Sabah yazarı, enflasyon rakamlarını tartışanları 'hain' ve 'alçak' ilan etti!
Yoksulluk ve pahalılığın had safhada olduğu bir dönemde enflasyon rakamlarının tek haneye düşmesinin gerçeği yansıtmadığı yönünde tartışmaya açılması, yandaş ekonomi yazarı tarafından "ihanet" olarak nitelendi.
Dün açıklanan Eylül ayı enflasyon rakamları, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın daha öncesinde birçok kez söylediği üzere tek haneli olarak gelmiş ve yıllık yüzde 9.26’ya düşmüştü.
Ancak elektriğe, doğalgaza ve temel ihtiyaçlara sürekli zam gelirken bu rakamların nasıl sağlandığı konusu büyük şüphe uyandırmış ve inandırıcılıktan uzak bulunmuştu.
Sefalet düzeyinde yaşayan emekçiler bir de krizin getirdiği ek yükün altında ezilirken “ekonominin iyiye gittiğine” dair açıklanan bu verilerle ilgili yaşanan tartışma AKP medyasında kızgınlık yarattı. Öyle ki yandaşlar işi TÜİK’in verilerini tartışmalı hale getirenleri “hain” ilan etmeye kadar vardırdı.
Pek de şaşırtmayan bu hadsizliğin adresi Sabah‘taki bir köşe yazısı oldu. Gazetenin ekonomi yazarlarından Dilek Güngör, bugünkü “Algı profesörleri” başlıklı yazısına şöyle başladı:
“Malum, enflasyon rakamları açıklanır açıklanmaz yine saldırıya başladılar. “Her şey ateş pahası enflasyon nasıl düşüyor?” diyeni mi ararsınız, “İğneden ipliğe zam geldi, TÜİK yalan söylüyor” diyeni mi… Ya da “Fiyatları hangi marketten topladın?” sorusu soranı mı… Veyahut, enflasyon rakamlarının açıklanmasının ardından “Bu rakamlara inanıyor musunuz?” diye manşet atan haber sitelerini mi?”
Üniversitelerde öğrencilerine ‘enflasyon’ dersi veren profesörlerin dahi konuyu bilmediğini öne süren yandaş yazar, “Biri çıkıp, “hayat pahalılığı yaşanırken enflasyonun nasıl düştüğü izaha muhtaç” diyerek ekonomi yönetimi ya da TÜİK Başkanı’nın acilen açıklama yapmasını istiyor. Diğeri “Türkiye, fiyatlar artarken, enflasyonu düşürmenin bir yolunu bulmuş görünüyor” diye ortaya bir algı yumurtluyor. Başkası “Enflasyon düştü, fiyatlar artmaya devam ediyor” sözleriyle olayı saptırıyor.” dedi.
“Enflasyondaki düşüşün doların gerilemesinden, alım gücü düşen vatandaşın talebinin olmamasından, sebze-meyve fiyatlarının düşmesinden vb. kaynaklandığını” öne süren yazar, “Enflasyon düşmesinin fiyatların düşmesi, insanların alım gücünün artması, gelirlerinin yükselmesi demek olmadığını anlatmazlar, anlatamazlar.
Enflasyonun düşmesinin fiyatların daha az artması anlamına geldiğini söylemezler, söyleyemezler.
Enflasyon düştükçe, fiyatlar daha az arttıkça, insanların alım güçlerinin daha az azalacağını belirtmezler, belirtmezler. Çünkü, onların işi ‘Algı Profesörlüğü’…” diye yazdı.
Yazdıklarımın siyasetle ilgisinin olmadığını öne süren Güngör, “Yahu, diyelim ki, neredeyse Cumhuriyet’le yaşıt olan, uluslararası kurumlara akredite, dünyada kabul edilen standartlarla veri üreten Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) açıkladığı verileri karaladınız, ne elde edeceksiniz? Gerçekten merak ediyorum.
Bana kalırsa, sırf siyasi ideolojiler yüzünden bu kurumların itibarını zedeleyenler alçaktır hatta haindir.” ifadelerini kullanmaktan çekinmedi.
Güngör yazısını patron örgütlerinin TÜİK’e sahip çıkması çağrısı yaparak sonlandırdı.
