"Suudi Arabistan İslam ümmetinin merkezidir"

Kuala Lumpur Zirvesi’ni yönelik eleştirilerde bulunan Eşrefi, “Orada İslam ümmeti için bir zirve düzenlenmiyor. Suudi Arabistan Kralı Selman bin Abdulaziz bu zirvede yok. Suudi Arabistan İslam ümmetinin merkezidir”

Erdoğan, Malezya’da düzenlenen Kuala Lumpur Zirvesi açılış törenine katıldı.

İslam İşbirliği Teşkilatı ise, Kuala Lumpur Zirvesi’nden rahatsız olduğunu açıkladı. Pakistan Alimler Meclisi Başkanı Şeyh Muhammed Tahir el-Eşrefi, Kuala Lumpur Zirvesi’ni yönelik eleştirilerde bulunurken; “Orada İslam ümmeti için bir zirve düzenlenmiyor. Suudi Arabistan Kralı Selman bin Abdulaziz bu zirvede yok. Suudi Arabistan İslam ümmetinin merkezidir” diye konuştu.

İslam İşbirliği Teşkilatı Genel Sekreteri Yusuf bin Ahmed el-Useymin, İslam İşbirliği Teşkilatı’nın dışında Müslümanları ilgilendiren konuların konuşulması amacıyla düzenlenen toplantı ve zirvelere karşı “uyarılarda bulundu”.

Yusuf bin Ahmed el-Useymin, bu minvaldeki toplantılara yönelik çağrıların ilk defa yapıldığını ve bunun uluslararası toplumun önünde Müslümanları güçsüz kılacağını savundu. Useymin, İslam İşbirliği Teşkilatı dışında zirve veya toplantı düzenlemenin İslam ümmetinin yararına olmadığını belirtti.

PAKİSTAN ‘MİNİ İSLAM ZİRVESİNİ’ BOYKOT ETTİ

Useymin’in açıklamaları Kuala Lumpur Zirvesi’nin yapıldığı bir zamanda geldi. Zirveye Malezya Başbakanı Mahathir Muhammed, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İran Devlet Başkanı Hasan Ruhani ve Katar Emiri Şeyh Temim bin Hamad Al Sani katıldı. Bu zirve “Mini İslam Zirvesi” olarak adlandırıldı. Zirveye katılması beklenen Pakistan Başbakanı İmran Han ise boykot kararı aldı.

Kuala Lumpur Zirvesi, İslam İşbirliği Teşkilatı’ndaki yetkililerden ve Müslümanlardan sert eleştiri aldı. Söz konusu zirve İslam İşbirliği Teşkilatı’nın faaliyetlerini baltalama çabası olarak değerlendirildi. Kuala Lumpur Zirvesi, Müslümanlara vereceği zararın büyüklüğü göz önüne alınıp “zarar zirvesi” olarak isimlendirilirken İslam ümmetinin hiçbir sorununa hizmet etmeyeceği de öne sürüldü.

ZİRVELER YARIŞI

Şarku’l Avsat’ta yer alan habere göre, Pakistan Alimler Meclisi Başkanı Şeyh Muhammed Tahir el-Eşrefi, “52 devlet katılmayı reddederken nasıl İslam işbirliği için düzenlenen bir zirve olabilir?” dedi. Kuala Lumpur Zirvesi’ni yönelik eleştirilerde bulunan Eşrefi, “Orada İslam ümmeti için bir zirve düzenlenmiyor. Suudi Arabistan Kralı Selman bin Abdulaziz bu zirvede yok. Suudi Arabistan İslam ümmetinin merkezidir” dedi.

Bahreyn Dışişleri Bakanı Şeyh Halid bin Ahmed Al Halife, “Kral Salman bin Abdülaziz Malezya Başbakanı’na ortak İslami eylemlerin İslam İşbirliği Teşkilatı çatısı altında yapılması gerektiğinin önemini vurguladı. Hangi zirve ümmetin çıkarına, Riyad’daki İslam İşbirliği Teşkilatı Zirvesi mi yoksa dünyanın öbür ucunda gerçekleştirilen Mini İslam Zirvesi mi?” ifadelerini kullandı.

Suudi Arabistanlı hukukçu Sultan El-Meşali, “İslam İşbirliği Teşkilatı, İslam ülkeleri arasındaki dayanışma ve işbirliği bağlarını güçlendirmeye çalışan hükümetler arası bir organizasyondur. Siyasi, insani, ekonomik, kültürel ve bilimsel alanlarda ortaya konan İslami çabaları koordine eder. 50 yıl önce, İslam dünyasından 25 ülke, ortak sebepler doğrultusunda toplu işbirliğinin temellerini atmaya karar verdi. Bu topluluk, İslam İşbirliği Teşkilatı adı altında 57 ülkenin katılımıyla ortaya çıktı. Kral Faysal bin Abdulaziz, Müslümanların ilk toplantısı için çağrı yapan ilk isim oldu. Kuruluşunun üzerinden 5 yıl geçmesinin ardından organizasyon üye devletlerin dış ilişkilerinin önemli bir bölümünü oluşturan bir saha haline geldi” açıklamalarında bulundu.

İslam İşbirliği Teşkilatı Genel Sekreteri Yusuf bin Ahmed el-Useymin ise, “Liderlik ve uzmanlık İİT’yi ayrıcalıklı kılan iki özelliktir. 50 yıl önce bulunduğu çağın ötesinde bir fikirle kuruldu. İslam dünyasının krizler, iç savaşlar, radikalizm, terörizm ve dünyanın birçok ülkesinde var olan nefret temelli ve İslam aleyhtarlığını körükleyen söylemlerin baskısı altında olduğu bugünlerde, İslam İşbirliği Teşkilatı’na duyulan ihtiyaç herhangi bir zamanda duyulan ihtiyaçtan çok daha büyüktür. Müslüman toplumların durumunu takip etmek, İslamofobi olarak bilinen olguyla mücadele etmek ve ılımlılık mesajını benimsemek İİT’nin sorumluluklarındandır. Çünkü İİT dünyada Müslümanlarla ilgili meseleleri ele alan neredeyse tek uluslararası örgüttür. İslam İşbirliği Teşkilatı, üye devletlerin yaşadığı ve halihazırda yaşıyor olduğu zor zamanda kendisinden beklenilenin farkında. İİT Genel Sekreterliği bünyesinde Savtu’l Hikme Merkezi’ni (Sawt Al- Hikma/Hikmetin Sesi) kurarak terörizm, nefret söylemi ve radikalizmle mücadele çalışmalarını hızlandırdı. Savtu’l Hikme Merkezi, hoşgörü ve itidal dilini güçlendiriyor ve birtakım iddialara karşı cevaplar veriyor. Bu merkez, bulanık suda avlanmak ve Müslüman gençleri kötü emellerine alet etmek için kullanmak isteyenlerin planlarını boşa çıkarıyor.” açıklamalarında bulundu.