Zaman gazetesi eski muhabiri Erdal: Maklube yemeye gittiğimiz yer de Cemil Barlas'ın eviydi

Hanım Büşra Erdal, ‘FETÖ’ davasında tutuklu olarak yargılanıyor.

Zaman gazetesi eski muhabiri Erdal: Maklube yemeye gittiğimiz yer de Cemil Barlas'ın eviydi

‘FETÖ’ davasında tutuklu yargılanan kapatılan Zaman gazetesinin eski muhabiri Hanım Büşra Erdal mahkemede savunma yaptı: “Bir kişiyle 1-1.5 ay çıktım. Bu kişi beni maklube yemeye çağırdı. Maklube yemeye gittiğimiz yer de Cemil Barlas’ın eviydi.”

‘FETÖ’nün medya yapılanmasına yönelik olduğu belirtilen soruşturma sonucunda açılan, aralarında gazeteci Murat Aksoy ve müzisyen Atilla Taş’ın da bulunduğu 29 sanığın yargılandığı davaya devam edildi.

İstanbul 25’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davaya 19’u tutuklu 5’i tutuksuz 24 sanık katıldı. Bir sanık da duruşmaya SEGBİS sistemi ile bağlandı. Mahkeme Başkanı, sanıkların dijital materyallerin incelenmesi sonucu hazırlanan raporun dava dosyasına geldiğini, ilgili sanıklara da tebliğ edildiğini söyledi.

‘SADECE BİR KİŞİ BANA ‘ABLA’ DEDİ’

Rapora karşı söz alan kapatılan Zaman gazetesinin eski muhabiri tutuklu sanık Hanım Büşra Erdal, herhangi bir delile dayalı olarak tutuklu olmadığını savundu. Raporu hazırlayan bilirkişinin abi ve abla tanımlarını da araştırdığını söyleyen Erdal, şunları anlattı. “Sadece bir kişi bana abla dedi o da haber müdürüm. Muhabirlere de abi derdi. Ben 2010-2011 yıllarında gazeteye hiç gitmedim. Onu en iyi Ali abi bilir. Ali abi dediğim de Ali Akkuş” dedi. Bir kişiyle 1-1.5 ay çıktığını, bu kişinin kendisini maklube yemeye çağırdığını anlatan Hanım Büşra Erdal, maklube yemeye gittikleri yerin de Cemil Barlas’ın evi olduğunu savundu.

‘PENSILVANYA FETHULLAH GÜLEN VE ETRAFINDA ERKEKLERİN OLDUĞU BİR YER’

Hanım Büşra Erdal, Pensilvanya’ya 2011 ve 2013 yıllarında iki kez gittiğini belirterek, şöyle dedi: “Ben tatil için Newyork’a gidecektim. Havalimanında check-in sırasında Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı’ndan tanıdıklarımla karşılaştım. Mustafa Yeşil ve Cemal Uşşak da vardı. Onlar Pensilvanya’ya gidiyorlardı. Orada bulunan ve yine Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı’ndan tanıdığım Müşerref isimli kadın olduğunu, yalnız kalmamak için kendisine eşlik etmemi istedi. Onlarla Pensilvanya’ya gittim. Orası erkek sistemi üzerine kurulu. Fetullah Gülen ve etrafından erkeklerin olduğu bir yer.”

‘GÜLEN BİR DAHA DARBE DÖNEMLERİNİN GELMEYECEĞİNİ SÖYLEDİ’

Erdal sözlerini şöyle sürdürdü: “Üç günün sonunda Fetullah Gülen ile tanışmak istediğimi söyledim. ‘Buraya geldim onunla tanışmak istiyorum’ dedim. Son gün, ‘hasta, sadece 5 dakika görüşebilirsin’ dediler. Müşerref hanım bizi tanıştırdı. Fetullah Gülen direkt, ‘sorun var mı’ dedi. ‘Evet, sorum var’ dedim. ‘Zaman Gazetesi muhabiri olarak Ergenekon davalarını takip ediyorum. Adınız çok geçiyor. Bunun arkasında siz var mısınız’ diye sordum. Reddetti. ‘İşin arkasında değiliz’ dedi. Demokrasi olduğunu, bir daha darbe dönemlerinin gelmeyeceğini söyledi. Sonra da New York’a geri döndüm. Eğer 5-6 yıl sonra Pensilvanya’nın karşımıza kriminal bir vaka olarak geleceğini düşünseydim, Pensilvanya’nın haritadan silinmesini isterdim. Zaman’da cemaat gömleğini giymedim, bugün de ben mahkemede FETÖ gömleğini giymiyorum. Bunu reddediyorum.”

‘BENİ TUTUKLAYAN HAKİM TWITTER’DA TAKİPÇİMDİ’

Kendisini tutuklayan hakimin Twitter takipçisi olduğunu söyleyen Erdal, “Herhalde bir teröristi takip etmiyordu. Burada gazeteciliğim yargılanıyor. Biz Anayasa Mahkemesi’nin kararının uygulanmaması ile dibe vurduk, umarım dipte fazla kalmayız” diye konuştu.