‘Asgari ücret, son 45 günde 33 dolar azaldı’

Öztrak, “Yapılan sandık darbesi, sadece İstanbul’un seçilmiş belediye başkanı Ekrem İmamoğlu’nu ve İstanbulluları değil, tüm Türkiye’yi mağdur etmiştir” diye konuştu.

‘Asgari ücret, son 45 günde 33 dolar azaldı’

CHP Ekonomi Masası üyeleri, İstanbul Perpa Ticaret Merkezi’nde iş insanlarıyla bir araya geldi. Toplantıda CHP Sözcüsü Faik Öztrak 31 Mart seçimlerinin iptalinin faturasını dile getirdi.

İstanbul seçimlerinin iptalinin Türkiye’deki şirketlere ve vatandaşlara çıkardığı faturayı özetleyen Öztrak, “Yapılan sandık darbesi, sadece İstanbul’un seçilmiş belediye başkanı Ekrem İmamoğlu’nu ve İstanbulluları değil, tüm Türkiye’yi mağdur etmiştir” diye konuştu.

Faik Öztrak seçimlerle ekonominin ilişkisine dair şu ifadeleri kullandı:

“Tek adam parti devletini kurma projesi kapsamında son beş yılda ülkemiz 8 defa sandık başına gitmiş. 7,5 ayda bir bu milletin önüne sandık gelmiş. 2014’ten bu yana art arda yaşadığımız seçimlerle, referandumlarla çok kıymetli bir beş yılı harcayıp tüketmişiz. Ekonomiyi yeniden rayına oturtacak gerçekçi, kapsamlı ve güven verecek bir program bir türlü uygulamaya konmamış. Yeni kırılganlıklar görmezden gelinmiş, yatırımcı ürkekleşmiş. Hem finansal, hem de makroekonomik göstergelerimize bu durum yansımaya başlamış.”

1 NİSAN SÜRECİNİN EKONOMİYE MALİYETİ

“Yine bu sandığa darbe milletimize de ciddi yükler getirdi. Türkiye’nin dış borç yükü TL’yle baktığımız zaman 1 Nisan’da 2 triyon 442 milyardı. Şimdi 2 trilyon 679 milyara çıkmış. Yani 237 milyar da TL dış borçtan milletimizin sırtına yük yüklenmiş. Milletin geliri de eriyip gitmiş. Asgari ücret, son 45 günde 33 dolar azalmış. 368 dolarmış 335 dolara inmiş. Yine milli gelir cinsinden bu kurdaki oynamanın maliyeti de 72 milyar dolar olmuş. Kişi başına bölersek 870 dolar her birimize milli gelir cinsinden bu son yaşadıklarımızın, yani sandık darbesinin, Ekrem İmamoğlu’nun mazbatasının gasbının maliyeti oldu.”

‘Sandık darbesi’ olarak nitelendirdiği YSK kararının ardından CHP’nin çıkardığı fatura ise şöyle oldu:

“Bu 1 Nisan’da başlatılan sürecin bu ekonomiye hiç mi maliyeti yok? Yani burada tek mağdur olan Ekrem İmamoğlu mu? Hayır. Burada tek mağdur olan İstanbul halkı mı? Hayır. Bu olayda tüm Türkiye mağdur oldu. Bu darbe sürecinde, Dolar kuru 5 lira 49 kuruştan 9 Mayıs’ta 6 lira 19 kuruşa kadar yükseldi. Bugün 6 lira 2 kuruştu sabah gelirken. Kurda en sıkıntılı şeylerden biri de bu dalgalanmadır. Böyle dalgalandığı andan itibaren vadeli işlemler sıkıntılı oluyor. 6 lira 2 kuruştan baktığımız zaman yüzde 8,8 Türk Lirası değer kaybetmiş. Peki, bu zaman diliminde Türkiye’nin diğer ekonomilerle karşılaştırdığımızda durumu ne? Türk Lirası kendine benzeyen ekonomilerin parası karşısında en fazla değer kaybeden para olmuş.”

8.5 MİLYON İŞSİZ

Dönemi 2009 krizi ile karşılaştıran Öztrak şöyle devam etti:

“İşsizlik rakamlarına baktığımız zaman son bir yılda işinden olanların sayısı 811 bin kişi. Yani 811 bin çalışan işini kaybetmiş. Özellikle sanayi ve tarım gibi dış ticarete açık sektörlerdeki iş kayıpları oldukça dikkat çekici. Buna benzer işgücü kayıplarını biz yüzde 4,7 bir daralma yaşadığımız 2009 küresel krizi döneminde yaşamışız.

İşsizlere, iş bulma ümidini yitirenleri, mevsimlik çalışanları ve eksik istihdam edilenleri de dahil edersek, işsiz sayısı 8,5 milyon ediyor. Oran olarak da yüzde 24,5. Yani çalışabilecek durumda olan her 4 kişiden biri işsiz. Böyle bakarsak bu işsiz sayısı dünyadaki 97 ülkenin nüfusundan fazla. Bunlar hem büyüme hem de iç talep bakımından hiçte olumlu işaretler değil.”

BÜTÇE AÇIK VERDİ

“Maalesef, İstanbul seçimlerinin yenilenmesi nedeniyle Türkiye bütçedeki imkânı heba etti. 2019 için programlanan bütçe açığı 81 milyar TL iken bunun yüzde 68’i yani yarısından fazlası ilk 4 ayda gerçekleşti. Yine geçen yılın ilk dört ayında 2,2 milyar TL fazla veren faiz dışı bütçe dengesi bu yılın aynı döneminde 16 milyar TL açık verdi. Bunun tamamına yakını da Nisan ayında geldi. Önümüzde şimdi bir İstanbul seçimi var.  Bunun için yönetim bütçede yeniden bir gaza basabilir miyim diye bakıyor, ne yapabiliriz diye bakıyor.”