik çok zor, iş arayacağım, bu hukuk mücadelesine de devam edeceğim. İyi ki bu broşürü aldım, Sınıf Tavrı’yla tanıştım. Daha önce böyle bir şey başıma gelmedi, demek ki hak aramak gerekiyormuş o sebeple sizinle yolum kesiştiği için mutluyum. Benim başıma gelen bu olay ve sonrasında verdiğim mücadele inşallah diğer işçilere de örnek olur.