Laikliği bu kez de 'enderun usulü' sildiler
İstanbul Yenikapı'da Osmanlı'nın son döneminden kalma saray geleneği seçim öncesi yeniden uygulanarak saltanat yıllarına dönüldü. 'Enderun usulü teravih' denen namazın ardından Erdoğan da miting konuşması yaparak oy istedi.
AKP YSK’nin hukuksuz iptal kararı sonrası seçimlerin yenilenmesine karar verilen İstanbul’da dinsel inançları 23 Haziran için silah haline getirmeye devam ediyor. Dün akşam İstanbul Yenikapı’da gerçekleştirilen ve ‘enderun usulü teravih’ adı verilen etkinlik de Cumhuriyet tarihinin bu anlamda en büyük ve vahim örneklerinden biri oldu.
Osmanlı’nın son döneminde sarayda uygulanan bu ‘usul’, bu döneme özenen AKP’nin iktidarında, yüzyıl sonra Diyanet tarafından ve seçim öncesi kentin en büyük meydanında hayata geçirildi.
AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, TBMM Başkanı Mustafa Şentop, AKP Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, İstanbul Valisi Ali Yerlikaya, eski TBMM Başkanı İsmail Kahraman, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, AKP İstanbul İl Başkanı Bayram Şenocak, AKP’li milletvekilleri ve AKP’li belediye başkanlarının katıldığı programda Erdoğan da Kuran’ın bir suresinden iki ayet okudu. Etkinlikte Erdoğan ve AKP’nin diğer ileri gelenlerinin bulunduğu kısımla alana gelenler arasına bariyerlerin konulduğu görüldü.
“BURASI KONSTANTİNAPOL DEĞİL İSLAMBOL…”
Erdoğan namazın ardından alanda toplanan kitleye seslendi. Burada açıkça seçim konuşması yapan AKP lideri, sözlerinde yine partisini desteklemeyenleri dinsel referanslara başvurarak hedef almaktan çekinmeyip oy avcılığına soyundu.
İşte Erdoğan’ın dinleyenlere AKP Türkiyesi’nde laikliğin yalnızca kağıt üzerinde kaldığını yeniden hatırlatan o sözleri:
“Bu akşam bu buluşmamız aslında aynı zamanda iki zihniyetin ifadesidir. Ülkemizde hatırlayın ‘Zulüm 1453’te başladı.’ diyenler var. Hatırlıyorsunuz o günleri değil mi? Bu akşam burada da zulüm değil, fethin 566. yıl dönümünü tesit edenler var. Kardeşlerim, ‘İdrak-i maali bu küçük akla gerekmez, zira bu terazi bu kadar sıkleti çekmez.’ Evelallah, o küçük idraklere karşı, idrakin büyüğünü ortaya koymuştur 566. yıl dönümünde. Ancak benim sizden bir istirhamım var. Burası İstanbul, bir diğer adıyla İslambol. Burası Konstantinapol değil ama burayı böyle görmek isteyenler var. Böyle görmek isteyenlere karşı 22 günümüz var. 22 gün sonra burasının nereden nereye geldiğini tam manasıyla ortaya koymak için gece demeden, gündüz demeden tüm kardeşlerimize ulaşmamız lazım. Onlara bu gerçeği anlatmamız lazım. ‘Zulüm 1453’de değil, fethi mübin 1453’de başladı ve 566. yıl oldu’ dememiz lazım. Bunun için de çok çalışmamız lazım. Allah yar ve yardımcımız olsun. Hiç unutmayın evelallah bu millet ezanlarının susturulmasına müsaade etmedi. Bu ülkede Kuran sesi dinmedi, bayrak inmedi. Onun için tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet. Bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız, hep birlikte Türkiye olacağız diyerek yola devam edeceğiz. Allah yar ve yardımcımız olsun. Şu hadisi unutmayın, ‘Kişi sevdikleriyle beraberdir.’ Biz birbirimizi çok seviyoruz, böyle sevmeye de devam edeceğiz.”
Hatırlanacağı üzere Erdoğan, 16 Nisan referandumu öncesi Bursa’da düzenlediği mitingde ‘Hayır’ oyu vereceklere ‘Ahiretinizi tehlikeye atmayın’ diye seslenmişti.
