İKD'den 8 Mart açıklaması: Sömürü ve yoksulluk kaderimiz değil, yaşasın 8 Mart!

İlerici Kadınlar Derneği'nin (İKD) 8 Mart açıklamasında "Aynı gemideyiz edebiyatı yapan kriz fırsatçılarına meydanı boş bırakmayacağız yine meydanlarda olacağız." denildi.

İKD'den 8 Mart açıklaması: Sömürü ve yoksulluk kaderimiz değil, yaşasın 8 Mart!

İlerici Kadınlar Derneği (İKD) 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü vesilesiyle bir açıklama yaptı.

Açıklamada 8 Mart’ın tarihine değinilirken, 1921 yılında TKP’li kadınların anma toplantısıyla kutladıkları, 1975 yılında ise İlerici Kadınlar Derneği’nin sokaklara taşıdığı ve kadınların mücadeleye örgütlendiği bir miras olduğu hatırlatıldı.

Tarihin sonunu ilan edenlerin, serbest piyasacılığı kutsayanların ve gericiliği “özgürlük” diye pazarlayanların insanlığı felakete sürüklemeye devam ettiği bir süreçte 2019 Türkiyesi’ndeki emekçi kadınların payına da tanzim kuyruklarının, işsizliğin ve yoksulluğun düştüğü belirtilen açıklamada halen bir çok fabrikada devam işçi direnişleri anımsatılarak “Greve çıkan, hak mücadelesi veren binlerce emekçi geleceğimizin aydınlık olduğunu müjdeliyor.” denildi.

“Aynı gemideyiz edebiyatı yapan kriz fırsatçılarına meydanı boş bırakmayacağız yine meydanlarda olacağız.” denilen açıklamada, “Sömürü ve yoksulluk kaderimiz değildir, eşit ve özgür bir ülke kuracağız.” ifadeleriyle son buldu.

İKD açıklaması şöyle:

EMEKÇİ KADINLARIN MÜCADELE GÜNÜ: YAŞASIN 8 MART

Dünya’da ve Türkiye’de emekçi kadınların mücadelesi uzun bir tarihe, insanlığa armağan edilmiş önemli bir mirasa sahiptir. 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü bu mirasın en önemli uğrağıdır. Bugün bütün dünyada kutlanan 8 Mart, egemen sınıfların bütün maniplasyonlarına rağmen, emekçi kadınların direnişinin yıl dönümü olmaya devam ediyor.

8 Mart, 1857 yılında New-York’lu tekstil işçisi kadınların çalışma saatlerinin azaltılması uğruna canları pahasına sergiledikleri direnişin adıdır.

8 Mart, 1917 yılında ”Ekmek ve Barış” talepleriyle sokaklara dökülen Petrograd’lı dokuma işçisi kadınların tarihin akışını değiştirdikleri gündür.

8 Mart, 1910 yılında Kopenhag’ta yapılan İkinci Enternasyonel’e bağlı Sosyalist Kadınlar Konferansına Clara Zetkin’in sunduğu öneriyle Dünya Emekçi Kadınlar Günü olarak şekillenmiş büyük bir tarihtir.

8 Mart, ikinci dünya savaşı sırasında faşizme karşı direniş komitelerini örgütleyen kadınlardır.

8 Mart, 1921 yılında TKP’li kadınların anma toplantısıyla kutladıkları, 1975 yılında kurulan İlerici Kadınlar Derneği’nin sokaklara taşıdığı, kadınların mücadeleye örgütlendiği bir mirastır.

Ve bugün milyonlarca kadın bilerek ya da bilmeyerek bu tarihe sahip çıkıyor. Kapitalizmin kar ve tüketim kültürünün bir parçası haline getirme gayretleri bu tarihi hasır altı etmeye yetmiyor. Sömürü devam ettikçe, kadınlar gericiliğin hedefi haline geldikçe mücadele büyüyor.

Tarihin sonunu ilan edenler, serbest piyasacılığı kutsayanlar, gericiliği özgürlük diye pazarlayanlar insanlığı felakete sürüklemeye devam ediyor. Sömürü üzerine kurulu bu düzen krizlerle besleniyor. Her ekonomik kriz aynı zamanda emekçilerin ceplerinin boşaltılmasıdır, yoksullaşmadır, hayat pahalılığıdır, işsizliktir, hak gasplarıdır. Kadınların kayıt dışı çalışmaya itilmesidir, ücretlerin düşürülmesidir. 2019’un Türkiye’sinde emekçilerin payına düşen tanzim kuyruklarıdır.

Gericiliğin hüküm sürdüğü, iktisadi krizin ağırlığını hissettirdiği bugünlerde emekçi sınıfların yeniden ayağa kalkması, gaspedilen haklarını geri alması ve eşitlikçi bir düzen için mücadeleyi yükseltmesi ertelenemez bir görevdir. Kadınlar terihte olduğu gibi bugünde ön saflarda yerini almaya başladı bile. Aylardır sendikal hakları için direnen, Flormar değil direniş güzelleştirir, sloganını dört bir yana yazan Flormar işçileri öğrenmeye ve öğretmeye devam ediyor.

Gebze’de kriz bahanesiyle, gasp edilen hakları için eyleme çıkan Eksen Makina işçileri bizlere umut oluyor. Greve çıkan, hak mücadelesi veren binlerce emekçi geleceğimizin aydınlık olduğunu müjdeliyor. Umutlu olmak için, düşlemek için çok nedenimiz var… Bizi yoksullukla terbiye edip, sadakaya mahkum edenlere söyleyecek sözümüz var.

Aynı gemideyiz edebiyatı yapan kriz fırsatçılarına meydanı boş bırakmayacağız yine meydanlarda olacağız.

Sömürü ve yoksulluk kaderimiz değildir, eşit ve özgür bir ülke kuracağız.

Yaşasın 8 Mart!

08.03.2019

İLERİCİ KADINLAR DERNEĞİ