Süleyman Soylu: İspat etsinler, istifa etmeyen namerttir

Büyükçekmece'de polisin evleri dolaşarak seçmenlere yönelik oyları hakkında sorular sorduğuna ilişkin iddialar hakkında konuşan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ''Türkiye'ye taahhüdümdür. İspat etsinler, istifa etmeyen namerttir. Bu kadar açık ve net.'' dedi.

Süleyman Soylu: İspat etsinler, istifa etmeyen namerttir

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Habertürk TV’deki bir programa telefonla bağlanarak soruları yanıtladı ve gündeme ilişkin değerlendirmede bulundu.

Büyükçekmece’de polisin seçmenlere yaklaşımıyla ilgili iddialara değinen Soylu ”Türkiye’ye taahhüdümdür. İspat etsinler, istifa etmeyen namerttir. Bu kadar açık ve net.” Bir polisimiz veya jandarma görevlimiz gidip ‘Hangi partiye oy veriyorsunuz?’ diye sormaz. Çünkü görevi o değil. Hem yükümlülüğü yok hem de böyle bir alışkanlığı yok zaten. Sandık alanındaki sorumluluk oradaki seçim kurulu hakiminin sorumluluğunda. Buna rağmen bizim arkadaşlarımız bütün taraflara adaletli ve eşit muamele ediyorlar” ifadelerine yer verdi.

Soylu, Türkiye’de 1946 ve 1982’de “talihsiz” seçimlerin yaşandığını, AKP hükümetleri döneminde ise birçok seçim yapıldığını, güvenlik güçlerinin seçim güvenliği için gayret gösterdiğini, Türkiye’de övünülecek en önemli kıymetlerden birinin seçim olduğunu söyledi. Soylu, Büyükçekmece’de polisin evleri gezerek seçmenlere yönelttikleri iddia edilen sorularla ilgili değerlendirmede bulunarak, “Türkiye’ye taahhüdümdür. İspat etsinler, istifa etmeyen namerttir. Bu kadar açık ve net. Benim istifa etmemden de çok sevinecek CHP’liler de var, HDP’liler de var. Çok net söylüyorum, boş kağıdın altına imzamı atarım. İnfaz yaparken bu kadar acımasız bir şekilde bir infaz ortaya koymayalım.” diye konuştu.

Büyükçekmece’de idari ve adli tahkikat olduğunu kaydeden Soylu, “Bu olayı yapanın hiç kusuru, günahı yok mu? Kusur ve günah orada sadece bu görevi alan ve gerçekleştirmeye çalışan polis kardeşlerimizin mi? Biraz insaf ve vicdan. Eğer siyasette birisi bir hata yapıyorsa, birisi kazanmak için bütün ilçeleri alt üst etmişse bizim yapmamız gereken partisine bakmadan ona karşı topyekün cephe alabilmek. ‘Bu yanlış yapılmıştır.’ diyebilmek.” şeklinde konuştu.

Soylu sözlerine şöyle devam etti:

“Ben de iki üç gündür bu tartışmaları takip ediyorum. Böyle bir şeyin olabilmesinin bir akıl tutulması olduğunu düşünüyorum. Bir polisimiz veya jandarma görevlimiz gidip ‘Hangi partiye oy veriyorsunuz?’ diye sormaz. Çünkü görevi o değil. Hem yükümlülüğü yok hem de böyle bir alışkanlığı yok zaten.”

“Bazen bir oy ile ilgili tartışma 45 dakika sürüyor. Sandık alanındaki sorumluluk oradaki seçim kurulu hakiminin sorumluluğunda. Buna rağmen bizim arkadaşlarımız bütün taraflara adaletli ve eşit muamele ediyorlar. Kimsenin bunlardan da bir şikayeti yok. Bırakın Büyükçekmece’yi diğer yapılan taraflardan da bir şikayet yok. Beni CHP’li arkadaşlar da aradılar. Milletvekilleri aradılar. ‘Efendim böyle böyle bir durum var. Polisleriniz müdahale etse de insanlar gelmese.’ dedi. ‘Arkadaşlar gelmese demek ne demek? Eğer biz oraya bir kısıt koyarsak bu sefer şöyle bir tartışma doğar. ‘İçişleri Bakanlığı talimatıyla
birtakım insanların bu sayımı gözlemesi veya takip etmesi engelleniyor.’ Tam tersi kim gelebiliyorsa gelsin biz güvenliğini sağlarız.’ dedim. ‘Haklısınız. Sizin böyle düşündüğünüzü düşününce biz de size hak veriyoruz.’ dediler.”

“Seçim, seçim hakiminin teminatı altındadır. Yürütmeyi o yapar. Seçim hukuku konusunda bilgi sahibiyim. Hiç merak etmeyin en ufak tereddütte arkadaşlarımız gerekli önlemi alırlar.”