"Hariri suikastına Hizbullah'ın karıştığına dair kanıt yok"

Suikastta Refik Hariri dahil 22 kişin hayatını kaybetmiş, 226 kişi de yaralanmıştı. Olayla ilgili Hizbullah örgütü üyesi 4 kişi suçlanıyordu.

Lübnan’ın eski Başbakanı Refik Hariri’nin 2005 yılında suikaste uğramasına ilişkin karar duruşması bugün görülüyor. Karar duruşmasında “Hariri suikastına Hizbullah’ın karıştığına dair kanıt yok” denildi.

Lahey’deki Uluslararası Lübnan Mahkemesi, “Hizbullah liderliğinin Refik Hariri suikastına karıştığına dair kanıt yok” kararını verdi.

Lübnan’ın eski Başbakanı Refik Hariri’nin başkent Beyrut’ta bombalı saldırıyla suikaste uğramıştı.

Hollanda’nın Leidschendam kentinde bulunan özel mahkemede görülen davada “eski Lübnan Başbakanı Refik Hariri’ye suikast düzenledikleri” iddiasıyla Selim Cemil Ayyaş, Hasan Merhi, Hüseyin Oneissi ve Esed Hüseyin Sebra gıyaben yargılanıyor.

Suikastta Refik Hariri dahil 22 kişin hayatını kaybetmiş, 226 kişi de yaralanmıştı. Olayla ilgili Hizbullah örgütü üyesi 4 kişi suçlanıyordu.

“HİZBULLAH’IN VE SURİYE HÜKÜMETİ’NİN DAHLİ YOK”

Beyrut’ta 15 yıl önce Başbakan Refik Hariri’ye bomba yüklü kamyonla düzenlenen suikastla ilgili BM’ye bağlı olarak Lahey’de özel kurulan Uluslararası Lübnan Mahkemesi, 2600 sayfalık kararı açıkladı.

Bugünkü duruşmada karar özetini okuyan Yargıç David Re, Lübnan’ın İran destekli Şii örgütü Hizbullah’ın liderliğinin ya da Suriye hükümetinin Hariri suikastına karıştığına dair kanıt olmadığını duyurdu.

Davada 4 Hizbullah üyesi Hariri suikastının komplosunu kurmakla itham edilirken, son 15 yıldır ABD ile İsrail destekli kesimler suikastla ilgili Hizbullah ve Beşar Esad yönetimini suçlayan açıklamalar ve iddiaları kamuoyuna servis etmişti.

Yargıç David Re, “Dava dairesi, Suriye ve Hizbullah’ın Hariri ile siyasi müttefiklerini ortadan kaldırmak için saiklerinin bulunabileceği görüşünde olmakla birlikte Hizbullah liderliğinin Hariri’nin öldürülmesine müdahil olduğuna dair kanıt yoktur ve Suriye’nin müdahil olduğuna dair de doğrudan kanıt bulunmamaktadır” dedi.

BM mahkemesinin kararının ardından gelişmiş yöntemlerle ve karmaşık bir planlamayla düzenlenen suikastla ilgili gözler İsrail ile müttefiklerine çevrildi.

DAVA SÜRECİ

14 Şubat 2005’te düzenlenen, toplam 22 can alan ve 226 kişiyi yaralayan suikastla ilgili BM soruşturması açılmasını, 2007’de uluslararası mahkeme kurulması izlemişti.

Dosyada, 297 tanık ifadesi ve 3 bin 131 belge delil olarak bulunuyor.

Mahkeme, 30 Haziran 2011’de Hizbullah üyeleri Selim Cemil Ayyaş, Mustafa Emin Bedreddin, Hüseyin Hasan Anisi ve Esed Hüseyin Sebra hakkında ‘Hariri suikastını planlamak ve düzenlemek’ suçlamasıyla tutuklama kararı verdi. Bulunamayan 4 zanlının 2 Şubat 2012’de gıyabında yargılanmasına başlandı. Aynı yıl bir Hizbullah üyesi hakkında daha tutuklama kararı çıkarıldı.

Hizbullah ise gerçek kanıtlar bulunmadığını iddia ederek, iddianameyi reddetti.

Zanlılar arasında bulunan Hizbullah Komutanı Mustafa Emin Bedreddin, 2016 yılında Suriye’de öldürüldü.

Dava sürecinin uzaması nedeniyle 23 Aralık 2017’de BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, Uluslararası Lübnan Mahkemesi’nin görev süresini 3 yıl daha uzattı.