Akşener: Erdoğan'ın Bahçeli ve arkadaşlarını pışpışlama dönemi

Akşener, " İlginç olanı işte ekonomide, adalet sisteminde reform yapılacağı iddia edildi, hemen sayın Kılıçdaroğlu’na hapisten şartlı tahliye olmuş bir kişi tehdit etti, cumhur ittifakının küçük ortağının genel başkanı tarafından da bu tehdit sahiplenirdi. Bu Türk siyaset tarihinde ilk kez yaşandı." ifadelerini kullandı.

Akşener: Erdoğan'ın Bahçeli ve arkadaşlarını pışpışlama dönemi

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener’i ziyaret etti.

CHP lideri Kılıçdaroğlu’na, CHP Genel Sekreteri Selin Sayek Böke ile Genel Başkan Yardımcıları Faik Öztrak, Oğuz Kaan Salıcı, Muharrem Erkek eşlik etti.

İki lider ortak basın açıklaması gerçekleştirdi.

Meral Akşener’in açıklamasında öne çıkan satır başları şöyle:

Sayın Adalet Bakanı adalet reformundan bahsetti sayın Erdoğan bu reform talebine ekonomiyi de işin içine katarak destek verdi. Hemen akabinde Sayın Kılıçdaroğlu tehdit edildi. O zaman da söyledim bu tehdit milli iradeye yapılmış bir tehditti. Hepimiz sırayla kınadık doğrusu da bu.

İlginç olanı işte ekonomide, adalet sisteminde reform yapılacağı iddia edildi, hemen sayın Kılıçdaroğlu’na hapisten şartlı tahliye olmuş bir kişi tehdit etti, cumhur ittifakının küçük ortağının genel başkanı tarafından da bu tehdit sahiplenirdi. Bu Türk siyaset tarihinde ilk kez yaşandı.

İlk defa bir siyasetçi tehdit sahibinin yanında durdu. Ben de dedim ki evet tehdit sayın Kılıçdaroğlu’na en şiddetli bir şekilde kınadığımız milli iradeye yapılmış bir saldırı.

Ama buna yönelik AK Parti yöneticileri ne yapacak? Reformu dile getiren sayın Erdoğan’ı ‘ııı yapamazsın’ bir tavır bu dedim. Sonra Arınç bir konuşma yaptı, üstüne Cemil Çiçek telefonla katıldı. Ben de bir makas değişikliğine gidiliyorsa bu adımı görüyorum ben. Sonra bu kişiler konuştu. Sayın Arınç istifa etmek durumunda kaldı.

Ben de sayın Kılıçdaroğlu’na katılıyorum. Sayın Erdoğan’dan gördüğümüz tavrı siyaset biliminde gördüğümüz balon uçurmak. Burada gördüğümüz 3 gün beklemesi. Ortaklardan gelen tavrı görünce, sayın Arınç’ı tahkir eden bir konuşma yapmak durumunda kaldı.

Atılan adımların arkasında da o uçurulan balona tepkiler ve sonuçlar olarak görüyorum. Dolmabahçe mutabakatında bir araya geldiniz. Erdoğan’ın bilgisi dışında o siyasiler bir araya gelebilir mi?

Tepkiler görüldü, sayın Erdoğan elini yıkadı, sonra o siyasetçiler çıktı gitti. Partili Cumhurbaşkanlığını Erdoğan çok istedi, oldu. Ama kazın ayağının öyle olmadığı anlaşıldı.

Seçimler konusunda Bahçeli çıkıp hadi seçim dendiği zaman bunu da sayın Erdoğan’ın göze alması mümkün görülmüyor, durum gerçekten kötü. Ben 20 Ocak 2020’den beri esnaf geziyorum. Esnaf aç, dükkanlar siftah yapmadan kapanıyor. Kredilerin geri ödeme zamanı. Bu yolun sonu görülüyor. Şimdi sayın Erdoğan’ın seçim isteme döneminde Bahçeli ve arkadaşlarını pışpışlama dönemi.

Biz seçim istiyoruz. Liyakat yok, şeffaflık yok. Tek kişinin iki dudağının arasında bir ülke. Hesap verebilirlik, adalet, hukukun üstünlüğü yok. Bizim konumumuzda ülkelerin binde 75 ile borçlandığı dünyada yüzde 7,5 ile para bulmak zorunda olan bir Türkiye ile karşı karşıyayız. Bu iktidar sistematiğinin değişmesi için seçim istiyoruz. Ama bizim sayımız seçim için yetmiyor.