Ali Erbaş'tan din görevlilerine sosyal medya çağrısı

Ali Erbaş, "Özellikle çocuklar, gençler, aileler başta olmak üzere toplumun tüm kesimlerinin bizlere her açıdan ihtiyacı olduğu bu salgın hastalık günlerinde, sosyal medyayı ve dijital ortamları da düzenli kullanarak bıkmadan, usanmadan vaaz, irşad ve eğitim faaliyetlerimize devam edelim" ifadelerini kullandı.

Ali Erbaş'tan din görevlilerine sosyal medya çağrısı

Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, görüntülü mesajla din görevlilerine seslenerek, “Özellikle çocuklar, gençler, aileler başta olmak üzere toplumun tüm kesimlerinin bizlere her açıdan ihtiyacı olduğu bu salgın hastalık günlerinde, sosyal medyayı ve dijital ortamları da düzenli kullanarak bıkmadan, usanmadan vaaz, irşad ve eğitim faaliyetlerimize devam edelim” ifadelerini kullandı.

Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, sosyal medya hesaplarından yayınlanan görüntülü mesajla din görevlilerine seslendi. Erbaş, sorumluluklarıyla din görevlilerinin, Hz. Peygamber’in varisleri olduğunu, yeryüzünün İslam’ın ilk gönderildiği günlerde Kur’an’a nasıl ihtiyaç duyuyorsa bugün de aynı ihtiyacın olduğunu belirtti. Erbaş, “Peygamberimiz insanlara dini mübini İslam’ı anlatmak, öğretmek ve kurtuluşa ulaşmalarına vesile olmak için gece gündüz demeden nasıl koştu ise biz de onun varisleri olarak koşalım. Özellikle çocuklar, gençler, aileler başta olmak üzere toplumun tüm kesimlerinin bizlere her açıdan ihtiyacı olduğu bu salgın hastalık günlerinde sosyal medyayı ve dijital ortamları da düzenli kullanarak bıkmadan, usanmadan vaaz, irşad ve eğitim faaliyetlerimize devam edelim” ifadelerini kullandı.

Bu asrın imtihanının çok ağır olduğunu dile getiren Ali Erbaş, “İnsanlığın bu imtihanı kazanmasında payımız olsun. Bunun için vazifemize olan bağlılığımızı, aşkımızı, heyecanımızı, samimiyetimizi hep canlı tutalım” diye konuştu.

‘Eğer şükrederseniz artırırım; nankörlük ederseniz azabım şiddetli olur’ ayetini hatırlatan Ali Erbaş, “Şükrümüzü gayretimizle ve çalışmalarımızla gösterelim. Aksi halde, yani bu vazifenin hakkını vermez isek hem dünyada hem de ahirette hesabı ve azabı ağır olur. Allah Rasulü’nün bize bıraktığı iki emanet olan Kur’an ve sünnet rehberliğinde iyiliği emrederek ve kötülükten menederek hayra çağıralım. Öyle çalışalım ki, sorumlu olduğumuz kimselere ‘Yarın beni sizden soracaklar, ne diyeceksiniz?’ diye sorduğumuzda tıpkı ashab-ı kiramın Peygamberimize cevabı gibi muhatap kitlemizden ‘Vazifeni hakkıyla yerine getirdin diye şehadet ederiz hocam’ cevabını alabilelim ve biz de imtihanı kazanabilelim” ifadelerine yer verdi.