Yandaştan AKP'ye 'sansür' isyanı: Tek kelimeyle delilik, kendinizi tarihin çöp tenekesinde bulursunuz...

İnternet üzerinden yayın yapan yurtiçi ve yurtdışı televizyon kanallarına RTÜK denetimi getirilmesine yandaş Star yazarı Ardan Zentürk de tepki gösterdi. Yapılanın "delilik" olduğunu söyleyen Zentürk, "Ne oluyor Ankara’da?" diye sordu.

Yandaştan AKP'ye 'sansür' isyanı: Tek kelimeyle delilik, kendinizi tarihin çöp tenekesinde bulursunuz...

Geçtiğimiz günlerde Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren düzenleme ile internet üzerinden yayın yapan platformlar RTÜK’ün denetime girmişti. Tepkiye yol açan ve sansür yorumları yapılan düzenlemeyle ilgili iktidar medyasından da “uyarı” çıkışı geldi.

Star yazarı Ardan Zentürk, konuyla ilgili kaleme aldığı “RTÜK ahlak bekçisi değildir, geçiniz…” başlıklı yazısında, yapılanın düzenleme ile iktidarın kendi bacağına sıktığını ve Erdoğan’a ‘diktatör’ diyenlerin eline malzeme verdiğini dile getirdi.

“İnternet üzerinden yapılan yayınları, siyasi vesayet taşıyan bir kurul üzerinden denetlemeye kalkarsanız, kendinizi kıymet-i harbiyesi olmayan “üçüncü dünya rejimleri” arasında bulursunuz, geçmiş olsun…” diyen Zentürk, yapılanın “delilik” olduğunu söyledi ve şu ifadeleri kullandı:

“İnternet üzerinden yapılan yayınları, siyasi vesayet taşıyan bir kurul üzerinden denetlemeye kalkarsanız, kendinizi kıymet-i harbiyesi olmayan “üçüncü dünya rejimleri” arasında bulursunuz, geçmiş olsun…”

Böyle bir uygulamanın önce o ülkeyi dünyanın en arka mahallesine fırlatıp atacağı, devamında da bu tür kararlara imza atan kadroların kendilerini tarihin çöp tenekesinde bulacağı uyarısında bulunan Star yazarı, “Ne oluyor Ankara’da?” diye sordu ve konu ile ilgili olarak Cumhurbaşkanlığı İletişim Dairesi Başkanı Prof. Fahrettin Altun’a güvendiğini söyledi. Oysa Altun’un kendisinin de uygulamayı “Yönetmeliği birçok açıdan faydalı bir adım olarak değerlendiriyoruz” diyerek savunduğu biliniyor:

Zentürk’ün yazısında ilgili bölümler şöyle:

“Demokrasi-yayıncılık hattındaki küresel dengeleri iyi bilen bir beyindir, koltuğa yeni oturdu, zaman içinde gereksiz/riskli/hatta siyaset açısından hayli düşündürücü bazı atakların önünü keseceğine inanıyorum.

Yayıncılığı, siyasetin dalgalarına açık bir kurumun eline teslim eder, bir de bu gücü internete yayarsanız, durum vahimdir.

Biz burada yıllardır söylüyoruz, Erdoğan’ın “diktatör” kimlik taşıdığını 2009 Davos’taki “one minute”ten bu yana küresel Siyonist lobi pompalıyor, işin aslı öyle değil diye, sonra, bir kanunla kendi bacağımıza sıkıyoruz.

İnternet üzerinden yapılan yayınları, siyasi vesayet taşıyan bir kurul üzerinden denetlemeye kalkarsanız, kendinizi kıymet-i harbiyesi olmayan “üçüncü dünya rejimleri” arasında bulursunuz, geçmiş olsun…

***

21’nci yüzyılda, yetişkinlerin kendi hür iradeleriyle, kredi kartı numaralarını emanet ederek tercih ettikleri paralı bir yayın grubuna denetim/hatta sansür uygulamaya kalkmak tek kelimeyle deliliktir.

Böyle bir uygulama, önce o ülkeyi, dünyanın en arka mahallesine fırlatır atar, devamında da bu tür kararlara imza atan kadrolar, kendilerini tarihin çöp tenekesinde bulurlar.

Ne oluyor Ankara’da?

Prof. Fahrettin Altun’a güvenirim.Demokrasi-yayıncılık hattındaki küresel dengeleri iyi bilen bir beyindir, koltuğa yeni oturdu, zaman içinde gereksiz/riskli/hatta siyaset açısından hayli düşündürücü bazı atakların önünü keseceğine inanıyorum.”