Avukat Hareketi'nden 'barolara müdahale' açıklaması: Şimdi avukatların örgütlü mücadele zamanıdır!

Avukat Hareketi, baro başkanlarına yönelik polis müdahalesine ve Avukatlık Kanunu'nda yapılması planlanan değişikliklere ilişkin yayımladığı açıklamada ''İçinde bulunduğumuz dönem müzakere değil, mücadele dönemidir. Bu mücadele, sadece baro başkanları ile değil, bu değişikliğin asıl muhatabı olan avukatlarla birlikte yürütülmelidir.'' ifadelerine yer verildi.

Avukat Hareketi'nden 'barolara müdahale' açıklaması: Şimdi avukatların örgütlü mücadele zamanıdır!

AKP’nin baroların yapısı ve seçim sistemini değiştirmeye yönelik yasa tasarısına karşı geçtiğimiz hafta Ankara’ya ‘Savunma Yürüyüşü’ başlatan baro başkanlarına yönelik polis müdahalesi büyük tepki toplamış, kente girişin engellenmesine yönelik gösterilen mücadele sonucu geri adım atılması ile baro başkanları yürüyüşlerine devam ederek Anıtkabir’e ulaşmışlardı.

Baro başkanlarına yönelik müdahaleye ve Avukatlık Kanunu’nda değişiklik tasarısına ilişkin bir tepki de Avukat Hareketi’nden geldi. Avukat Hareketi tarafından yayımlanan açıklamada siyasal iktidarın avukatlık mesleğine müdahalesinin kabul edilemeyeceği belirtilerek ”Siyasal iktidar, otoriterleşen her iktidar gibi toplumu açık ya da örtülü şekilde tehdit eden politikalar izlemekte ve toplumun örgütlü güçlerini denetim altına almaya çalışmaktadır.” ifadelerine yer verildi.

”Mevcut iktidarın Avukatlık Kanunu’nda değişiklik yapma amacının, baroların genel olarak muhalif bir duruş sergilemelerinden ve insan hakları, bağımsız ve tarafsız yargı, adil yargılanma hakkı gibi toplumsal konularda gösterdikleri duyarlılıktan kaynaklandığı bilinmektedir.” denilen açıklamada siyasal iktidardan baroları daha demokratik, daha katılımcı bir yapıya kavuşturacak yasa değişikliği yapacağını ummanın naiflik olduğu belirtildi.

Baro başkanlarının yürüyüşünün engellenmesinin yapılacak değişikliklere ilişkin iktidar ile müzakere yapılacak demokratik bir ortamın olmadığının açık göstergesi olduğu vurgulanan açıklamada ”Türkiye Barolar Birliği ve 80 baronun; “hazırlanmakta olan taslağı geri çekin birlikte yapalım” önerisi, mevcut siyasal iktidarın açığa çıkan niyeti karşısında artık hiçbir şekilde dillendirilemez niteliktedir.” denildi.

”İçinde bulunduğumuz dönem müzakere değil, mücadele dönemidir” ifadelerine yer verilen açıklamada bir an önce yapılması gerekenler şöyle sıralandı:

”- TBB Genel Kurulu ivedilikle toplanmalı,

– Eylemler, teknolojik imkanlar kullanılarak avukatların karar sürecine katılmasıyla belirlenmeli,

– Bu eylemlerde avukatların örgütlü gücü ortaya koyulmalıdır.”

Avukat Hareketi’nin dün yayımladığı, ”Siyasal İktidarın Avukatlık Mesleğine Müdahalesi Kabul Edilemez, Şimdi Avukatların Örgütlü Mücadele Zamanıdır” başlıklı açıklaması şöyle:

Türkiye’ye fotoğraftaki ayıbı yaşatan siyasal iktidar, otoriterleşen her iktidar gibi toplumu açık ya da örtülü şekilde tehdit eden politikalar izlemekte ve toplumun örgütlü güçlerini denetim altına almaya çalışmaktadır. Bu çerçevede iktidarın hedef olarak meslek kuruluşlarını, özel olarak da baroları seçtiği anlaşılmaktadır.

Mevcut iktidarın Avukatlık Kanunu’nda değişiklik yapma amacının, baroların genel olarak muhalif bir duruş sergilemelerinden ve insan hakları, bağımsız ve tarafsız yargı, adil yargılanma hakkı gibi toplumsal konularda gösterdikleri duyarlılıktan kaynaklandığı bilinmektedir. Bu nedenle, hukuk ve demokrasi konusunda olumsuz sicili oldukça kabarık olan siyasal iktidardan, baroları daha demokratik, daha katılımcı bir yapıya kavuşturacak, adaleti, hukukun üstünlüğünü ve adil yargılanmayı sağlayacak yasa değişikliği yapacağını ummak naiflik olacaktır.

Baro başkanlarının yürüyüşünün ve Ankara’ya girmesinin engellenmesiyle Türkiye’ye yukarıdaki fotoğrafta ortaya çıkan tablonun yaşatılması, Avukatlık Kanunu’nda yapılacak değişikliklere ilişkin iktidar ile müzakere yapılacak demokratik bir ortamın olmadığını açıkça göstermiştir.

Siyasi iktidar, avukatlara ve onların meslek örgütlerine rağmen bu değişikliği yapmak istemektedir. Buna karşın, Türkiye Barolar Birliği ve 80 baronun; “hazırlanmakta olan taslağı geri çekin birlikte yapalım” önerisi, mevcut siyasal iktidarın açığa çıkan niyeti karşısında artık hiçbir şekilde dillendirilemez niteliktedir. İktidarın, muhalefet partileri ile dahi ayrıntılara girmeden görüşme yapması, yapacağı “kötü niyetli yasa” için meşruiyet arama çabasıdır. Baroların bu amaca alet olmamaları gerekmektedir.

İçinde bulunduğumuz dönem müzakere değil, mücadele dönemidir. Bu mücadele, sadece baro başkanları ile değil, bu değişikliğin asıl muhatabı olan avukatlarla birlikte yürütülmelidir. Baro yönetimleri tarafından, bireysel eylemler yapma yerine, avukatları içine katan, avukatların kitleselliğinden güç alan eylemler planlanmalı ve hayata geçirilmelidir. Bunun sağlanması için de öncelikle avukatların süreç hakkında bilgilendirilmesi gerekmektedir.

Bu nedenle bir an önce;

• TBB Genel Kurulu ivedilikle toplanmalı

• Eylemler, teknolojik imkanlar kullanılarak avukatların karar sürecine katılmasıyla belirlenmeli

• Bu eylemlerde avukatların örgütlü gücü ortaya koyulmalıdır.