Gezi Davası’nda 5. duruşma görüldü

Gezi davasının 5. duruşmasında mahkeme heyeti Kavala'nın tutukluluğunun devamına hükmetti. Bir sonraki duruşma 18 Şubat'ta yapılacak.

Gezi Davası’nda 5. duruşma görüldü

819 gündür tutuklu bulunan Osman Kavala ve tutuksuz 15 sanığın yargılandığı davanın 5. duruşması bugün Silivri’de İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.

Mahkeme 24 Aralık’ta görülen dördüncü duruşmada AİHM’nin Osman Kavala’nın derhal serbest bırakılması yönündeki kararına rağmen Kavala hakkında tutukluluğa devam kararı vermişti.

Ayrıca Ali İsmail Korkmaz cinayetinde ölümcül tekmeleri attığı gerekçesiyle 10 yıl 10 ay hapis cezasına çarptırılan polis Mevlüt Saldoğan’ın ‘zarar gördüğü’ iddiasıyla yaptığı katılma talebi kabul edilmişti. Duruşmada dinlenen tanık polisler, protestolar sırasında sanıkları şiddet içerikli olaylarda ve yardım alırken görmediklerini belirtmişlerdi.

REDDİ HAKİM TALEBİ

Dördündü duruşmada Kavala hakkında tutukluluğa devam kararının verilmesinin ardından Osman Kavala’nın avukatları karara itiraz ederek reddi hâkim talebinde bulundu.

Ali İsmail Korkmaz’ın ailesi de Korkmaz’ın katillerinden Saldoğan’ın katılma talebini kabul eden İstanul 30. Ağır Ceza Mahkemesi heyetini, görevi kötüye kullandıkları gerekçesiyle Hâkimler Savcılar kurulu’na şikâyet etti. Hâkimlerin görevden uzaklaştırılması ve katılma kararının kaldırılması talep edildi.

Mahkeme Başkanı, iddianameye göre “polise taş attıkları” için polisin katılma talebinin kabul edildiğini ifade etti. Salonda bulunan Ali İsmail Korkmaz’ın annesi Emel Korkmaz, Mahkeme Başkanı’nın sözlerine itiraz etti. Mahkeme Başkanı’nı “Acınızı anlıyorum” demesi üzerine salondan tepkiler yükseldi.

“SUÇ İŞLEYENLERİ SAVUNMUŞ OLUYORSUNUZ”

Can Atalay ve Tayfun Kahraman’ın avukatı Ayhan Erdoğan söz aldı. Meslektaşlarına katıldığını ancak ek beyanda bulunacağını belirten Erdoğan şunları söyledi:

“Ali İsmail Korkmaz davasında ailenin avukatıydım. Size kesinleşen karar ve mahkemenin gerekçeli kararını sunuyorum. Biraz evvel iddianamede “taş ya da sopayla ilişkili” dediniz. Mevlüt Saldoğan’a soruşturma aşamasında denk gelmedim. Gezi süreci denen toplumsal muhalefetin, en büyük muhalefet hareketi içindeki süreçte, kurumlarda çalışan kendisine rapor almış kişilerin savcılıklara bildirmesi sonucu elde edilmiş Mevlüt Saldoğan’ın bir raporu var doğru. Raporu ayak başparmağıyla ilişkili. Ayak parmağının zedelenmesidir. O yaralanma cinayet sebebidir. Ali İsmail’i öldüren tekme o kadar şiddetliydi ki ayak başparmakları hasar görmüştür ve o nedenle hastaneye gitmiştir. Yani o ayak, o tekme cinayet silahıdır. Siz o rapora dayanarak ifade ettiniz. Taş ve sopa diye ifade yok. Tek bir şikâyeti var. Ali İsmail Kormaz’ı öldürmekten dolayı mahkum edilmesinden dolayı meslekten atılması, hapis yatmasından ötürü mağduriyet bildiriyor. Biz Ali İsmail Korkmaz ailesi olarak heyetiniz hakkında HSK’ya şikayette bulunduk. Öncelikle bu katılma kararının kaldırılmasını, ayrıca red sebepleri arasında bunun da bir red sebebi olduğunu belirtiyoruz. Çünkü o zaman bu siyasi bir süreç olduğunu gösteriyor, katılma durumunu sürdürürseniz, Gezi sürecinde suç işlemiş kamu görevlilerini de savunmuş oluyorsunuz.”

Mahkeme heyeti reddi hakim talebine dair ara kararı açıkladı. Reddi hakim talepleri CMK 23-24’e dayanmadığı gerekçesiyle ayrı ayrı reddedildi. Mahkeme başkanı avukatların reddi hakim talebini reddetmesinin ardından bir süreliğine avukatlara söz hakkı da tanımadı.

Davada söz alan Osman Kavala “Tutukluluğumun kaldırılması sadece 3 yıl süren hukuksuzluğa son vermiş olmayacak, mahkemenin bundan sonraki süreçte AİHM içtihatlarına uygun şekilde yürütülmesine imkan sağlayacaktır.” dedi.

Kavala’da sonra Mücella Yapıcı, Ali Hakan Altınay, Mine Özerden, Çiğdem Mater, Can Atalay, Tayfun Kahraman, Yiğit Aksakoğlu ve Yiğit Ekmekçi’ye söz hakkı verildi. Sanık olarak duruşmada bulunan sözkonusu isimler, avukatlarının yokluğunda beyanda bulunmayı uygun görmediklerini, bunun hukuka aykırı olacağını söyledi.

TAHLİYE YOK

Daha sonra mahkeme heyeti kararını açıkladı. Heyet, AİHM kararının kesinleşmediğinin bildirilmiş olması, AYM’nin de hak ihlali bulunmadığı kararına da istinaden Kavala’nın tutukluluğunun devamına hükmetti. Davanın bir sonraki duruşması 18 Şubat’ta yapılacak.