Erdoğan, oyuncu Deniz Çakır'ı hedef aldı: Sanatçıymış, faşist...

AKP'li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, oyuncu Deniz Çakır'ı hedef alarak, "Bu ülkenin başörtülü hanımlarına Suudi Arabistan'a gidin demek faşistliğin en alasıdır." dedi.

Erdoğan, oyuncu Deniz Çakır'ı hedef aldı: Sanatçıymış, faşist...

AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, partisinin grup toplantısında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.

Erdoğan konuşmasında oyuncu Deniz Çakır’ı hedef alarak, “Bu ülkenin başörtülü hanımlarına Suudi Arabistan’a gidin demek faşistliğin en alasıdır.” dedi.

Erdoğan’ın açıklamaları şöyle:

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan, MHP ile yerelde de sürdürdüğü Cumhur İttifakı’na ilişkin alınan kararların enine boyuna düşünülerek karar verdiğini ifade etti. Erdoğan, “Tüm teşkilat mensuplarımızın partimizin MYK’nın almış olduğu krarlara ve yapmış olduğumuz istişareler neticesinde saygı duymnasını özellikle rica ediyorum.Aramızdaki bu bağları kimse zayıflatma yoluna gitmesin, kimse ‘ben’ diye hareket etmesin. Burada ‘ben’ yok, ‘biz’ var” dedi.

“Yapmış olduğumuz bu ittifak konusunda tüm teşkilat mensuplarımızın partimizin MYK’nın almış olduğu krarlara ve yapmış olduğumuz istişareler neticesinde saygı duymnasını özellikle rica ediyorum. Bizler olayları enine boyuna istişaresini yapıyor, kararımızı da ona göre veriyoruzdur. Bu yürüyüşte kaybetmeyi değil, kazanmaya karar vermiş bir davayız. Bunu böyle bilmenizi isitoyrum. Aramızdaki bu bağları kimse zayıflatma yoluna gitmesin, kimse ben diye hareket etmesin. Burada ben yok, biz var.

“Buna karşılık konu iftiraya, yalana, hakarete glince aslan kesilirler, Kendisine karşı açtığımız davanın, kaznadığımız tazminatın haddi hesabı yok. Kardeşlerin can çıkar, huy çıkmaz. Hangi yola baş vurarsak vuralım bu zatı…. CHP’nin başındaki zatın kimi belediye başkanları içindeki Bizans sevdası olsun…. Bu zatın demokrasinin ve özgürlüğünün sesi olarak tarif ettiği Gezi eylemlerinde Zulüm 1453’t başladı slognaları atıldı.

“CHP HERŞEYE KARŞI ÇIKTI”

“CHP zihniyeti tek parti devriminden beri uçak ve silah fabrikalarını kapatmış, altyapı yatırımlarını kapatmıştır. Osmanlı döneminde başlayan Gazi’nin de hassasiyetle sürdürdüğü demiryolunu durduran da CHP olmuştur. Boğazdaki her üç köprünün de inşaatına bunlar muhalefet yaptı. Daha önce köprü projesini gündeme getiren Ruhi Demirağa, İnönü ve Bayındırlık Bakanı Ali Çetinkaya için gelecekte köprü yazılırsa İnönü ve Çetinkaya geçemez diye üzerine yazılmasını vasiyet etmiştir.

“Seyhan barajına karşı çıkma sebepleri ise köstebeklerin bendi yıkacağına yönelik akıllara durgunluk veren …. İstanbul’un imar çalışmaları yapılırken CHP’liler Barbaros Bulvarı, E-5 gibi yollara ‘uçak mı indireceksiniz buralara?’ diyerek karşı çıkmıştır. Marmaray’a Avrasya Köprüsü’ne de bunlar böyle muhalefet ettiler. CHP kafasına kalsaydık onlarca milyon insan Avrupa ve Anadolu yakası arasında hâlâ sandalla geçmeye çalışacaktı. Medeniyet ve kültürümüze ait ne varsa yok etmeye çalışan bir partiyle karşı karşıyayız.

DENİZ ÇAKIR’I HEDEF ALDI

“Cumhurbaşkanı’nı bira içmeye, Mozart dinlemeye zorlamak faşistliğin dik alasıdır. Bu ülkenin başörtülü hanımlarına Suudi Arabistan’a gidin demek faşistliğin en alasıdır. Adı da neymiş? Sanatçıymış. Buyrun. Dert başka, ne derseniz deyin.”

KREDİ KARTI BORÇLARINA DÜZENLEME

Her yeni gösterge, gelişme finansal saldırıların etkisinin ortadan kalkmaya başladığını gösteriyor. Bir taraftan tüm göstergelerde pozitif gelişmeler sağlanırken, her güzel gelişmeyi müjde olarak yansıtacağız. Bir dizi müjdeyi daha paylaşmak istiyorum.

Düzenli sosyal yardım alan ihtiyaç sahibi vatandaşlarımızın aylık 150 kw/saat elektrik tüketimini devlet olarak biz üstleniyoruz. Bu kapsamda 2,5 milyon üzeri hanede 80 liralık elektrik faturasını devlet karşılayacak.

Kredi kartı borcunu ödemekte zorlanan vatandaşlarımıza, Ziraat Bankası aracılığıyla, kredi kartı borçları tek bir çatı altında toplanacak. Hangi banka olursa olsun, Buradan alınan krediyle borçlar kapanacak. Aylık gelirine uygun şekilde bu borcunu ödeyecek.

Halkbank, esnaf ve sanatkarların işletme giderlerini karşılamak üzere 22 milyar liralık kredi kullandıracak. Bütün kurlara ilgili oyunlara rağmen, dengelenme sürecini yansıtmak için 10 milyarlık tutarını ilk çeyrekte kullandırma kararı aldık. Detayları yarın Halkbank tarafından paylaşılacak.

Sigorta prim teşviki uygulaması kapsamında 500 ve üzerinde çalışanlar için 3 puan desteğini 5 puana çıkarıyoruz. 506 sigortalı çalıştıranlar için de 5 puan uygulamasını aynen devam ettiriyoruz.

“BOLTON ÇOK CİDDİ YANLIŞ YAPMIŞTIR”

Mahalli seçimler ve ana muhalefet sorunumuzla uğraşırken, ekonomik tedbirleri ele alırken, ülkemizin çıkarlarını korumayı ihmal etmedik. Suriye meselesinde kritik bir dönemden geçiyoruz. Suriye’nin toprak bütünlüğü, yeni anayasa ve özgür seçimler konusunda aynı kararlı duruşu sergiliyoruz. 3,5 milyonun üzerinde Suriye sığınmacıyı barındıran ülke olarak en büyük insani yükü biz üstlendik. Terör örgütleriyle gerçek anlamda mücadele eden tek ülke Türkiye’dir. DEAŞ’ı etkisiz hale getirip darmadağın eden Türkiye olmuştur. Kahraman askerlerimiz tarafından söndürülen DEAŞ balonu sonrası Suriye toparlanma sürecine girdi.

Ancak Bolton’un verdiği mesajı yutmamız mümkün değil. Bunlar bu ülkede benim Kürt vatandaşım kimdir, YPG kimdir sanırım bunları tanımıyorlar. PKK-YPG/PYD benim Kürt kardeşlerimin temsilcisi olamaz. Biz bu terör örgütü mensuplarını ister Kürt vatandaşlarımızın, ister Arapların içinden çıkmış, ister Türklerin içinden çıkmış olsun teröristse hakkından geliriz. Terörist olacak, bunlar Kürt, bunlara dokunmayın… Yok böyle bir şey. Teröre yeni bir tarif mi geliştirdiniz? Teröre yeni bir tarif mi geliştirdiniz? Teröristse gereğini yaparız. Bolton çok ciddi yanlış yapmıştır. Suriye’deki terör koridoru içinde yer alanlar gerekli dersi alacaktır.

“TRUMP’IN KARARLILIĞI REFERANS NOKTAMIZDIR”

Sayın Trump’a Münbiç ve Fırat’ın doğusunda terör örgütleriyle yürüttükleri işbirliğine ilişkin görüşlerimizi ilettik. Türkiye’nin DEAŞ’la mücadele edebileceğini ifade etti. Bizim bu teklifimiz üzerinde Sayın Trump, Suriye’den çekilme görüşünde olduğunu ifade etti. DEAŞ bittiğinde ABD’nin Suriye’deki varlığına gerek kalmayacağını söyleyen Trump’a her türlü desteği verdim. Bunun ardından da ekiplerimize meselenin detaylarını konuşma talimatı verdim.

ABD yönetimleriyle daha önceden de yaşadığımız bir durum yeniden karşımıza çıktı. Biz Trump’la net anlaşmaya varmış olmamıza rağmen, farklı sesler gelmeye başladı. Sayın Trump’ın kararlığı bizim referans noktamız olmaya devam ediyor. Suriye’de halen faaliyet gösteren DEAŞ’a karşı askeri harekat için hazırlıklarımızı tamamladık. YPG/PYD’ye yönelik hazırlıklarımız da tamamlandı. Başka teröristler de olursa onların da hakkından gelmek boynumuzun borcudur.

“CUDİ’YE DE, GABAR’A DA GİRERİZ”

Türkiye’nin Suriye meselesindeki hassasiyetini anlamamış olanlara bu meseleyi tekrar anlatmak bizi yormaz. Terör örgütünün arkasında duranlara da iki çift lafımız var. Türkiye her zaman sözünü tutan bir ülke olmuştur, müttefiklerinden de aynı hassasiyeti beklemektedir. Suriye meselesinde Türkiye’nin inisiyatifi artıkça çarpıtmalar tedavüle sürülmeye başlandı. Kürtler katledilecek diyenler, meselenin ardını biliyor. Biz canlarını ve geleceklerini kurtarmak için Suriye’den gelen hiçbir kişiye ne dinini, kökenini sormadık, sormayız. Şu anda Kobani’den ülkemize gelen 200 bin Kürt kardeşimizi kim barındırıyor? Hangi Kürt öldürüldü, teröristten başka? Cudi’ye de girereiz, Gabar’a da gireriz gereğini yaparız. İnlerine gireriz.

Saddam Irak’ın kuzeyiine yönelik saldırı başlattığında yarım milyon insan hiç tereddüt etmesen sınırlarını açan biz olduk. Her kim ki mazlumu Türk diyerek, Türkmen diyerek yaftalıyorsa o zalimin ortağıdır. Türkiye hiçbir yer masum insanları yok etmeye gitmez. Türkiye sadece yaşatmaya gider. Tek istisnamız teröristlerdir.