"21 yıl geçmesine rağmen binaların yarısı riskli!"

İnşaat Mühendisleri Odası Kocaeli Şubesi Başkanı Kahraman Bulut, Kocaeli'de binaların yüzde 50'sinin 17 Ağustos 1999 depreminden önce yapıldığını ve riskli yapılar olduğunu belirtti.

İnşaat Mühendisleri Odası Kocaeli Şubesi Başkanı Kahraman Bulut, 17 Ağustos depremini unutturmamak için mücadele verdiklerini belirterek açıklamalarda bulundu. Kahraman Bulut, depremi yaşamayanın anlayamayacağını dile getirerek, “Depremin üzerinden 21 yıl geçti. Biz bunu unutturmamak için mücadele veriyoruz. Şu anda 21 yaşında olan gençlerin birçoğu bu depremi yaşamadı. Yaşamayan anlayamıyor” ifadelerini aktardı.

2 VATANDAŞIMIZDAN 1’İ RİSK ALTINDA

Kentte 28 ağır hasarlı bina bulunduğu belirten Bulut, “Geçen yıl 29 ağır hasarlı binamız vardı. Bu yıl bu sayı 28’e düştü. Bu 28 binanın sadece 2 tanesinde yaşam yok, geri kalan 26 tane ağır hasarlı binada insanlarımız yaşıyor. AFAD’dan aldığımız bilgiye göre, orta hasarlı 1500 tane binada insanlar maalesef yaşamaya devam ediyorlar, can güvenliği olmamasına rağmen. Kesinlikle riskli. Kentimizdeki binaların yaklaşık yüzde 50’si, 1999 depreminden önce inşa edilmiş. Bu binaları da tespit yaptığımızda riskli olduğunu biliyoruz. Deprem yönetmeliklerine uygun olmayan binalar. Hayati tehlike taşıyorlar. 2 vatandaşımızdan 1’i, deprem riski altında. Orta ve ağır hasarlı tescil edilmiş olanların çok daha acil dönüştürülmesi gereken yapılar olduğunu düşünüyorum” diye konuştu.

7 ÜZERİNDEKİ DEPREMDE ÇOK BÜYÜK SIKINTILAR BEKLİYOR

İHA’nın haberine göre, İnşaat Mühendisleri Odası Kocaeli Şubesi Başkanı Kahraman Bulut İstanbul’da olması beklenen depremle ilgili açıklamalarda da bulunarak şu sözleri kullandı:

“Olası Marmara depreminde Kocaeli’ne etkisini düşünmek için kain olmaya gerek yok. Geçtiğimiz yıl Marmara’da 5 küsür şiddetinde bir deprem olmasına karşılık yapılarımız hiç de arzu etmediğimiz şekilde karşılık gösterdi. Türkiye’deki yapılaşma şehirden şehre çok farklılık göstermiyor. Çok olumlu şeyler söylemeyeceğim. 7 üzerindeki depremde çok büyük sıkıntılar bekliyor. Konya, İstanbul’da depremler oldu ve kendiliğinden yıkılan binalar söz konusu ve şehirlerimiz nem ve suyla alakalı yapısal riskler var. Yapılarımızın birçoğunun demir donatıları korozyon nedeniyle ekonomik ömrünü tamamlamış ve dışarıdan bakıldığında sağlam gözükmesine rağmen demir okuması yapıldığında binalarımızın çok riskli olduğunu açıkçası biz görüyoruz.”