Sınıf Tavrı Aralık ayı işçi eylemleri raporu: Eylemlere katılan işçi sayısı arttı, özelleştirme karşıtlığı etkili oldu

Sınıf Tavrı’nın Emek Araştırmaları Komisyonu, 2018 yılı Aralık ayını konu alan işçi eylemleri raporunu kamuoyuna duyurdu.

Sınıf Tavrı Aralık ayı işçi eylemleri raporu: Eylemlere katılan işçi sayısı arttı, özelleştirme karşıtlığı etkili oldu

Sınıf Tavrı’nın Emek Araştırmaları Komisyonu, 2018 yılı Aralık ayını konu alan işçi eylemleri raporunu kamuoyuna duyurdu.

Basılı yayınlardan, sosyal medyadan ve Sınıf Tavrı’na iletilen kaynaklardan derlenerek oluşturulan raporda, yeni yıla girerken işçi sınıfının mücadele pratiğinin niceliksel olarak artış gösterdiğine dikkat çekilirken eylemlere kamu ve özel sektör ayrımı açısından bakıldığında ezici bir çoğunluğunun özel sektörde gerçekleştiği belirtildi.

Rapora göre Aralık ayında yapılan eylemlere katılan işçi sayısı, 4275 olarak kaydedilen Kasım ayına göre artışla 4642 olarak tespit edildi. İşçi eylemlerinin sayısal katılımı ve büyüklüğü artarken tekil işçi eylemlerinin ise sınırlı sayıda bir azalış gösterdiğine yer verilen rapora göre Aralık ayı içerisinde 26 ayrı eylemin gerçekleştiği kaydedildi.

Eylemlerin nedenlerine göre sınıflandırıldığında başı çeken nedenin ekonomik nedenler olduğunun görüldüğü kaydedilen raporda, eyleme katılanların yüzde 52.9’unun ücretlerini alamamaktan ya da ücretlerini eksik almaktan ötürü katıldığı belirtildi. Eylemlere işten atılma nedeniyle katılımın ise tüm eylemlerin yüzde 19.9’unu oluşturduğu aktarıldı.

Raporda Aralık ayındaki eylemlerde ayrıca özelleştirme karşıtlığının da belirleyici olduğuna vurgu yapıldı. Buna göre eylemlere katılımların yüzde 19.8’inin nedeni özelleştirme karşıtlığı oldu.

Eylemlerin sektörel dağılım açısından da değerlendirildiği raporda, nicelik açısında en büyük eylemlerin savunma/güvenlik sektöründe görüldüğü kaydedilirken, eylemlerin neredeyse tüm sektörlerde gerçekleştiğine de dikkat çekildi.

Kasım ve Aralık aylarında gerçekleşen eylemlerin sendikal düzlemleri ele alındığında çarpıcı bir sonucun da ortaya çıktığı belirtilen raporda eylemlerin yüzde 58’i sendikasız örgütlendiğine, yüzde 33,6’sının Türk-İş üyesi işçiler tarafından, yüzde 4,6’sının DİSK üyesi işçiler, yüzde 2,2’si bağımsız sendikalar tarafından yapıldığına işaret edildi.

“KOLLARI SIVAMA VAKTİ”

Raporun sonuç bölümünde ise 2019 yılının işçi sınıfı açısından daha da zorlu geçeceğinin düşünüldüğü belirtilirken, Sınıf Tavrı’nın  “İnsanca bir yaşam, eşitlikçi bir düzen için” mücadelesini önümüzdeki günlerde büyütmeyi, düzen karşıtı bir sınıf programının vücut bulduğu bir sınıf örgütü haline dönüşmeyi amaçladığı ifade edildi.

Rapor, “2019’un sınıf hareketinde ileri bir kolun yaratılması azmi ile geçmesi, Sınıf Tavrı’nın en önemli hedefidir. Bu hedefin gerçekleşmesi için kolları sıvama vakti!” ifadeleriyle son buldu.

Sınıf Tavrı’nın Aralık 2018 için hazırladığı “İşçi Eylemleri Takip Raporu” şöyle:

“Geçtiğimiz ay ücret alamama nedeniyle eylemlere katılım tüm eylemlerin yüzde 69,1 olarak kaydedilmişti. İşten atılma nedeniyle eylemlere katılım, tüm eylemlerin yüzde 19.9’nu oluşturdu. İşten atılma neden olarak Kasım ayında tüm eylemlerin yüzde 17,9’nu oluşturmuştu. Özelleştirme karşıtlığı bu ay eylemler içinde kendine yer buldu. Eylemlere katılanların yüzde 19.8’i özelleştirme karşıtlığı nedeniyle eylemlere katıldı. Tablo 1 eylem nedenleri ve kişi sayıları arasında ilişki kurmaktadır.

Aralık ayında yayınlanmaya başlayan ve Kasım ayındaki işçi eylemlerini konu alan “İşçi Eylemleri Takip Raporunun” ikincisini sizlerle paylaşıyoruz. Ekonomik kriz etkisi altında geçen 2018 yılı, işçi sınıfının yaşam koşullarının zorlaştığı, sermaye sınıfının pek çok alanda açık bir biçimde sosyal ve toplumsal haklara göz koyduğu bir yıl olarak kayıtlara geçti. Seçim ve geçim derdi arasına sıkıştırılan işçi sınıfı, sermayenin adımlarına karşı ilk reflekslerini gösterdi. İşçi sınıfı açısından zor geçen 2018 yılında Sınıf Tavrı, “Yeter, söz işçinin” başlığıyla Ekim ayında bir kurultay gerçekleştirdi. Bu kurultay çerçevesinde kurulan “Sınıf Tavrı Emek Araştırmaları Komisyonu” Aralık 2018’i konu alan işçi eylemlerinin raporunu kamuoyuna duyurmaktadır.

İlk raporumuzda da açıkladığımız gibi çalışmanın bilgileri basılı yayından, sosyal medyadan ve bize iletilen kaynaklardan derlenmiştir. Bu çerçevede, yerel ve bilgisi iletilememiş eylemlerin varlığını peşinen kabul ederiz. Bundan sonraki raporlarımızda, raporların hassasiyetinin artması ve daha kapsamlı hale gelebilmesi için tekil eylemleri info@siniftavri.org ya da sosyal medya hesaplarımıza bildirebilirsiniz.

Çalışmanın yöntemi olarak o ay ortaya çıkan işçi eylemleri rapora dâhil edilmiştir. Bununla beraber, çalışmada daha önceki aylar ortaya çıkan ya da aynı ay içerisinde ikinci kez eylem gerçekleştiren işçi eylemleri “mükerrer” olarak sayılmıştır. Bu nedenle sürmekte olan direnişler, bu direnişlere farklı kurumların gerçekleştirdiği destek ziyaretleri, basın açıklamaları ya da mitingler işçi eylemleri raporunun kapsamına alınmamıştır. Ayrıca, sendikaların genel basın açıklamaları, eylem ve mitingleri de raporun kapsamına dâhil edilmemiştir. Ancak sendikaların genel grev, dayanışma grevi, siyasi grevleri gerçekleştiğinde bu raporun kapsamına dâhil edilecektir.

Çalışma yönteminden kaynaklı olarak, sürmekte olan Flormar, Cargill, Babacanlar Kargo, TUVTÜRK gibi eylem, grev ve direnişlerin eylemlerini raporumuza dâhil etmemiş olsak da, bu eylemleri sürdürmekte olan öncü işçileri ve mücadeleci sendikaları selamlıyor ve desteklerimizi her alanda büyüteceğimizi bildiriyoruz. Bununla beraber grevlerini zaferle sonlandıran Ürosan, Gripin, Süperpak işçilerini tebrik ediyoruz. Özelleştirme karşıtı mücadeleleri ile ilgi uyandıran Tank Palet işçilerine desteğimizi hatırlatıyoruz.

Ayrıca grevleri yasaklanan İZBAN işçilerinin her türlü haklı talebinin yanında olduğumuzu bir kez daha hatırlatmak isteriz. Grev yasakları konusunda sermaye partilerinin tam boy işbirliği içinde olduğu bu grevle birlikte bir kez daha tescillenmiştir. Sınıf Tavrı, 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu’nun işçi sınıfı lehine değiştirilmesini, tüm sektörler için kayıtsız grev hakkının sağlanmasını savunduğunu bir kez daha hatırlatır.

Kamuoyuna sunduğumuz raporu, 2019 yılında büyütme arzusu içinde olduğumuz işçi sınıfı mücadelesine armağan ediyoruz. Ayrıca, çalışmamızın daha sağlıklı ve güçlü olabilmesi için Sınıf Tavrı Emek Araştırmaları Komisyonu tüm emek dostlarının katkısına açık olduğunu bir kez daha hatırlatır, raporumuzu kamuoyuna saygıyla duyururuz.
Sınıf Tavrı Emek Araştırmaları Komisyonu

⦁ Yeni bir yıla girerken, işçi sınıfı mücadelesi niceliksel artış gösterdi

Sınıf Tavrı Emek Araştırmaları Komisyonu olarak ikincisini hazırladığımız bu raporun, Aralık ayı içerisinde 4642 işçi katıldı. İlk raporumuzu konu alan Kasım ayında bu sayı 4275’di. Yeni bir yıla girerken işçi eylemlerinin sayısal katılımı ve büyüklüğü artarken, tekil işçi eylemleri ise sınırlı sayıda bir azalış gösterdi. Aralık ayında 26 ayrı eylem kaydedildi. Bu sayı, Kasım ayında 32 olarak not düşülmüştü.

Eylemler kamu ve özel sektör ayrımı açısından değerlendirildiğinde, eylemlerin ezici bir çoğunluğu özel sektörde gerçekleşti. Aralık ayında kaydedilen eylemlerin 24 tanesi özel sektörde, 2 tanesi ise kamu sektöründe gerçekleşti. Eylemlerin ise yalnız bir tanesi kamu kesiminde yer alan memur sendikaları tarafından gerçekleştirildi.

Eylemler nedenlerine göre sınıflandırıldığında, başı çeken nedenin ekonomik nedenler olduğu görülüyor. Eylemlere katılanların yüzde 52.9’u ücretlerini alamamaktan ya da ücretlerini eksik almaktan ötürü eylemlere katıldı. Geçtiğimiz ay ücret alamama nedeniyle eylemlere katılım tüm eylemlerin yüzde 69,1 olarak kaydedilmişti. İşten atılma nedeniyle eylemlere katılım, tüm eylemlerin yüzde 19.9’nu oluşturdu. İşten atılma neden olarak Kasım ayında tüm eylemlerin yüzde 17,9’nu oluşturmuştu. Özelleştirme karşıtlığı bu ay eylemler içinde kendine yer buldu. Eylemlere katılanların yüzde 19.8’i özelleştirme karşıtlığı nedeniyle eylemlere katıldı. Tablo 1 eylem nedenleri ve kişi sayıları arasında ilişki kurmaktadır.
⦁ Eylemlerde “sendikal etkinlik” arttı

Aralık ayında gerçekleşen eylemlerde sendikaların etkinliği, Kasım ayına göre artış gösterdi. Aralık ayında işçilerin yüzde 53,6’sı eylemlere sendikalar aracılığıyla katıldı. Bu oran Kasım ayında sadece yüzde 25,5’di. Eylemlerde Türk-İş’in ağırlığı Aralık ayında dikkat çekti. Pek çok Türk-İş sendikasının 2019’da Genel Kurula gideceğinden ötürü, toplu sözleşme süreçleri eylemli ve grevli geçti. Eylemlere katılan işçilerin yüzde 45.1’i ve 2093 işçi Türk-İş ile eyleme katıldı. 271 işçi DİSK ile, 180 işçi bağımsız sendikalarla, 30 işçi ise Kamu-Sen ile katıldı. Hak-İş tarafından bu ay içinde herhangi bir eylem gerçekleştirilmedi. Şekil 1 sendikal konfederasyonların eylemlerdeki katılım yüzdelerini göstermektedir.


Eylemlerin hangi sendikalar tarafından yapıldığı incelendiğinde, birinci sırada Harb-İş sendikası var. Aralık ayında eylemlere katılan işçilerin yüzde 26.3’, 1220 kişi, Harb-İş üyesi işçiler. İkinci sırada, yüzde 7.3 ve 338 kişi ile Demiryol-İş sendikası geliyor. Üçüncü sırada yüzde 4.3 ve 200 kişi ile DERİTEKS sendikası, yüzde 4 ve 185 kişi ile İYİ-SEN, yüzde 3.6 ve 166 kişi ile Birleşik Metal-İş sendikası geliyor. Şekil 2’de sendikalara göre yüzdesel dağılım bulunuyor.

⦁ Aralık ayında eylemler neredeyse tüm sektörlere yayıldı

Aralık ayında eylemlerin sektörel dağılımında genişleme gözlemlendi. Neredeyse eylemlerin olmadığı bir sektör Aralık ayı için yok. Aralık ayında 16 farklı sektörde eylem gerçekleşti. Sektörel olarak incelendiğinde ilk sırada savunma-güvenlik sektörü yer aldı. Bu sektörde 1220 işçi eylemlere katıldı. Aralık ayında gerçekleşen eylemlerin yüzde 26.3’ü bu sektörde meydana geldi.

Aralık ayında ikinci sırada yüzde 20.5 ve 950 kişi ile tekstil sektörü yer aldı. Metal sektörü yüzde 15.6 ve 726 işçi ile üçüncü olurken, onu inşaat sektörü yüzde 11.7 ve 543 kişi ile izledi. Beşinci sırada ise madencilik sektörü 300 kişi ve yüzde 6.5 ile yer aldı. Şekil 3’de sektörel dağılımlar yer almaktadır.

⦁ Aralık ayında basın açıklaması en yaygın eylem tipi oldu

Kasım ayını içeren raporda eylem tipleri içinde iş bırakma en yaygın eylem tipi olmuştu. Kasım ayında iş bırakma ikinci sıraya geriledi. Aralık ayında birinciliği basın açıklaması aldı. 2006 işçi Aralık ayında basın açıklaması ile tepkisini gösterdi. İş bırakma eylemlerine 1940 işçi katıldı.

Bu ay grevler artış gösterdi. İki yasal grev Aralık ayında başlarken, 373 işçi bu eylem tipine katıldı. İşyeri işgali 250 kişi dördüncü sırada yer alırken, 65 işçi iş geciktirme eylemi gerçekleştirdi. Farklı tipte, tanımlanamayan eylem tiplerine başvuran işçi sayısı ise sadece 8 oldu. Tablo 2 ile eylem tiplerinin dağılımını gösterilmektedir.

Eylem tiplerinin sayısal dağılımı katılan kişi sayısı ile benzerlik gösteriyor. En sık görülen eylem biçimi 14 kez ile basın açıklaması olurken, onu 6 kez ile iş bırakma, ikişer kez ile işyeri işgali ve grev, birer kez ile iş geciktirme ve diğer eylem tipi izledi.

⦁ Eylemlerin üçte ikisi Marmara Bölgesi’nde

Eylemler coğrafi olarak belirli bir yoğunlaşma gözlemlendi. Aralık ayında 14 farklı kentte eylem gözlenirken, bu sayı Kasım ayında 21 farklı kentte eylemler gözlemlenmişti. Aralık ayında hem sayısal, hem de yüzdesel olarak birinci İzmir oldu. İzmir pek çok farklı eylemin odak noktası olurken, 943 işçi ve yüzde 20.3 ile birinci oldu. Sakarya 920 işçi ve yüzde 19.82 ile ikinci, Yalova 750 işçi ve yüzde 16,16 ile üçüncü oldu. Dördüncü sırada 687 işçi ve yüzde 14.8 ile İstanbul olurken, 660 işçi ve yüzde 14.22 ile Kocaeli beşinci oldu. Şekil dört, ilk beş ilin dağılımını vermektedir.


Eylemlerin Marmara bölgesinde yoğunlaştığı gözlemlendi. Eylemlerin yüzde 65.5’i Marmara bölgesinde, yüzde 28.4’ü ise Ege bölgesinde yoğunlaştı. Eylemlere katılanların yüzde 3.4’ü Karadeniz’de, yüzde 2.05’i ise İç Anadolu’da gerçekleşti. Şekil 5 ile coğrafi dağılım net olarak gösterilmektedir.


⦁ Kasım ve Aralık Aylarının Karşılaştırması

Raporumuzun ikincisi yayımlanırken, bu rapordan itibaren aylık durumları da karşılaştırmaya çalışacağız. Kasım ve Aralık ayları, işçi eylemlerinin seviyesinin birbirine yakın olduğu gözlemlendi. Kasım ayında 4275 işçi, Aralık ayında ise 4642 işçi eylemlere katıldı. Böylece her iki ayda toplam 8917 tekil işçi eylemlere katıldı.

İki ayda toplam 58 eylem gözlemlenirken, neredeyse günde ortalama bir eylem gerçekleşti. Eylemlere ortalama 153 işçi katıldı. Eylemlerin önemli bir çoğunluğu orta-büyük işletmelerde gerçekleşti. 250 ve üstü kişinin çalıştığı büyük işyerleri eylemlerin yüzde 20’sine yakınını oluşturdu.

Kasım ve Aralık aylarında gerçekleşen eylemlerin sendikal düzlemleri ele alındığında ise çarpıcı bir sonuç ortaya çıkıyor. Eylemlerin yüzde 58’i sendikasız örgütlendi. Eylemlerin yüzde 33,6’sı Türk-İş üyesi işçiler tarafından, yüzde 4,6’sı DİSK üyesi işçiler, yüzde 2,2’si bağımsız sendikalar tarafından yapıldı. Şekil 6’da bu dağılım gösteriliyor.


Sendikalar düzlemine bakıldığında, en çok eylemi Petrol-İş düzenlediği görülüyor. İki ayda Petrol-İş dört eylem gerçekleştirdi. Onu 3’er eylemle İYİ-SEN ve Nakliyat-İş, ikişer eylemle Birleşik Metal, Gıda-İş, Harb-İş ve Demiryol-İş sendikası izledi.

⦁ Sonuç

Aralık ayında eylemlerin düzeyi Kasım ayıyla paralel bir biçimde giderken, sendikaların eylemlere ağırlık koyduğu gözlemlendi. Sendikaların eylemlere ağırlık koyması ile grev ve basın açıklaması benzeri geleneksel eylem biçimlerinin öne çıktığı gözlemlendi. Eylemlere niceliksel katılım artarken, eylemlerin daha büyük işletmelere doğru kaydığı sonucu ortaya çıkıyor.

Bu durumda etkili olan durum Türk-İş öznel gündemi. Türk-İş gelecek yıl Genel Kurula gidecek ve pek çok sendikasında başkanlık yarışı yaşanacak. Bununla beraber DİSK’in göreli mücadeleci sendikalarının “işten atma” durumunda eylemlere başvurduğu gözlemleniyor. Bağımsız sendikaların ilk kez dikkate değer bir eylem dalgası içinde yer aldığı gözlemleniyor.

Eylemler Aralık ayında işçi sınıfının geleneksel bölmelerine ve sanayinin merkezlerine kayarken, İzmir’deki eylemlerin dikkate değer sayıda artış gösterdiği dikkat çekiyor. Özellikle bu artışın önemsiz olup olmadığı önümüzdeki aylarda ortaya çıkacak. Ancak, İZBAN grevinin önemli bir ayrım noktası oluşturduğunu düşünüyoruz.

Eylemlerde ücret teması baskın durumda. Bu durum, eylemlerin kendiliğinden ve kriz karşıtı öğelerinin öne çıktığını gösteriyor. Ancak aynı şekilde eylemlerin örgütsüz ve kısa süreli oluşu dikkatten kaçmamalı.
Sonuçta, 2019 yılı işçi sınıfı açısından daha da zorlu geçeceği düşünülürken, Sınıf Tavrı “İnsanca bir yaşam, eşitlikçi bir düzen için” mücadelesini önümüzdeki günlerde büyütmeyi, düzen karşıtı bir sınıf programının vücut bulduğu bir sınıf örgütü haline dönüşmeyi amaçlamaktadır. 2019’un sınıf hareketinde ileri bir kolun yaratılması azmi ile geçmesi, Sınıf Tavrı’nın en önemli hedefidir. Bu hedefin gerçekleşmesi için kolları sıvama vakti!

1 Aralık

İstanbul havalimanı şantiyesinde ücretleri ödenmeyen işçiler şantiyeden atıldı, işçiler ücretlerini almadan ayrılmayacaklarını duyurdu.

2 Aralık

Birleşik Metal-İş Sendikası’nın (BMİS) geçtiğimiz yıl Eylül ayında örgütlendiği MKS Transformatör Ekipmanları fabrikasında işçiler sendikadan istifaya zorlanıyor. İşçilerin tek tek işyeri yönetimi tarafından çağrılarak bireysel iş sözleşmesine imza atmaya zorlanması üzerine BMİS Gebze Şubesi dün iş çıkış saatinde fabrika önünde bir açıklama gerçekleştirdi.

4 Aralık

İstanbul Kartal’da bulunan ECA Elsel Gaz Armatürleri fabrikasında 3’ü kadın 9 işçi sendikalı oldukları için işten atıldı. Türk-Metal’e üye oldukları için bugün iş hakları feshedilen işçilere “4 Aralık’ta iş haklarınız feshedildi” mesajı gönderildi. Bunun üzerine işçiler fabrika önünde eylem yapmaya başladı.

5 Aralık

Asgari Ücret Tespit Komisyonu öncesi İZSU işçileri, krizin faturasını ödememek ve insanca yaşanacak bir asgari ücret için örgütlü-örgütsüz bütün işçilere birlik olma çağrısında bulundu. Çağrıda, mücadele dışında başka çarenin olmadığı da vurgulandı.

Türkiye Sağlık ve Sosyal Hizmetleri Kamu Görevlileri Sendikası (Türk Sağlık-Sen) İzmir 2 No’lu Şube üyesi çalışanlar, performansa dayalı döner sermaye ücretlerinin düşmesi üzerine, Bozyaka Eğitim ve Araştırma Hastanesi önünde eylem yaptı.

6 Aralık

İzmir’in Torbalı ilçesinde, belediye hizmet binası inşaatında çalışan 200 taşeron işçi, 70 gündür ücretlerini alamadıkları gerekçesiyle iş bıraktı.

Denizli’de toplu konut inşaatında çalışan bazı işçiler, 3 aydır paralarını alamadıkları gerekçesiyle 18 katlı binanın çatısı ile yüksekliği 50 metre olan vincin tepesine çıkarak intihara kalkıştı.

İzmir’in Menemen ilçesinde bulunan özel 29 Ekim Koleji’nde maaşlarını alamayan öğretmenler derse girmedi. Okulun bir süredir mali sıkıntıda olduğu belirtilirken, yönetimden resmi bir açıklama gelmedi.

7 Aralık

Recticel işyerinde sendikalı olmak için verdiği işçilerin mücadelesi devam ediyor. İşyeri önünde yapılan basın açıklamasıyla, haftalardır devam eden eylem zincirine bir yenisi eklendi.

İstanbul Maltepe Kara Dikimevi’nde geçirdiği iş kazasının ardından engelli kadrosunda çalışan ve Meslek Hastalıkları Hastanesi’nin verdiği heyet raporu gerekçe gösterilerek işten atılan Türk Harb-İş üyesi Kazım Kaçar’ın işe iadesi talebiyle basın açıklaması yapıldı.

8 Aralık

İzmir’de CPS Tekstil işçileri sendikasızlaştırma ve işten atmalara karşı basın açıklaması gerçekleştirdi. İşçiler, üretim yaptıkları Volkswagen’in de sendikasızlaştırmadan sorumlu olduğunu bildirdi.

10 Aralık

İzmir’in şehir içi ulaşımındaki en büyük yükü taşıyan İZBAN’da 338 personeli ilgilendiren toplu iş sözleşmesi görüşmelerinden sonuç çıkmaması üzerine alınan grev kararı bu sabah itibariyle uygulanmaya başladı.

11 Aralık

Kütahya’da merkeze bağlı Gümüş köyde bulunan bir gümüş fabrikasının çalışanları iş bırakma eylemi gerçekleştirdi. Yaklaşık 300 kişiden oluşan işçi grubu 3 aydır maaşlarını alamadıklarını ve 15 gün önce de 600 personelin işten çıkarıldığı için bu eylemi gerçekleştirdiklerini belirtti.

12 Aralık

Liman-İş Sendikası, BTA 360’da daralma gerekçesiyle işçilerin tazminatları ödenerek işten çıkmalarının teşvik edilmesine karşı depo önünde yaptığı eylemle tepki gösterdi. BTA deposunda çalışan Liman-İş üyesi işçilerin de depo içerisinde toplanarak destek verdiği eylemde işçilerin işten çıkarılmasına son verilmesi istendi.

17 Aralık

Çorum Şeker Fabrikası’nda çalışan, ancak özelleştirme sonrası işten çıkarılan taşeron işçiler eylem yaptı. Şeker Fabrikaları’nın devir işlemlerinin tamamlanmasıyla işten çıkarıldıklarını anlatan işçiler, Meclis’e giderek defalarca bakan ve milletvekilleriyle görüşüp mağduriyet yaşanmamasını istediklerini, bu yönde kendilerine söz verilmesine rağmen, Çorum’da 95 kişinin işten çıkarıldığını söylediler.

18 Aralık

Tekirdağ Çorlu’da faaliyetlerini sürdüren Ürosan Kimya Sanayii A.Ş. işyerinde anlaşma sağlanamaması üzerine greve çıkıldı.

23 Aralık

Samsun’da beş aydır direnişlerini sürdüren Makro işçilerinin ardından Tozlu-Diesre mağduru işçiler de dün gasp edilen hakları için sokağa çıktı.

24 Aralık

20 Aralık 2018 tarihinde Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile özelleştirme kapsamına alınan 1’nci Ana Bakım Fabrikası ile ilgili kararın düzeltilmesini talebiyle ilgili Türk Harb-İş Sendikası tarafından bir basın açıklaması yayınlandı. Kamuoyunu bilgilendirme için dağıtılmak üzere bildiri hazırlandı.

Süperpak’ta 186 gündür süren grev ilk yıl için 280 TL brüt, ikinci yıl ise ilk altı ay 300 TL brüt ikinci altı ay enflasyon oranında zam alınmasıyla bitti.

Avusturyalı Mayr Melnhof (MM) Süperpak Şirketi ile Türk-İş’e bağlı Selüloz-İş Sendikası arasındaki 4. dönem toplu iş sözleşmelerinin anlaşmazlıkla sonuçlanması üzerine şirketin İzmir Torbalı, Karaman ve Antep’teki fabrikalarında 20 Haziran’da başlayan grev sonuçlandı.

26 Aralık

İTÜ yemekhanesinde çalışan işçiler, toplu sözleşmeden doğan haklarını almak için yemekhanenin açılış saatini 10 dakika geç açarak eylem yaptı.

İzmir Bayraklı Şehir hastanesi inşaatında çalışan 35 işçi hiçbir gerekçe gösterilmeden işten atıldı, ücretlerini alamadı. Bunun üzerine işyerini terk etmeyen işçiler, direniş başlattı.

27 Aralık

Karabük Yolbulan’da bulunan metal fabrikasında çalışan işçiler, sendikadan istifa etmeyince işten atıldı. 6 işçi işyeri önünde direnişe başladı.

29 Aralık

Aydın Söke’de Tek Gıda-İş’e üye oldukları için 54 işçiyi işten atan SİBAŞ patronu 14 sendika üyesini daha işten atınca fabrika önünde direniş başladı. İşçiler yeni yıla direnişte girdi.

31 Aralık

Artvin’in Yusufeli ilçesinde yapımına başlanan Yusufeli Barajı’nın ana yüklenici firmalarının kurduğu taşeron firma Mirmak’ın 150’ye yakın işçiye iki ayı aşkın bir süredir ücretlerini ödemediği için işçiler tarafından açıklandı.