Fıkıh-Der’deki çocuğun cinsel istismarı davasında baba oğluna inanmadı

Ümraniye’de Fıkıh-Der adlı ruhsatsız bir derneğin bünyesinde faaliyet gösteren yatılı Kuran kursunda“çocuğun cinsel istismarı” ve “eziyet” davasının duruşması görüldü

Fıkıh-Der’deki çocuğun cinsel istismarı davasında baba oğluna inanmadı

Ümraniye’de Fıkıh-Der adlı ruhsatsız bir derneğin bünyesinde faaliyet gösteren yatılı Kuran kursunda“çocuğun cinsel istismarı” ve “eziyet” suçlarından dava açılan ve geçtiğimiz ay yapılan ilk duruşmada tutuklanan  kurs sorumlusu Ömer Işıktekin ve eğitmenler Hacı Serkan B. ile Tarık B. yargılanmalarına devam edildi. Mahkeme başkanının üç kez şikayetçi olup olmadığını sorduğu halde beyanda bulunmayan E.Ö., oğlunun ifadesinin ardından söz alarak, “Gerçeklerin ortaya çıkması için şikayetçiyim” dedi.

Anadolu 8. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya tutuklu sanıklar Ömer .I., H.S.B., ve T.B. ile avukatları, 6 mağdur öğrenci ve aileleri katıldı. Mahkeme Başkanı Zeynep Durdu Ak, mağdur çocuklardan birine yönelik olarak hazırlanan Adli Tıp Kurumu raporunun geldiğini, raporda çocuğun ruhsal sağlığının bozulduğu yönünde görüş bildirildiğini belirtti.

SANIKLARIN KAPALILIK TALEBİ REDDEDİLDİ

Sanıkların avukatları kişilik haklarının korunmasını gerekçe göstererek duruşmanı kapalı yapılması talebinde bulundu. Mahkeme bu talebi oy birliği ile reddetti. Kursun sorumlusu tutuklu sanık Ö.I.’nın yeğeni olduğunu söyleyen A.E.I., tanık olarak dinlendi. 2013-2017 yılları arasında davaya konu yatılı kursta kaldığını söyleyen A.E.I, iddianamede belirtilen cinsel istismar veya kötü muameleye ilişkin herhangi bir tanıklığı olmadığını söyledi.

Duruşmada mağdur çocuklar H.R.Ö. ve M.E.Ö.’nün babaları E.Ö., dinlendi. Bir oğlunu 2008-2009 diğerini de 2013-2014 yıllarında kursa verdiğini söyleyen E.Ö., “Oğlum M.E.Ö., yatılı kaldığı sürece bana herhangi bir şikayette bulunmadı” dedi. Bunun üzerine Mahkeme Başkanı, “Çocuk, babam arkamda durmuyor” dediğini hatırlattı. Bunun üzerine E.Ö., “H.R.Ö. bir iki kere kursa gitmek istemediğini söyledi. Ben bunu çocuk tepkisi olarak düşündüm” dedi.

Mahkeme Başkanı Ak, “H.R.Ö.’nün başına o kadar şey gelmiş. En çok mağdur olan çocuk. Bu çocuk neden böyle söylüyor. Çocuğunun arkasında mısın? Farkında mısın, senin çocuğunun anlattıkları çok vahim” dedi.

OĞLUNUN İSTİSMARA UĞRADIĞINA İNANMADI

E.Ö., bu soru üzerine, “Çocuğum niye bunları söylüyor bilemiyorum. Fakat her iki çocuğumun da arkasındayım. Karakolda sanık Ö.İ.’nin oğluma cinsel istismarda bulunduğunu söylediler. Ben de yalan olduğunu söyledim. Çünkü benim oğlum yalan söylüyor. İmam Hatip’e liseyi dışarıdan okusun diye yazdırdım. Bir sene sonra sınavlar geldiğinde hiç okula gitmediğini öğrendim. ‘Burada bana yalan söyledi bu da yalandır’ dedim” diye konuştu.

Mahkeme Başkanı , “Böyle bir konuda niye yalan söylesin, kendisi için de çok kötü bir durum” dediğinde baba E.Ö., “Bir insan çocuğunun başına böyle bir şey gelirse nasıl tepki göstermez. Buna sinirlendim. Benim ve sanık Ö.I.’nın üzerinden rant sağlamaya çalışıyorlar” dedi. Baba E.Ö., Başkan, “Sen çocuğunla konuştun mu, bu kadar şey anlatıyor” şeklindeki sorusunu, “Buna fırsatım olmadı” sözleri ile yanıtladı.

‘BÖYLE BİR ŞEY OLUP OLMADIĞINI BİLMİYORUM’

Başkan bu kez, “Şikayetçi misin” diye sordu. Baba E.Ö., “Böyle bir şey olup olmadığını bilmiyorum” dedi. Başkan , “Çocuk burada senden destek bulamadığı için anlatmadığını söyledi. Senin de çocuğunu dinlemen gerekmiyor mu? Bu çocuklar senin. Şikayetçi misin” dedi.

E.Ö., “Bu işi sizin adaletinize bırakıyorum. Şikayetçiyim veya değilim diyemiyorum” dedi.

‘EŞİNDE Mİ YALANCI’

Başkan , E.Ö.’ye “Eşin, sanık için ‘çocuklarımla harem kurmuş’ dediğini hatırlattı. E.Ö. de, “Eşim yalan söylüyor” dedi. Bunun üzerine Başkan , “Eşinde mi yalancı” diye sorduğu E.Ö., “Eşim yalancı değil, bu olayda yalan söylüyor” dedi.

Tanık olarak dinlenen 7 kişi, iddianamede anlatılan olaylara tanıklık etmediklerini beyan ettiler.

Mağdur Y.E.T, sanık Ömer .I.’nın 3 yıl boyunca kendisine cinsel istismarda bulunduğunu belirterek, “Her istediğinde çağırıyordu” dedi. Sanık avukatının, “Niye karşı çıkmadın isteyerek mi yaptın?” diyerek sorduğu Y.E.T, “Niye isteyeyim. 13-14 yaşındaydım. Kafam basmadı” diyerek yanıtladı.

‘BABAM BANA NİYE İNANMIYOR’

Müşteki H.R.Ö. ise “Babam oraya güvendi. Her şeylerini ona verdi. Emin olun o soruyu ben de kendime soruyorum. ‘Babam bana niye inanmıyor’ diye. Yalan olsaydı sadece ben değil bütün arkadaşlarım ‘istismara uğradım’ derdi. 17 yaşında bir çocuk bu lekeyi üzerine alır mı? Ev beni boğuyor. Çağırsa da gitmiyorum. Yüzünü görünce bu olayı hatırlıyorum. Olayı en baştan anlattım. ‘İnanıyorum’ dedi. Önce inanmıştı. Utanıyordum. Kendi günahım varmış gibi korkuyorum” dedi.

OĞLUNUN İFADESİNİN ARDINDAN ŞİKAYETÇİ OLDU

E.Ö., oğlunun ifadesinin ardından söz alarak, “Gerçeklerin ortaya çıkması için şikayetçiyim” dedi. Sanıkların tutukluluk halinin devamına karar veren mahkeme, eksiklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi.

Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, Ümraniye’de bulunan Fıkıh-Der’e ait kuran kursunda yatılı olarak kalan bazı öğrencilerin şikayeti üzerine kursta yönetici ve eğiticiler hakkında soruşturma başlatıldığı, soruşturma sonucu hazırlanan iddianamede çocuklara 2014-2016 yılları arasında şiddet uygulandığı, plastikten yapılmış çekiç benzeri bir aletle ve içi bozu para dolu bir çanta ile çocukların dövüldüğü, bazılarının da cinsel istismara uğradıkları belirtiliyor.

İddianamede bu kapsamda, sanık Ömer I.’nın  6 mağdur çocuğa yönelik “çocuğa karşı cinsel saldırı”, “Çocuğa karşı eziyet”, “Çocuğa karşı nitelikli cinsel saldırı” suçlarından toplam 35 yıl 6 aydan 142 yıla kadar hapisle cezalandırılması isteniyor.

Ömer Işıktekin ve diğer sanıklar tahliyelerini talep etti ancak tutukluluk hallerinin devamına karar verildi. Bir sonraki duruşma 10 Aralık 2019 yılında görülecek.