Yandaş yazar Alev Alatlı'dan Baro'ya: Adalet sistemi kötü diye çemkirmekle bu iş olmuyor

Adalet Bakanlığı tarafından düzenlenen Adalet Şurası’nın “Medeniyetimizde Adalet Anlayışı” başlıklı ilk oturumu Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi’nde gerçekleştirildi. Oturumda konuşma yapan yandaş yazar Alev Alatlı, “Roma hukukunun gözleri bağlı tanrıçası bize göre değil. Bizim gözlerimiz fal taşı gibi açık olmalıdır. Türkiye’de ve yurt dışında, bizim gözleri fal taşı gibi açık, koruyan, kollayan, ne olduğunu... View Article

Yandaş yazar Alev Alatlı'dan Baro'ya: Adalet sistemi kötü diye çemkirmekle bu iş olmuyor

Adalet Bakanlığı tarafından düzenlenen Adalet Şurası’nın “Medeniyetimizde Adalet Anlayışı” başlıklı ilk oturumu Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi’nde gerçekleştirildi. Oturumda konuşma yapan yandaş yazar Alev Alatlı, “Roma hukukunun gözleri bağlı tanrıçası bize göre değil. Bizim gözlerimiz fal taşı gibi açık olmalıdır. Türkiye’de ve yurt dışında, bizim gözleri fal taşı gibi açık, koruyan, kollayan, ne olduğunu anlamaya çalışan hâkimlere ihtiyacımız var” dedi.

Hatırlanacağı üzere Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülü’nü alan Alev Alatlı’nın ödül töreninde Cumhurbaşkanı Erdoğana’a hitaben, “Dünya 5’ten büyüktür dediniz ve tüm oligarkları boşa çıkardınız. Bugün George Orwell olsa sizi ayakta alkışlardı. O yetmez Daniel Defoe de kalkar o da alkışlardı. Sizin sahici dostlarınız sanatçılar ve edebiyatçılar arasındandır.” demişti. Türk Telekomcular Derneği’nden yapılan açıklamada, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a “George Orwell olsa sizi ayakta alkışlardı” diyerek gündeme gelen yazar Alev Alatlı’nın damadı Kaan Aktan’ın TT Net Genel Müdür vekilliğine getirildiği belirtilmişti.

Adalet Heykelinin gözünün bağlı olması hukuk ve adalet ile ilgili konularda tarafsızlığını simgeliyor ve Adalet Heykeli aynı zamanda Tarafsızlık Heykeli ve Adalet Terazisi olarak da biliniyor.

Prof. Dr. Burhanettin Duran’ın başkanlığındaki oturumda konuşan yazar Alev Alatlı, yargıya güvenin azaldığı yönünde söylemler olduğunu hatırlattı. Alatlı, “Geçmişte yargıya güven yüzde 70’i, şimdi yüzde 30’lara düştü” şeklindeki iddiaların mesnetsiz olduğunu, araştırmaların hiç birinde böyle bir bulgu olmadığını dile getirdi. Hâkim ve savcıların eğitimleri konusunda atılması gereken adımlara dikkati çeken Alatlı, bilge ve bilgin olmanın yolunun kurumsal destekten geçtiğini belirtti.

Yazar Alatlı, hukuk eğitiminin belirlenecek alanlarda lisans derecesi almış öğrencilerin girebilecekleri yüksek lisans ve doktora programları seviyesine yükseltilmesi gerektiğini belirterek, “Hiç değilse hukuk eğitimine girişin serbest ama çıkışta sıkı kontrolün, imtihanın, meslek imtihanın yapılması gerekir. Baro, mutlaka elini taşın altına koymak zorundadır ve çağdaş bir iş tanımı geliştirmeye yardımcı olmalıdır. ‘Adalet sistemi kötü’ diye çemkirmekle bu iş olmuyor” ifadesini kullandı.

Konuşmasında Roma Hukukunu da eleştiren Alatlı, şöyle devam etti: “Roma hukukunun gözleri bağlı tanrıçası bize göre değil. Bizim gözlerimiz fal taşı gibi açık olmalıdır. Türkiye’de ve yurt dışında, bizim gözleri fal taşı gibi açık, koruyan, kollayan, ne olduğunu anlamaya çalışan hâkimlere ihtiyacımız var. Bunun önemini ABD’deki davaya bakarak anlayabiliriz. Hakan Atilla’nın yargılandığı davayı gördükçe ürperdim.”