Siverek'te adalet çağrısı: Çatışma değil katliam...

Siverek'te İzol aşiretine mensup ailelerin çatıştığı ve çok sayıda kişinin hayatını kaybettiği olaylar günlerdir gündemde. Yaygın medyanın nedenini 'arazi anlaşmazlığı' diye açıkladığı olaylarda AKP'nin kurucu isimlerinden Zülfikar İzol'un da adı geçiyor.

Siverek'te adalet çağrısı: Çatışma değil katliam...

Geçtiğimiz hafta Urfa’nın Siverek ilçesinde 6 kişinin hayatını kaybettiği, ajanslara ise “Arazi anlaşmazlığı çatışması” olarak yansıyan olayın haberi günlerdir konuşulmaya devam ediyor.

Tarafların siyasi ilişkileri ve bölgedeki feodal yapılanmanın tüm gücüyle devam ettiğini acı şekilde ortaya koyan olayda akrabaları öldürülenlerin anlattıkları ve kaydettikleri görüntüler ise yaşananın çatışma değil tek taraflı bir katliam olduğunu gösterir nitelikte.

AKP’Lİ İZOL’UN KARDEŞLERİ…

4’ü kendi ailesinden 6 kişinin hayatını kaybettiği, 5 kişinin yaralandığı olayı cep telefonuyla gözyaşları içerisinde çeken Yekbun İzol’un sosyal medyada paylaştığı ifadelere göre katliamın sorumlusu olarak AKP eski Milletvekili Zülfikar İzol’un kardeşleri Cihan İzol, Medeni İzol, Cemal İzol, Bülent İzol ve Ferman İzol gösteriliyor.

Yekbun İzol, olay günü 4 araba, bir traktör ve 10’dan fazla kişiyle evlerinin önüne gelen bu kişilerin annesi, babası, amcasının eşi ve amcasının oğlunu katlettiğini, iki kuzeninin de yaralı olduğunu belirtiyor. Olayda hayatını kaybedenlerin isimleri Hakkı, Zozan, Meral ve Serdar İzol.

‘Güvenliği’ gerekçesiyle adının açıklanmasını istemeyen bir mahalleli, katliamdan önce mağdur olan evin sakinlerinin, aranan 3 kişiye operasyon olacağı bilgisiyle tüm silahlarını sakladığı, ardından köye baskın yapan jandarmanın kısa bir aramadan sonra mahalleden ayrıldığı kaydedildi. Jandarmanın köyden ayrılmasından kısa bir süre sonra Zülfikar İzol’un kardeşi Cihan İzol’un bir grupla birlikte silahlı baskını gerçekleştirdiği belirtiliyor.

ANLAŞMAZLIK NASIL BAŞLADI?

Yekbun İzol, “arazi kavgası” denilen anlaşmazlığın 2003 yılında amcası Mehmet Ali İzol’un kendi düğününde kına gecesi “toprak davası” için öldürülmesiyle başladığını belirtiyor.

Mezopotamja Ajansı‘na konuşan bir mahallelinin verdiği bilgiye göre 2003 tarihinde Mehmet Ali İzol’un öldürülmesi olayında anneleri farklı babaları bir olan Hakkı, Serdar ve Mustafa İzol’un kardeşlerini öldürmek suçlamasıyla yargılandığını ve gıyabi tutuklama kararıyla kaçak duruma düştüklerini belirtti. Söz konusu olay yaşanınca çocukların babası Seydo İzol’un 2 bin 700 dönümlük topraklarını emaneten kardeşinin oğlu olan dönemin AKP eski Milletvekili Zülfikar İzol’a devrettiği ifade edildi. Böylelikle 15 Haziran’da yaşanan katliama kadar, toprak anlaşmazlığının başladığı ve devam ettiği söyleniyor.

“Bunu yapanlar kurban olarak babamı ve iki amcamı seçti, onlar öldürdü dediler” diyen Yekbun İzol ise 2003’teki cinayet nedeniyle suçlanan babası ve 2 amcasının olay günü orada olmadığını ancak buna dair delillerin ortadan kaldırıldığını öne sürdü:

“Olayın yaşandığı gece biz babamla beraber dedemin yasındaydık, annemin babasının yasında başka bir köydeydik. İki amcam da amcamın oğlunu doktora götürmek için Mersin’e gitmişti. Otobüste amcamların cüzdanları çalınmıştı, karakol kayıtları mevcuttu, hastaneye gittiklerine dair kayıtlar mevcuttu ama bütün deliller ortadan kaldırıldı, yok edildi. Bunu yapan da öz amca oğullarıydı! Zülfikar İzol, eski Şanlıurfa AKP milletvekili, o dönem elinde olan tüm gücünü, yetkisini kullanarak tüm delilleri ortadan kaldırdı.”

“JANDARMA ONLARI KORUDU”

Zülfikar İzol’un babasını ‘Sen tüm tapularını benim üstüme ver, suçsuz olduğunuz ortaya çıkınca ben tüm tapularını sana geri vereceğim’ diyerek inandırdığını belirten Yekbun İzol, davaya bakması için tuttukları avukatın da mahkemede savunma yapmadığını, mahkemelere katılmadığını, sürekli kendi aleyhlerine hareket ettiğini belirtti.

Yekbun İzol, 17 yıl boyunca annesi, diğer iki amcasının eşi ve çocuklarıyla yalnız kaldıklarını, kendi köylerinde birlikte yaşadıkları akrabaları tarafından sürekli tehdit, taciz ve zorbalıkla korkutulmaya, kendi topraklarından, evlerinden sürülmeye çalıştıklarını söyledi. Tehdit edildiklerinde çağırdıkları jandarmanın da onları koruduğunu söyleyen İzol, “Jandarmayı çağırdığımızda jandarma ilk olarak onların evine gider, olayı kendi içlerinde hallederlerdi. Yanımızda hiç kimse yoktu devlet adına, adalet adına hiçbir şey yoktu” dedi.

Olaydan bir gün önce jandarmanın evlerine geldiğini, esas niyetin ise etrafa bakmak, kimler var kimler yok öğrenmek olduğunu söyleyen İzol, sonraki gün yaşanan katliam için de “Bunca insanı savunmasızken katletmek hiçbir yerde yazmaz. Bu soykırımdır” dedi.

“HERŞEY KAYITLI”

Yekbun İzol, “Ama o kadar kolay olmayacak bunun üstünü örtbas etmek. Her şey bizim gözlerimizin önünde yaşandı ve biz bunu kaydettik. Hepsi kayıt altına alındı. Biz dört kişi, hepsini kendi ellerimizde telefonla kameraya aldık. Gözlerimizin önünde ölümlerini izleyip kaydetmek zorunda kaldık. Bu çok büyük bir acı. Ben herkes bunu bilsin, duysun istiyorum. Bunu tüm Türkiye bilmeli. Bunların nasıl insanlar olduğunu, nasıl bir ölüm planı hazırladıklarını bilmeli. Bize yardım edin, sesimizi duyun. Biz altı kardeş annesiz babasız bırakıldık. En küçüğümüz henüz 9 yaşında. Adalet istiyoruz. Bu ülkede hak hukuk adına bir örnek olsun bu cinayetlerin ortaya çıkarılması. Bizim hakkımız olan yani…” çağrısı yaptı.

KATLİAM ARAMA SONRASI BAŞLADI

Güvenlik gerekçesiyle adının açıklanmasını istemeyen ve Mezopotamja Ajansına konuşan bir mahalleli, mağdur olan evin katliamdan önce jandarma tarafından basıldığını ve silah araması yapıldığını, jandarma köyden ayrıldıktan hemen sonra ise Zülfikar İzol’un kardeşi Cihan İzol’un bir grupla birlikte silahlı baskın düzenlediğini aktardı.

İKİ KİŞİ TUTUKLANDI

Olayın ardından saldırganlardan Cihan İzol ile mağdur taraftan yaralı Mehmet Metin İzol ve Yusuf Rojhat İzol’un gözaltına alındığını aktardı. Siverek Adliyesine dün sevk edilen şahıslar “Adam öldürmek ve teşebbüs etmek”ten tutuklandı.

Ölenlerden Hakkı İzol’un 2003 yılında kardeşi Mehmet Ali İzol’u öldürme suçlamasıyla “Giyabi tutuklu” olarak arandığı ve bu süre içinde köyde yaşadığının herkes tarafından bilindiği öğrenildi.

SOSYAL MEDYADA ADALET ÇAĞRISI

Katliama dair videonun paylaşılmasıyla #SiverekteKatliamVar etiketi Türkiye gündeminde ilk sıraya yerleşti.