İmamoğlu'nun Maltepe mitingi dualarla başladı

İmamoğlu Maltepe'de...

İmamoğlu'nun Maltepe mitingi dualarla başladı

Maltepe’de İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun çağrısı ile düzenlenen miting başladı.

‘İstanbul’a yeni bir başlangıç buluşması’ adı verilen mitingten öne çıkan başlıklar şöyle:

Maltepe’deki miting alanına girişte Türk Bayrağı, Atatürk bayrağı, flaması ve İstanbul Gönüllüleri flaması hariç CHP bayrağı ve siyasi parti simgeleri de dahil olmak üzere hiçbir bayrak, flama, rozet sokulmayacak.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na 2017’deki Adalet Yürüyüşü boyunca eşlik eden, 15 Temmuz darbe gecesi tutuklanan Kara Harp Okulu öğrencisi oğlu Selahattin Kılıç için adalet isteyen Rizeli Veysel Kılıç da Maltepe’deki miting alanında yerini aldı.

Mitingde mehteran takımına sahne bırakılırken, önce Osmanlı Marşı ardından da İzmir Marşı çalındı. Anadolu Ateşi de dans gösterilerini sergiledi.

Katılımcılar müzik dinletisi ile Ekrem İmamoğlu’nu bekliyor.

İmamoğlu’nun mitingi dualarla başladı.

İmamoğlu miting alanındaki kitleye şöyle seslendi:

“Sevgili İstanbullular, hanımefendiler, beyefendiler, sevgili gençler çocuklar, bebekler, dünyanın en güzel şehrinin çok değerli sakinleri, bu şehrin güzelliklerini yaşamaya, bu şehrin nimetlerinden yararlanmaya en çok hakkı olanlar, İstanbul’un gerçek sahipleri, benim güzel hemşerilerim hepiniz hoşgeldiniz.

İstanbul’a yeni bir başlangıca adım atarken gelecek güzel günleri hep birlikte karşılayalım istedim. Bir bayrama gider gibi el ele kol kola olalım. Umudumuzu, mutluluğumuzu hep birlikte paylaşalım istedim. Beni kırmadınız, İstanbul’un her tarafından buraya geldiniz. Hepinize çok teşekkür ediyorum.

Bugün burada bir sevinci paylaşıyoruz ama ne yazık ki bir yanımız keder dolu. Irak sınırında devam eden operasyonlarda şehit olan askerlerimize Allah’tan rahmet diliyorum, yaralı askerlerimize acil şifalar diliyorum. Hepimizin başı sağolsun. Gelin lanetleyelim. Allah’ım milletimizi terör örgütlerinden her daim korusun. Birliğimiz, bütünlüğümüz daim olsun. Bir millet sevinçte ve kederde ortak olabiliyorsa millettir. Vatandaşların bir bölümünün sevinci, başka vatandaşların gönlünü kırıyorsa orada bir sorun var demektir. Nasıl sonuçlanırsa sonuçlansın. Hiçbir seçim vatandaşlar arasındaki gönül köprülerini yıkmamalıdır. Bunu sağlama görevi de öncelikle siyasetçilerindir. Seçimlerden sonra birlik, bütünlük, kardeşlik mesajları kolaydır. Zor olan, değerli olan seçimden önce de ağır ithamlardan, çirkin sözlerden, mesnetsiz iddialardan uzak durup siyaset yapabilmektir.”

’31 Mart Yerel Seçimleri tarihe geçmiştir’

“Rakibinize oy veren milyonları rencide etmek, onlara hakaret etmek, birtakım siyasi matematik hesaplar belki size seçimi kazandırabilir ama kazanılmış bir seçimi yalnız siz kazanmış olursunuz. O seçimden asla millet kazançlı çıkmaz. O seçimi vatandaş kazanmış olmaz. Bir sözle kalpleri kırarsınız ama bin sözle kazanamazsınız. Ben seçimleri değil, sizlerin kalplerini kazanmaya geldim.

Sevgili İstanbullular, 31 Mart İstanbul Yerel Seçimleri tarihe geçmiştir. Bu seçimden herkesin ama özellikle de siyasetçilerin alacağı dersler vardır. Ben bu seçimden çıkan 3 temel dersi hatırlatmak istiyorum. Birincisi, siyaset her koşulda sevgi, saygı, centilmenlik içerisinde yapılmalıdır. Hem vatandaşlara hem de siyasi rakiplere karşı bu centilmenlikten asla vazgeçmedik vazgeçmeyeceğiz.

İkincisi, siyasetin temel amacı insanların mutluluğudur. Özellikle de şu güzel çocuklarımızın mutluluğudur. Siyaseti öncelikle bu sorumlulukla düşünmeliyiz. Üçüncüsü, herkesin dünya görüşü farklı olabilir ama bunları yarıştırmanın bunları çatıştırmanın asla ama asla adı siyaset değildir.”

‘Yeni nesil siyaseti’

“Siyaset, kendi değerlerinden, kendi dünya görüşünden, inancından yola çıkarak neyi, nasıl yaptığınla hangi sorunlara nasıl çözümler ürettiğinle ilgili bir şeydir. Bu dersi hiç kimse unutmasın. Siyaset her şeyden çok çözüm üretme işidir.

31 Mart seçimlerinden bu dersi çıkartmayanlar bundan sonra asla seçim kazanamazlar demeyeceğim. Olabilir, elbette onlar da kazanabilirler ama 31 Mart seçimlerinde bu dersleri almamış olanlar bundan sonra seçim kazansa da sonuçta kazanan asla milletimiz olmayacak, vatandaşımız olmayacak. Bu dersleri yalnızca başkaları için yerine getirmiyorum. Benim de eksiğim, yanlışım, zaafiyetim olabilir. Mutlaka düzeltmeye, çok daha kaliteli siyaset yapmaya gayret edeceğim. Hepinizin huzurunda söz veriyorum.

İstanbul’da yeni bir başlangıca hep birlikte imza atacaksak eğer, öncelikle siyaset anlayışını hep birlikte değiştirmek zorundayız. Yeni nesil bir siyaseti, siyasetin en yenisini bu şehre, bu ülkeye hep birlikte hakim kılmalıyız. Hakim kılmak zorundayız.

31 Mart yeni nesil siyaset anlayışının halkta nasıl büyük bir karşılığı olduğunu göstermiştir. Ben, bu anlayıştan ayrılmadan iş yapmaya, çözüm üretmeye devam edeceğim. Sizi, bu 16 milyon şehrin her ferdine söz veriyorum.

Biliyorsunuz, 31 Mart İstanbul seçimlerinin oy sayma işlemi tam 17 gün sürdü. 17 günde yaşananlar hakkında çok şey yazılacak biliyorum.”

Ben İstanbul’a yeni bir bağlangıç vaat ederek buraya geldim

“Ben bugün itibariyle hepsini bir kenara bırakmış ve işime, tüm İstanbullulara hizmet sorumluluğuna odaklanmış durumdayım. Şurası şok iyi anlaşılmalıdır: 17 gün boyunca yaşanan ve kısmen bugün hala devam eden gelişmeler bizi milletce demokrasi sınavından geçirmiştir.  Büyük bir mutluluk ve gururla ifade ediyorum milletimiz bu demokrasi sınavını başarıyla vermiştir. Bu muhteşem millet demokratik olgunluğunu bir kez daha kanıtlamıştır.

Hiç kimse unutmasın bu ülkede millet ne derse o olur. Ülkede son sözü millet söyler. 23 Nisan 1923’ten bu güne gerçek sözü millet söyler. 23 Nisan 1923’ten bu güne  son sözü millet söylemiştir.

Ülkenin birliği, çocuklarımızın geleceği için bugün, yarın daima, son sözü millet söyleyecektir. Herkes bunu bilmeli ve milletin sözünü emir kabul edebilmeli, içine sindirebilmelidir. 23 Nisan 1920’den günümüze aldığımız terbiye budur. Bu vesileyle 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramımızı kutluyorum.

Kampanyam boyunca söz verdiğim gibi İstanbul’da sadece dini bayramlarda değil milli bayramlarda da toplu taşıma ücretsiz olacak. Bu uygulamaya en kısa zamanda bağlayacağımızı müjdeliyorum.

Ben İstanbul’a yeni bir bağlangıç vaat ederek buraya geldim.”

‘Yeni nesil siyaset’ vurgusu

“Yeni bir başlangıcı şu 5 temel alanda sağlayacağımız anlayış farklılıklarıyla mümkün olacak.

1- İstanbul’da yeni nesil siyaset anlayışı hakim olacak

2- İstanbul’da yeni nesil belediyecilik anlayışı hakim olacak.

3-İstanbul’da yeni nesil yerel demokrasi anlayışı hakim olacak.

4-İstanbul’da yeni nesil toplumsal anlayışı hakim olacak.

5-İstanbul’da yeni nesil yurttaşlık anlayışı hakim olacak.

Bu 5 temel felsefeyi biraz daha açmak istiyorum.Yeni nesil siyaset anlayışından ne anladığımı adaylığım süresince ortaya koydum. Vatandaşlar arasında engeller koyan siyasetçilerin devri kapanmıştır.

Vatandaşa kibirle yaklaşan. vatandaşa karşı sevgisiz, saygısız siyasetçilerin devri kapanmıştır. Siyasetçiler yöneticileri ülkenin hizmetkarlarınız. Yönetirken her zaman hukukun üstünlüğünü kabul edeceğim.

Kanunları, kurumları ve kuralları kendi amaçları uğruna eğip büken, kendisi için iyi olanı herkese dayatan bir yönetici olmayacağım”

‘Eski nesil siyasetçiler gibi…’

“Başta Anayasa ve kanunlar olmak üzere hukukun temel ve evrensel hükümlerinin kamu eliyle eğilip bükülmesine izin vermeyeceğim. Kamu otoritesi karşısında vatandaşın güçsüz korumasız kalmasından yararlanmalarına karşı çıkacağım. Yöneticilik hak ve imkanlarından yararlanarak milli ve manevi değerleri istismar etmeyeceğim.

Kimsenin kalbinin ve gururunun kırılmasına müsaade etmeyeceğim. Bu ülkenin kurucu değerlerine bağlı kalacağım. Bütün bunlar yöneticilik ahlakının, vatandaşlık bilincinin doğal bir gereği olarak yapacağım.

Yeni nesil bir siyasetçi olarak korkudan değil sevgiden yana olacağım. Bölerek, ayrıştırarak değil kucaklayarak ve birleştirerek hizmet edeceğim. İki kutuplu dünyada yetişmiş eski nesil siyasetçiler gibi korkutarak herkesten şüphe ederek değil herkesi yanyana getirerek hizmet edeceğim.

İstanbul’da artık yeni nesil demokrasi anlayışı hakim olacak. Bu kentte yaşayanlar, bu kenti yönetenler kadar söz ve karar sahibi olacak. Mahalle meclislerinden başlayan, sektörel meclislere kadar katılım mekanizmasıyla kent yönetim sürecinin aktif organları haline gelecek. Hiç kimse bu şehri terk etme duygusuna kapılmayacak. Bu şehrin kadınları, gençleri, girişimcileri bu şehrin adil bir şehir olduğunu hissedecekler.

Bu şehir dünyada yerel demokrasinin yükseldiği şehirler arasında en başta olacak. Bu şehir özgürleştikçe daha üretken bir yapıya sahip olacak. Bu şehrin üretenleri çalışanları güç kazanacak. Bu şehir dünyada bir çekim merkezine dönecek. Bu şehri hep birlikte ayağa kaldıracağız.

Bana ve ekibime süre tanıyın. Hep birlikte başaracağız, başarmak zorundayız.

Beni denetlemekten, eleştirmekten, bana yol göstermekten de vazgeçmeyin.”

İmamoğlu’ndan Kılıçdaroğlu’na saldırı yorumu

“Ne yazık ki CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu bugün talihsiz bir olay yaşadı ama kendisi çok iyi. Güleryüzlü bir şekilde sizleri saygıyla, sevgiyle selamladı. Orada bu hareketleri yapanlar vatandaşımız değil talimat almış kişilerdir. Benim vatandaşım böyle bir şey yapmaz, görüşü ne olursa olsun yapmaz. Göreceksiniz bu kez sevgi- saygı kazanacak”