Erdoğan'ın korumalarının saldırdığı Avukat Sürenoğlu: 'Evrakı imzalamazsan ayaklarından bağlayıp Boğaz'a atarız' dediler

Çırağan Sarayı’nda yapılan Demirören-Kalyoncu düğünü sırasında yolun kapatılmasına tepki gösterince Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın korumaları tarafından feci şekilde darp edilen Avukat Sertuğ Sürenoğlu, o gece ile ilgili olarak "Açıkca ölümle tehdit ettiler. Evrakı imzalamazsan, ayaklarımdan bağlayıp boğaza atacaklarını söylediler" dedi.

Erdoğan'ın korumalarının saldırdığı Avukat Sürenoğlu: 'Evrakı imzalamazsan ayaklarından bağlayıp Boğaz'a atarız' dediler

Demirören ve Kalyoncu ailelerinin çocuklarının 14 Nisan’da AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın da katıldığı düğününde Çırağan Sarayı’ndaki yolun trafiğe neden kapatıldığını soran Avukat Sertuğ Sürenoğlu, Erdoğan’ın korumaları tarafından öldüresiye darp edilmişti.

KRT televizyonuna konuk olan Avukat Sürenoğlu o gece ile ilgili kendisine yaşatılanlara ilişkin ürperten açıklamalarda bulundu.

Sürenoğlu şunları söyledi:

“ARACIN İÇİNDEKİ KORUMALAR SÜREKLİ DEĞİŞİYOR, HER GELEN İŞKENCEYE DEVAM EDİYORDU”

“Ben halkın tepkisine ses oldum. O sırada cumhurbaşkanının geçişi esnasında tepkimi göstermem polislerin hoşuna gitmedi. İşkence,darp, ters kelepçe yolda başladı. Önce trafik polisi bana yumruk attı sonra cumhurbaşkanının yakın korumaları beni alıp bir araca bindirdiler. Aracın içindeki kişi sayısını bilmiyorum ama dışarıdan gelip işkenceye dahil olan korumalar vardı. sürekli bir sirkülasyon vardı darp eden.”

“1,5 SAAT İŞKENCEDEN SONRA ‘SANA NE YAPALIM’ DEDİLER”

“Başından beri cumhurbaşkanına hakaret etmedim dememe rağmen işkenceye devam ettiler. Bir aracın içinde 1,5 saate yakın hem fiziksel hem de sözlü işkenceye maruz bırakıldıktan sonra “sana ne yapalım” diye sordular. Ben de “ hukuk ne gerektiriyorsa onu yapın “dedim.

“EVRAKI İMZALAMAZSAN, AYAKLARINDAN BAĞLAR , BOĞAZA ATARIZ”

“İçerisinde cumhurbaşkanına asla söylemediğim, dilimin varmadığı hakaretler içeren bir evrak düzenleyip zorla imzalamamı istediler. Açıkca ölümle tehdit ettiler. Evrakı imzalamazsan, ayaklarımdan bağlayıp boğaza atacaklarını söylediler. Bir hukukçu olarak, işkence altında iken imzalanan belgelerin geçersiz sayıldığını bildiğim için direnmedim ve imzaladım. Ancak sonra bu evrakın bana tutuklama ve ev hapsi olarak döndüğünü gördüm. O evrakı imzalamam karşılığında beni serbest bıraktılar” dedi.