Davutoğlu: Referandumda Konya'da evet demedik diye tenkit edildik

"Gün geldi, anayasal kriz çıkmasın diye Başbakanlık makamını bırakmak için bir an bile tereddüt etmedik."

Davutoğlu: Referandumda Konya'da evet demedik diye tenkit edildik

Eski Başbakan ve Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, partisinin il başkanlığı açılışı için Konya’ya gitti.

Davutoğlu’nun açıklamalarından satır başları şöyle:

“Çok zor günler geçirdik ama Konya’yı hep arkamızda gördük. Konya bizim için bir sığınak. Rahmetli Erbakan hoca da her yerden dışlandığında Konya’ya gelmişti. Şimdi bizi dışlayanlar, bize medya ambargosu uygulayanlar bilsinler ki hak neredeyse biz orada olacağız, doğruyu söyleyeceğiz. Hiç kimseye kızmayacağız, biz Anadolu’ya muhabbet tohumları ekmeye geleceğiz.”

“Biz hiç bir Konyalı’ya küsmeyeceğiz, hiç bir vatandaşımıza küsmeyeceğiz. Biliyorum üzgünsünüz. Daha düne kadar sayın Başbakanım diyenler bize çok farklı davranıyor. Ama üzülmeyin, kim ne derse desin biz kem söz söylemeyeceğiz. Bütün bunlar geçer. Ben biliyorum ki her bir Konyalı’nın yüreğinde bize karşı muhabbet vardır. Önemli olan sizlerin ne düşündüğüdür, sizlerin şahitliğidir. Bize bu şahitlik yeter. Önümüzdeki günlerde her türlü muamele ile karşılaşabilirsiniz. Hep muhabbet diyeceksiniz, biz bu topraklara sevgiyle geldik diyeceksiniz. Biz kavga için değil sevgi için geldik diyen Yunus Emre gibi davranacaksınız.”

“Neden Gelecek Partisi’ni kurma ihtiyacı hissettik. Ben ve arkadaşlarım hep devlet için çalıştık. Gün geldi, anayasal kriz çıkmasın diye Başbakanlık makamını bırakmak için bir an bile tereddüt etmedik. Bizim davamız makam mevki davası değildir. İnandıklarımızı söyleme davasıdır.”

 

“Kibir, israf her türlü yanlış uygulama devam ederken sesiz kalmayacağız. Dedik ki, yöneticileri liyakatlı insanlardan seçin. Dedik ki memlekette ekonomik kriz var, işsizlik var dedik. Tedbir alın dedik. Çiftçi aman başbakanım yanıyoruz diyorlar. Esnaf kepenk kapatıyor. Öyle bir hal aldı ki, memleketin bütün kaynakları ranta, hafriyata, inşaata yöneltildi. Bunları yapmayın gelin tarım, sanayi ve AR-GE’ye yönelin dedik. Bütün bu uyarıları yaptık. Milletin adalete güveni kalmadı, adalete güveni inşa edin dedik. Doğru dedik mi Konyalılar? Dış politikanızda birlik ve beraberlik içinde olun dedik. Onlar ise bize ihraç talebiyle cevap verdiler. Partilerden ihraç edilebilirsiniz, medyanın kapıları sizlere kapatılabilir. Ancak milletin kapısı kapanmadığı müddetçe biz yolumuza devam edeceğiz. Önümüzdeki ayın sonuna kadar bütün il başkanlarımızı atamış olacağız.”

“Yasakların, insan hak ve özgürlüklerinin ortadan kalkacağı, insan hak ve özgürlüğünün olduğu bir düzen inşa etmeye geliyoruz. Şeffaflığın her türlü uygulandığı takiyeye izin verilmediği yeni bir Türkiye inşa etmeye geliyoruz. Bugün eğer adalete güven kalmadıysa, çözüm milletin bağrındadır. Ehliyet ve liyakati esas alacağız. Gençlerimize bir kez daha sesleniyoruz: Mülakat sistemini komple ortadan kaldıracağız.”

“Dış politikadaki bütün sorunlara rağmen onurlu bir dış politika yapacağız. Bir daha şehit gelinmemesi isteniyorsa önce milli birliğimizi sağlamamaız lazım. İstikrarlı bir dış poliitka sağlamak lazım. 27 Şubat gecesi, 34 şehidimizin olduğu gece bütün millet olarak ayaktaydık. O geece millet bir ses duymak istedi. Yönetimde olanlardan bir ses duymak istedik. sabaha kadar bu sesi duyamadık. Bir eylem planı hazırladık. Bütün siyasi parti liderleirni aradık. Kılıçdaroğlu, Akşener ve Karamollaoğlu telefonumuza çıktı. Ancak muhalefet liderleri kendisini aramadı diye şikayet eden Sayın Cumhurbaşkanı telefonumuza çıkmadı.”

“Biz ne olursa her olsun her türlü yolsuzluğa, kibre karşı çıkacağız.”