Ankara'da İKD'ye, sosyalist kadınlara 8 Mart yasağı

İKD Genel Başkanı Umut Kuruç konuşmasına, "bugün bu alana giremememizin nedeni bizden korkuyor olmalarıdır. Bizden ödleri patlıyor. İşçi kadınlardan, emekçi kadınlardan, sosyalist kadınlardan, komünist kadınlardan ödleri patlıyor" diyerek başladı.

Ankara'da İKD'ye, sosyalist kadınlara 8 Mart yasağı

8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Gününde Kızılay’da basın açıklaması yapmak isteyen sosyalist kadınların basın açıklaması polis tarafından engellenmeye çalışıldı.

İlerici Kadınlar Derneği ve Eşitlik’in 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Gününde Kızılay Sakarya Caddesinde, yapacakları ortak basın açıklamasına polisler “kırmızı çatkılarınızla, pankartlarınızla, bayraklarınızla alana giremezsiniz” diyerek engel olmaya çalıştı. Bu sırada Sakarya Caddesinde diğer kadın örgütlerinin basın açıklaması yaptıkları görüldü.

İKD’ye, sosyalist kadınlara yönelik bu engelleme girişimine rağmen İKD Genel Başkanı Umut Kuruç ve SEP Genel Başkanı Güneş Gümüş basın açıklamalarını gerçekleştirdi.

SEP Genel Başkanı Güneş Gümüş konuşmasına, “Ankara Emniyetinin bütün engelleme çabalarına rağmen 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Gününde alanlardayız” diyerek başladı. Gümüş konuşmasına şu şekilde devam etti:

“Biz sadece daha iyi bir yaşam sürmek istemiyoruz, biz sadece tacizler tecavüzler bitsin istemiyoruz, biz sadece eşit işe eşit ücret istemiyoruz, daha fazlasını istiyoruz. Biz sadece 8 Martı da istemiyoruz, her günü istiyoruz. Biz sadece geceleri istemiyoruz, gündüzleri, dünyayı istiyoruz. Bu mücadeleyi kazanana kadar ne susmak var ne durmak var. Kadına bu düzende rahat yok, erkeğe de yok. Sosyalizmden başka çıkış olmadığını biliyoruz.”

İKD Genel Başkanı Umut Kuruç konuşmasına, “bugün bu alana giremememizin nedeni bizden korkuyor olmalarıdır. Bizden ödleri patlıyor. İşçi kadınlardan, emekçi kadınlardan, sosyalist kadınlardan, komünist kadınlardan ödleri patlıyor” diyerek başladı. Kuruç konuşmasına şu şekilde devam etti:

“Çünkü biliyorlar, tarihte kadınların kazanımlarını elde edenler, işçi sınıfının kazanımları için mücadele edenler burada. O tarihsellikte bu kazanımları elde eden kadınların torunlarıyız biz. Biz sadece bedenimiz kıyafetimiz için burada değiliz. Biz geleceğimiz için buradayız. Biz işçi sınıfı için buradayız. İşte bu yüzden korkuyorlar, işte bu yüzden emekçi kadınları, sosyalist kadınları Ankara Valiliği Sakarya Meydanına sokmuyor.

Kadın özgürlüğü ancak ve ancak bütün insanlığın sermayenin boyunduruğundan kurtulması ile mümkün olur. Bizim gericilikle kavgamız var, sermayeyle kavgamız var. Eşitlik için, laiklik için, özgürlük için buradayız. Bu nedenlerle burada olduğumuz için bizden korkuyorlar. Çünkü biliyorlar, Zonguldak yürüyüşünün en ön saflarında emekçi kadınlar vardı. Çünkü biliyorlar, burada Sakarya Meydanında 78 gün süren Tekel Direnişinin öncüsü işçi kadınlardı. İşte bu yüzden bizi alanlara sokmuyorlar, sesimizi boğmak istiyorlar. Biz bu alanları söke söke alacağız.

Hepimiz kadınız ama aynı safta değiliz. Biz onların safında olmadığımız için bizi bugün bu alana almıyorlar. Bizler işçi kadınlarız, sosyalist kadınlarız, komünist kadınlarız. Biz bugün milyonlarca yoksul işçi mahallelerindeki, iş yerlerindeki kadın kardeşlerimiz için buradayız. Yarın onlarla beraber daha da büyüyeceğiz. Bugün burada bizi daha fazla sömürmek için bizi gericilikle kuşatıp, sadakaya razı etmeye çalışanlarla, bizi şükretmeye zorlayanlarla kavgamız var. Gericilikle kavgamız var, sermayeyle kavgamız var, patron kadınlarla kavgamız var. Aynı safta değiliz.

Bizim yoldaşlarımız Clara Zetkinler, Aleksandra Kollontaylar, Zehra Kosovalar, Behice Boranlar. Bizim yoldaşlarımız bütün insanlığın kurtuluşu için mücadele eden kadınlar. İşte bugün burada bizler de bütün insanlığın kurtuluşu için mücadele ediyoruz. Ta ki eşit, özgür, aydınlık bir ülkeyi kurana kadar.”