TKH'den ABD konsolosluğu önünde NATO protestosu: Emperyalizmle müzakere değil mücadele edilir!

NATO Şefi Jens Stoltenberg'in 2 günlük Türkiye ziyareti bugün itibariyle başlarken, TKH İstanbul İl Örgütü ABD İstanbul Başkonsolosluğu önünde bir protesto gerçekleştirdi.

TKH'den ABD konsolosluğu önünde NATO protestosu: Emperyalizmle müzakere değil mücadele edilir!

Emperyalizmin uluslararası savaş aygıtı NATO’nun Ankara’da bugün ve yarın en üst düzeyde temsille gerçekleştireceği ziyaretler Türkiye Komünist Hareketi (TKH) tarafından protesto edildi.

ABD’nin Sarıyer’de bulunan İstanbul Başkonsolosluğu önünde gerçekleştirilen protestoda “EMPERYALİST ABD, KATİL NATO, ÜLKEMİZ DEFOL” yazılı bir pankart taşınırken sık sık “Yanki go home!”, “Bu memleket bizim, yobaza yankiye bırakmayız!”, “Emperyalistler, işbirlikçiler, 6. Filo’yu unutmayın!” sloganları atıldı.

Polisin konsolosluk önünde yoğun güvenlik önlemi aldığı görülen protestoda yapılan basın açıklamasıyla “Emperyalizmle müzakere değil mücadele edilir. Emperyalistlere ve işbirlikçilerine geçit vermeyeceğiz!” denildi.

TKH Genel Başkanı Aysel Tekerek’in okuduğu açıklamada, NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg’in ziyaretinin AKP’nin davetiyle gerçekleştiğine dikkat çekilirken “Emperyalizm destekli cihatçı terörün yol açtığı yıkım ve savaşın neticesinin Suriye’nin parçalanmasına yönelik emperyalist planlarının masada olduğu, İran’a dönük ABD’nin yaptırımlarının gündemde bulunduğu, İsrail’in yayılmacı saldırganlığının her geçen arttığı bir kesitte bu toplantının Türkiye’de yapılması ülkemiz açısından tehlikeli işaretler barındırmaktadır.” denildi.

Türkiye’nin çıkarlarının NATO ile pazarlıkta değil NATO’dan çıkmakla mümkün olduğu vurgulanan açıklamada, “Türkiye’nin ilericileri, yurtseverleri ve devrimciler bu tablonun yerine emperyalizme karşı mücadeleyi koymaktadır. Ülkemizin kurtuluşu, eşitlikçi ve özgürlükçü bir yaşamın yolu bu mücadeleden geçmektedir.” ifadeleri kullanıldı.

Basın açıklamasının tamamı şöyle:

NATO DEFOL!

AKP iktidarının daveti üzerine NATO Genel Sekreteri’nin başkanlığında Kuzey Atlantik Konseyi’nin 6 ve 7 Mayıs’ta ülkemizi ziyaret etmesi rutin bir dış ilişkiler toplantısı değildir. Akdeniz Diyaloğu’nun 25. Yıldönümü vesile gösterilerek gerçekleştirilen bu toplantının zamanlaması ve AKP iktidarının davetiyle gerçekleştirilmesi manidardır.

Emperyalizm destekli cihatçı terörün yol açtığı yıkım ve savaşın neticesinin Suriye’nin parçalanmasına yönelik emperyalist planlarının masada olduğu, İran’a dönük ABD’nin yaptırımlarının gündemde bulunduğu, İsrail’in yayılmacı saldırganlığının her geçen arttığı bir kesitte bu toplantının Türkiye’de yapılması ülkemiz açısından tehlikeli işaretler barındırmaktadır. Cihatçı terör örgütü IŞİD liderinin “Türkiye vilayeti” fotoğrafının servis edildiği bir zamanda bu toplantının yapılması ayrıca not edilmelidir.

S-400 pazarlığı, Suriye’nin kuzeyinde güvenli bölge oluşturulması ve İdlib gibi başlıkların gündemde olduğu bir zamanda NATO’nun üst düzey toplantısının ülkemizde gerçekleştirilmesi AKP iktidarının yürüttüğü pazarlıkları bağlama toplantısı olarak da değerlendirilmelidir.

Ülkemiz ve bölgemize yönelik emperyalist planların ve dayatmalara AKP’nin bir kez daha ortak olduğu görülmektedir. Bu ortaklıktan ne ülkemizin bir kazanımı olabilir ne de Ortadoğu’daki emekçi halkların kurtuluşu namına bir kurtuluş yolu çıkabilir.

NATO’nun kanlı sicilini en iyi dünya üzerindeki emekçi halklar bilmektedir. 1990’lı yıllarda günümüzde Ortadoğu’da yaşananların benzerinin Balkanlar’da yaşandığını, sosyalizm döneminde barış ve kardeşlik içerisinde yaşayan insanların emperyalizmin müdahalesiyle büyük bir savaşın içerisine düştüklerini, ülkelerinin parçalandığını unutmamak gerekmektedir. Yine benzeri bir müdahale yakın tarihimizde Libya’da yaşanmış, NATO emperyalist müdahalenin askeri aracı olarak devreye girmişti.

O yüzden, emperyalist yayılmacılığın en önemli araçlarından biri olan NATO’yu ABD’nin yönelimlerinden ayırmak mümkün değildir. Bugün ülkemize yapılan ziyaretin ABD’nin bölgede atacağı adımların somut bir tezahürü olarak okumak önem taşımaktadır. Cihatçı terörü büyütüp besleyen ve 2011 yılından beri Suriye’deki meşru iktidara karşı saldırtan ABD’nin, farklı farklı ülkelerde Gladio’yu örgütleyen ve darbeler tezgahlayan NATO’dan arasında hiçbir fark bulunmuyor.

Dolayısıyla NATO’nun ülkemize geliş amacı emperyalizmin yönelimlerinden bağımsız görülemez. Geçtiğimiz hafta Venezuela’da arkasında ABD’nin olduğu alenileşen darbe çağrılarının bir adım sonrasında askeri saldırganlığın ve NATO operasyonunun gündeme gelmesinin de ihtimal dahilinde olduğu açıktır.

Böylesi bir dönemde NATO ile kurulan ilişkiler üzerinden ülke çıkarlarının savunulacağını söylemek halkımıza karşı söylenen en büyük yalandır. Tarihimiz buna benzer onlarca örnekle doludur. Bugün AKP iktidarı, tam da bu çizgide yer almaya devam etmektedir.

Ülkemizin çıkarları NATO ile pazarlıkta değil NATO’dan çıkmakla mümkündür. Emperyalizmin silahlı gücü ve dünya üzerinde terörün kaynağı olan NATO ile müzakere ülkemizin çıkarlarını korumak değil, emperyalizmin çıkarlarına ortak olmaktır.

Türkiye’nin ilericileri, yurtseverleri ve devrimciler bu tablonun yerine emperyalizme karşı mücadeleyi koymaktadır. Ülkemizin kurtuluşu, eşitlikçi ve özgürlükçü bir yaşamın yolu bu mücadeleden geçmektedir.

Türkiye Komünist Hareketi olarak bir kere daha ifade ediyoruz:

Emperyalizmle müzakere değil mücadele edilir.

Emperyalistlere ve işbirlikçilerine geçit vermeyeceğiz!

NATO defol, Yankee go home!