Erdoğan partisinin Kızılcahamam kampında: Türkiye IMF defterini tekrar açmamak üzere kapatmıştır

AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin Kızılcahamam kampının kapanış konuşmasını yapıyor.

Erdoğan partisinin Kızılcahamam kampında: Türkiye IMF defterini tekrar açmamak üzere kapatmıştır

AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin Kızılcahamam kampının kapanış konuşmasını yapıyor.

AKP 27. İstişare ve Değerlendirme Toplantısı’nda Erdoğan’ın kapanış konuşmasında öne çıkan başlıkları şöyle:

“AK Parti medeniyetimizin ve tarihimizin kendine yüklediği bu büyük davayı hep ileriye taşımayı başarmıştır.

Biz ne rütbe ne mal derdine düşmeden mukaddes yükün hamalı olmaya talip bir kadroyuz.

Toplantımızın sloganında ne diyoruz tevazu ve samimiyetle ve gayretle önce millet önce memleket.

Bir kez daha büyük AK Parti ailesinin her bir ferdine davamıza sadakatli için teşekkür ediyorum.

İnsanlar gibi ülkeler ve partiler de sınamalara maruz kalırlar. Gün oldu sokaklarımızı karıştırmak istediler. FETÖ ihanet şebekesini kullanarak ülkemizi işgal etmek istediler.

Bizim sıkıntımız her hangi bir konudaki yanlışımızın ifadesi edilmesi değil. Biz en kritik dönemlerde düşmanlarımızın yanında yer alanlardan mustaribiz.

Maalesef bizi üzüntüye sevk eden ana muhalefet partisi CHP’dir. Gezi olaylarında vandallarla mücadele ediyoruz, CHP’yi onların yanında görüyoruz. FETÖ ile mücadele ediyoruz. CHP’yi, onların yanında görüyoruz.

Yaşadığımız son hadiselerde yine benzer bir durumla karşı karşıya kaldık. Türkiye ekonomik bağımsızlığa karşı dik duruyor. CHP ne yapıyor ortalığı karıştırmaya çalışıyor. Bu fırsatçılık değil alçaklıktır.

Şahsıma AK Parti hükümetlerinin en çok gurur duyduğumu icraatları sorulsa, ülkemizi IMF boyunduruğundan kurtarmamız olur.”

‘İNÖNÜ’NÜN ELİNDE TÜRK BAYRAĞI YOK, ABD BAYRAĞI VAR’

“Türkiye 1960 darbesinin ardından IMF’nin eline düşmüş ve Ak Parti dönemine kadar kurtulamamıştır. IMF le yaptığımız 19 antlaşmadan Türkiye’nin ne kazandığını bilemiyoruz ama çok büyük siyasi kayıplar yaşamıştır.

Türkiye IMF’nin yardımına ihtiyaç duyacağı seviyeden çok ama çok uzaktadır. Ekonomik göstergelerimizin diğer ülkelerle karşılaştırıldığında çok iyi konumdadır.

Türkiye IMF defterini tekrar açmamak üzere kapatmıştır.

Türkiye’nin IMF ile yolunun kesişmesi söz konusu değildir. Türkiye IMF defterini tekrar açmamak üzere kapatmıştır. Bu açık gerçeklere rağmen IMF konusunun gündeme gelmesinin nedenlerini çok iyi biliyoruz ama başaramayacaklar.

Ülkemizin başına IMF musibetini saran CHP’nin geçmişi daha vahim siyasi ve ekonomik sabıkalarla doludur. İlk IMF anlaşmasının altında Gürsel’in, onu takip eden dört anlaşmanın altında da CHP Genel Başkanı İsmet İnönü’nün imzası vardır Bay Kemal.

(İnönü’nün fotoğrafını göstererek) Elindeki bayrak “dikkat edin” Türk bayrağı değil, elindeki bayrak Amerika bayrağı.

Bir parti düşünün, Amerikan yardımını sevinç naralarıyla karşıladığı dönemin ardından geçen 70 yılı aşkın süreye rağmen, hala aynı zihniyette ısrar ediyor. Dünya değişmiş, Türkiye değişmiş, siyasi ve ekonomik mantık değişmiş ama CHP hiç değişmemiş. Bunun adı istikrar değil ilkelliktir.

2019 mahalli seçimlerinde CHP’nin bir kez daha boyunun ölçüsünü alacağına inanıyorum.

İstismar siyasetinin ömrü dolmuştur, dönem hizmet siyasetinin yükseliş dönemidir.

(MHP’nin af teklifine dair) Son günlerde birtakım tartışmalara şahit oluyoruz. Af meselesinde öncelikli ölçümüz vicdandır. Cezaevlerini boşaltmak için af çıkartılmaz. O zaman adama sorarlar ‘Bu cezaevini niye yaptınız?’ Aftan rant bekleyenler gibi olamayız. Geçmişte çok aflar çıkarıldı. ‘Bu affı çıkarır da bundan ne kadar siyasi rant elde ederiz’… Biz böyle düşünemeyiz. Gündemimize gelen meseleler konusunda önce vicdan terazimizde tartmadan alelacele kararlar vermeyeceğiz. Geçmişte yapılan ve milletimizin vicdanını yaralayan yanlışlara biz düşmeyeceğiz.”

‘TAKİBİNDEYİM, KOVALIYORUM, ÇIKACAK SONUCU DÜNYAYA BİZLER BİLDİRECEĞİZ’

“(Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın Suudi Arabistan’ın İstanbul Başkonsolosluğu’na gittikten sonra ortadan kaybolması ve öldürüldüğüne ilişkin iddialar hakkında) İşin polisiye, istihbarat takibi var. Özellikle havalimanlarından giriş- çıkışlar inceleniyor. Savcılık ne gibi bir açıklama yapacak, ısrarla bekliyoruz. Bunun ülkemizde olmuş olması çok üzücü. Cemal Bey benim çok eskiden tanıdığım bir gazeteci, bir arkadaşımız. Beklentim hala iyi niyetli. İnşallah o arzu etmediğimiz durumla karşı karşıya kalmayız. Cumhurbaşkanı olarak takibindeyim, kovalıyorum, buradan çıkacak sonuç neyse onu da dünyaya bizler bildireceğiz.”