‘Hapishanede kalamaz’ raporu olan avukat Aytaç Ünsal sınırda yakalanıp tutuklandı

Adil yargılanma talebiyle gerçekleştirdiği ölüm orucu direnişinin 213. gününde sağlık sorunları nedeniyle tahliye edilen avukat Aytaç Ünsal sınırı geçmeye çalışırken yakalanıp tutuklandı.

‘Hapishanede kalamaz’ raporu olan avukat Aytaç Ünsal sınırda yakalanıp tutuklandı

Dün (9 Aralık Çarşamba) Edirne’de ‘yurt dışına kaçma şüphesiyle’ gözaltına alınan avukat Aytaç Ünsal tutuklandı.

Ünsal’ın tutukluluğu Halkın Hukuk Bürosu (HHB) tarafından duyuruldu Hakkında 1 yıllık infaz erteleme kararı bulunan Ünsal, adliyeye çıkarılmadan Edirne F Tipi Cezaevi’ne gönderildi.

HBB: HAVUZ MEDYASININ YÖNLENDİRMESİYLE KARAR VERİLDİ

“Avukat Aytaç Ünsal, “hapishanede kalamaz” raporu olmasına rağmen hakkında verilen infaz erteleme kararı kaldırılarak tutuklandı. Şu an adliyeye dahi götürülmeden Edirne F Tipi Hapishanesine götürülüyor.

Aytaç Ünsal’ın tutuklanması, açık bir şekilde sağlığını tehliye atmak demektir. Aytaç Ünsal hakkında sağlığının iyi olmaması nedeniyle infaz erteleme kararı verilmiştir. Ancak infaz erteleme nedeni ortadan kalkmamıştır. Aytaç Ünsal’ın tedavi süreci halen devam etmektedir. Aytaç Ünsal hakkında verilen infaz erteleme kararının kaldırılması kararı açık bir şekilde hukuka aykırıdır.

Söz konusu karar, siyasi iktidarın talimatı ve havuz medyasının yönlendirmesi ile verilmiş bir karardır. Kararı mahkemeler değil, bizzat İçişleri Bakanlığı vermiştir. Ne yaparsanız yapın, ne Aytaç Ünsal’ı ne de halkın avukatlarını yıldıramayacaksınız! Adalet şehidi Avukat Ebru Timtik’in bıraktığı halkın avukatlığı değerlerini ve adil yargılanma hakkı mücadelemizi bitiremeyeceksiniz!

Aytaç Ünsal Onurumuzdur! Kahrolsun Faşizm Yaşasın Mücademiz!”

BABA ÜNSAL: OĞLUMUN TEDAVİ EDİLDİĞİ EV UZUN NAMLULU SİLAHLARLA BASILDI

Aytaç Ünsal’ın babası, Nihat Ünsal, oğlunun işkenceye maruz kaldığı görüntüleri paylaşarak “Lütfen bana söyleyin yaşamak için nereye gidelim?” diye sordu.

Nihat Ünsal, paylaşımında şu ifadeleri kullandı:

“Avukat oğlum Aytaç Ünsal 3 Eylül 2020 de ölüm orucunu sonlandırdı. Tedavi için götürdüğümüz hastane yönetimine baskı yaparak tedaviyi engellediniz, İstanbul Hakimevi’ne taşındık orada da rahat bırakmadınız gece saat 01.00’de arandık ve orada kalamayacağımız söylendi.

Bu nedenle oğlumu tedavi için eve götürdük, oraya da uzun namlulu silâhlarla uyduruk gerekçelerle baskın yaptınız. Şimdi de fotoğrafta görüldüğü üzere tedavi gören hasta bir insanı örseleyerek bu hale getirdiniz. Bir baba olarak LÜTFEN BANA SÖYLEYİN YAŞAMAK İÇİN NEREYE GİDELİM.”