Erdoğan Fenerbahçe kongresinde: Açarız sınırları yürüsünler Avrupa'ya
"Her iki konuda da kimseye şantaj yapmıyoruz. Güvenli bölge konusunda destek verilmezse açarız sınırlarımızı, şantaj yapmıyoruz."
AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Fenerbahçe’nin Olağan Divan Kurulu Toplantısı’nda “Ülkemizdeki 3 milyon 650 bin Suriyelinin ilk etapta 1 ile 2 milyonluk kısmının geri dönüşü için geliştirdiğimiz projelere destek verilemezse sınırlarımızı açmaktan başka çaremiz kalmaz. Açarız sınırları yürüsünler Avrupa’ya” diye konuştu.
Erdoğan, Fenerbahçe Spor Kulübü Ekim ayı Olağan Divan Kurulu Toplantısı’na katıldı. Erdoğan Faruk Ilgaz Tesisleri’ndeki toplantıda yaptığı konuşmasında, “Biz gerekirse Telabyad ile Resulayn arasında mültecilerin yaşayacağı konutları, sosyal donatı alanlarını yapacağız ve dünyaya da bunu ispat ederek göstereceğiz ve ‘işte Türk milleti budur görün’ diyeceğiz. Terör örgütü 30 kilometrelik hattın içinden ya da dışından saldırılarını sürdürürse, nereye kaçarlarsa kovalayıp gereğini yapacağız. Aynı şekilde ülkemizdeki 3 milyon 650 bin Suriyelinin ilk etapta 1 ile 2 milyonluk kısmının geri dönüşü için geliştirdiğimiz projelere destek verilemezse sınırlarımızı açmaktan başka çaremiz kalmaz. Açarız sınırları yürüsünler Avrupa’ya. Her iki konuda da kimseye şantaj yapmıyoruz. Sadece içinde bulduğumuz durumu söylüyor, çözüm yolunu ortaya koyuyor ve meşru destek talebimizi ifade ediyoruz” dedi.
Erdoğan’ın konuşmasından öne çıkan başlıklar şöyle:
“Fenerbahçe sevdası bizim gönlümüze çocukluk yıllarımızda düştü.”
“Türkiye’de en çok normal üyeye sahip olan kulüp Fenerbahçe’dir.”
BİZ TOPRAKTA OYNUYORDUK
“Niçin bizim kulüplerimiz çok daha başarılara mührünü basmasın. Çoğu bir asrı geride bırakan kulüplerimizin kuruluş yılları da eskidir. Her ne kadar göğsümüzü kabartan başarılar olsa da genel olarak sporda arzu ettiğimiz daha doğrusu hak ettiğimiz yerde olmadığımızı düşünüyorum. Yüzlerce madalyanın dağıtıldığı uluslararası organizasyonlardan bir iki madalyayla dönmeyi başarı sayamayız. çünkü çok daha fazlasını yapabileceğimiz kabiliyete sahip olduğumuzu biliyoruz. Peki eksik olan nedir? Bu konuda iki önemli eksiğimiz var. Birincisi hep konuşuyoruz altyapı, ikincisi sporcu yetiştirme sistemi.”
“Biz toprakta oynuyorduk. Şeref Stadı toprak. Buralarda yuvarlanınca zımpara gibi bütün her yer deriler kalkıyordu. Dere ağzı aynı şekilde. Buralar unutulacak gibi değil. Buralardan yeşil sahalara geldik. Bu yeşil sahalar şimdi beğenilmez hale geldi. Dünyada birçok ülke ile mukayese edilemeyecek stadyumlara sahibiz. ”
“Artık neticeye koşmamız lazım. Önem vermemiz gereken bir diğer alan okullardır. Kenan Evren Lisesi artık burada vasıflı sporcularımızı yetiştireceğiz. Ana sınıfından başlayıp üniversiteye kadar öğrencilerimizin spor branşlarındaki yeteneklerini tespit edip geliştirecek sistemi kurmalıyız. Bu konudaki çalışmalar takdire şayandır ancak hâlâ yeterli değildir.
“Futbolun popülerliği diğer alanlarına olan ilginin yatırımın ve desteğin önüne geçmemelidir. Bu bakından şu anda zaman zaman bir araya geldiğimizde başkanlarımıza söylüyorum yatıp kalkıp hep futbol diyoruz. Ama mesela Fenerbahçe’nin basketboldaki başarısı yadsınamaz. ”
“Bugün artık spor insan bedenini geliştiren bir alan olarak görünmüyor. Örneğin kolektif anlayış çok çok önemli ama siyasette de kolektivizm çok önemli .Eğer bu işi kolektif yapıyorsanız başarıyı yakalarsınız. çünkü bireysellik başarıya değil yokluğa götürür. Spor çok kritik bir propaganda işlevine sahiptir. Başarılarınız ülkemiz hanesine katkı sağlıyor.”
“Fenerbahçe sadece bir spor kulübü olarak kurulmamıştır. Bu ülkenin istiklaline hizmet etmek için vücut bulmuş bir kulüptür.”
ŞANTAJ YAPMIYORUZ: AÇARIZ KAPILARI
“(Barış Pınarı Harekâtı) Asal bunlarla masaya oturmayız bunların arabulucu olmasını da kabul etmeyiz. Sen Amerika’sın seninle gel masaya oturalım. Oturduk konuştuk anlaştık. 120 saatte temizlediniz temizlediniz. Yoksa bize bırakacaksınız biz bu işi yürüteceğiz. Temizlediklerine dair bir yazılı metin gönderdiler ama ne yazık ki temizleyemediler. Şu anda da diğer bölgelerde Rusya ile aynı şeyi yürütüyoruz. Bitti bitti. Yoksa kontrolü biz alıp temizliği yapacağız. Suriye’de bölgede tek bir damla dahi masum kanı dökülsün istemiyoruz. Bıçak kemiğe dayandığında güç kullanmaktan çekinmiyoruz ama ilk tercihimiz daima meselelerimizi suhuletle çözmekten yanadır. Amerika ve Rusya ile vardığımız mutabakatların sebebi budur.”
“İçeride ve dışarıda tüm çalışmalarımızın altında bu kadar rahat hareket edebiliyorsak. Artık imkanlarımız çoğaldı. maliyetler tabi artık çok daha düşük. Uluslararası kuruluşlar bizi bununla tehdit ediyor. Ne yaparsanız yapın siz bunları yaptıkça biz çok daha güçleneceğiz. Bu milleti sindiremezsiniz. Uluslararası toplumdan beklentimiz sınırlarımızın güvenliği ile ilgili konularda hassasiyetimize detsek verilmesi. Bunlar dürüst değiller. ”
“İnanın yoklar. Hep yalan doğru konuşmuyorlar. Dürüst konuşmuyorlar. Konuşsalar da konuşmasalar da onu söylüyorlar biz gerekirse Tel Abyad ile Resulyan arasında mültecilerin yaşayabileceği konutları alt-üst yapısı ile yapıp bunu dünyaya göstereceğiz.”
“Her iki konuda da kimseye şantaj yapmıyoruz. Güvenli bölge konusunda destek verilmezse açarız sınırlarımızı, şantaj yapmıyoruz.”
“Türkiye mertçe konuşur. Biz sadece ve sadece kendi vatandaşlarımızın ve masum Suriyelilerin haklarını konuşuyoruz.”
