HDP'den Davutoğlu'na yanıt

HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu'na "Katliamlara ortak olanlar, bu faşizmi uygulayanlar şimdi Kürt halkının oyunu nasıl alırım arayışına girdiler. Kusura bakmasılar Kürlerin oyu satılık değil" yanıtı verdi.

HDP'den Davutoğlu'na yanıt

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, partisinin Van Kongresi’nde Kürt sorunuyla ilgili mesajlar vermiş ve “Bir tek Kürdün aidiyet sorunu hissettiği Türkiye huzurlu olamaz” demişti.

Davutoğlu’na HDP’den yanıt geldi. Partisi tarafından Bursa’da düzenlenen halk buluşmasında konuşan HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, bazı partilerin Kürt sorununa ilişkin açıklamalarını hayretle izlediklerini dile getirerek  şu ifadeleri kullandı:

“Bir dönem bu ülkede başbakanlık yapan, iktidardayken faşizmi, baskıyı, şiddeti gündeminden eksik etmeyen, Şırnak’tan Hakkari’ye, Mardin’e birçok insanın katledilmesine göz yuman, o zaman başbakan olan; şimdi yeni parti kuranların Kürt sorununu çözmek için rapor hazırladıklarını, bu raporları gidip Kürt illerinde, Kürdistan’da açıklama gereği duyuyorlar. Katliamlara ortak olanlar, bu faşizmi uygulayanlar şimdi Kürt halkının oyunu nasıl alırım arayışına girdiler. Kusura bakmasılar Kürtlerin oyu satılık değil. Kürtlerin karnı sizin yalan dolanlarınıza toktur. Yeri geldiğinde inkar edeceksin, yeri geldiğinde siyaseti var edeceksin, yeri geldiğinde siyasetçileri cezaevlerine göndereceksin, yeri geldiğinde kayyım atayacaksın, buna ses çıkarmayacaksın, bir halkın temsilcilerini cezaevlerinde rehine olarak tutacaksın, bundan hiçbir şekilde söz söylemeyeceksin, Selahattin Demirtaş, Figen Yüksekdağ, İdris Baluken, Sebahat Tuncel, Gülten Kışanak ve ismini sayamadığım onlarca arkadaşım cezaevindeyken tek ekilme etmeyeceksin, ülkeyi kayyımlarla yönetenlere tek kelime sözün olmayacak, ülkeyi tecrit ülkesi haline getirenlere hiçbir sözünüz olmayacak, sonra kalkıp Kürt sorunundan bahsedeceksiniz. Sonra gidip Kürt illerinde siyaseti başlatmanın yollarını arayacaksınız, bu yaşananlar itiraz etmeyeceksiniz. Böyle bir tutumu ne Kürtler ne Türkiye halkları kabul eder.”