Bahçeli: Hodri meydan! Hele bir çıksınlar sokağa da, görsünler Hanya'yı, Konya'yı

"Askıda ekmek kampanyamızı eleştirenler alayı, ümidini sokağa bağlamışlar. Hodri meydan! Hele bir çıksınlar sokağa da, görsünler anyayı, Konya'yı."

Bahçeli: Hodri meydan! Hele bir çıksınlar sokağa da, görsünler Hanya'yı, Konya'yı

Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında konuştu.

Bahçeli’nin konuşmasından bazı başlıklar şöyle:

“Prof. Dr. Osman Durmuş’u kaybetmenin acısını yaşıyoruz. Osman Durmuş, inanmış bir ülkücü, çalışkan bir hekim, başarılı bir siyasetçi, ahlaklı bir insan, kısacası adam gibi adamdı. 57. Cumhuriyet Hükümeti’nde Sağlık Bakanı olarak görev almış, gayreti, tecrübesi ile taraflı tarafsız herkesin takdirini toplamıştır. Osman Durmuş’a rahmetler niyaz ediyorum, ailesine, sevenlerine, camiasına sabır ve metanet diliyorum.

Tarih anlayışımız devri, coğrafya anlayışımız dönemsel değildir.

Cumhuriyet, Türk milletinin bağımsızlık onurudur. Hüküm milletindir, hükümet millettir. Cumhuriyet kazanılmış bir şey değildir, kan döktük. Her karış toprağıyla bölünmez bir bütün olan Türkiye Cumhuriyeti herkesin ortak sevdası, ortak değeridir.

Türkiye’nin 97. yılını kutluyorum. Cumhuriyet sonsuza dek korunup kollanacaktır.”

CUMHUR İTTİFAKINA ÖVGÜ

“Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemiyle Türkiye sorunlarını çözmüştür. Cumhur ile Cumhuriyet ayrılmamak üzere kucaklaşmıştır. Devlete hakim güç ve yetki kargaşası sonlanmıştır. Başkalarının ağzına bakan değil, bakan, yeri gelirse kafa tutan bir kudret serpilmiştir. Yönetim sistemindeki reform Türkiye’nin önünü açmıştır. Sistemsel aksaklıklar telafi edilmiş, zaaflar giderilmiştir.

Türkiye Cumhuriyet’nin daha münhasır olmasının önünde hiçbir engel kalmamıştır. Öncelikli stratejik hedefimiz Cumhur İttifakı’nın devamı ile birlikte Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin bütün kurum ve kurallarıyla oturmasıdır. Güçlendirilmiş parlamenter sistem düşleyenlerin ne hale düştükleri ortadadır. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne laf uzatanların iddiaları çürüktür.

Türk milleti kimin kime yalan ve ayak oyununu fısıldadığını açıkça görmekte, lazım olan notlarını günü geldiğinde almaktadır. Zillete düşenlerin birbirlerini yemeler, birbirlerini kötüleyip ulu orta zarar vermeleri bir siyaset değil, kaotik ve hazin bir çarpıklığın özetidir.

Kulislerin ve hiziplerin partisi olan ne CHP, terörün yedeği ve teröristlerin siyasi yeleği olan ne HDP ne de karanlık bir projeden mütevellit olan İyi Parti Türk milletine bir gelecek vaad edemeyecektir. Bunların ahı gitmiş vahı kalmıştır. Bunları ayakta tutan mecalleri bile tükenmiştir. Cumhur İttifakı vatan ve millet aşkıyla 7 düele direnmektedir. Zillet ise vurgun yemiş, bu masalın sonuna karmaşık itiraflarla gelinmiştir.

Gerekirse TKP’ye geçeriz diyen siyaset fukaralarının aslında kimlerle vakit geçirdiği, kimlerin değirmenine su taşıdığı, kimlerin icazetine mahkum olduğu bizim tarafımızdan çok nettir. Ha TKP, ha CHP, ha HDP… Sorarım sizlere bunlar arasında ne fark vardır? Dümen aynı, sadece dümenciler farklı. Türkiye’yi sokakta teslim almaya niyetlenen, terörist Demirtaş’ı aynı uslupla öven bunlar değil midir? Birlikte anayasa yazmaya hazırlanan, bunlar değil midir? Tehlikeli sokak edebiyatı son günlerde sık sık dile getirilmektedir.”

HELE BİR ÇIKSINLAR SOKAĞA…

“Biden’ın iktidarı devirme planlarının gündeme gelmesi, parti kurmayın sokağa dökülün lafları son derece dikkatli olmamız gerektiğini göstermektedir.

Bazı alçak kalem sahipleri, ve TV yorumcuları, CHP propagandası yapayım derken ateşle oynamaktadır. Sözde kürt meselesi demokratik ve şeffaf bir şekilde çözülmeliymiş… Hele bir sokağa çıksınlar da görsünler dünyanın kaç bucak oalcağını. Türkiye Cumhuriyeti sokakta bulunmadı, sokakta bırakılmayacak.

Askıda ekmek kampanyamızı eleştirenler alayı, ümidini sokağa bağlamışlar. Hodri meydan! Hele bir çıksınlar sokağa da, görsünler anyayı, Konya’yı.”