Erdoğan hem 'Yargı makamları gereğini yapar' hem de 'Bizden 3, 5, 6 gazeteciyi istediler, gerekeni yaptık' dedi

AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Almanya ziyareti kapsamında Berlin'de açıklamalarda bulunuyor.

Erdoğan hem 'Yargı makamları gereğini yapar' hem de 'Bizden 3, 5, 6 gazeteciyi istediler, gerekeni yaptık' dedi

AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Almanya ziyareti kapsamında Berlin’de açıklamalarda bulunuyor.

Erdoğan’ın konuşması şöyle:

“Geniş bir gündem içerisinde zaman zaman görüş ayrılıklarının olması doğaldır. Bunları diplomasinin imkanlarını kullanarak aşmaktır. Türkiye ve Almanya bu başarıyı defalarca göstermiş ülkelerdir. Son zamanlar da yaşananları geride bıraktığımıza inanıyorum. Pek çok konuda Almanya ile aynı hassasiyete sahip olduğumuza inanıyorum. Kimi ülkelerin mültecileri dikenli tel örgülere mahkum ettiği dönemde Almanya meseleye insani olarak yaklaşmıştır.”

“Ekonomi alanında da Almanya ile çok güçlü ilişkilerimiz bulunuyor. Almanya ülkemizin en büyük ticari ortağıdır. Türk ekonomisi sağlam temeller üzerine kurulmuştur. 15 Temmuz darbe teşebbüsünün ekonomimiz üzerindeki etkileri son derece sınırlı kalmıştır. Ülkemizde uluslararası firmalar hiçbir engelle karşılaşmadan faaliyetlerini rahatça sürdürüyorlar. Almanya ile ortak bir tutum içerisinde olduğumuzu görmek bizleri memnun ediyor.”

“Bir konunun altını çizmek istiyorum. Türkiye’de tutuklanan Alman vatandaşlar konusundaki endişelerini ve hala tutuklu olan Türk gazeteci, aydın ve siyasetçiler için endişelerini açıklığa kavuşturmak faydalı olacak. Teröristleri korumak gibi bir görevimiz yok. Benim ülkemde birileri teröre bulaşıyorsa bu hangi ülkeden olursa olsun bizim hukukumuz bunu cezalandırıyorsa yargı makamları gereğini yapar.”

BUNLARI BURADA KONUŞMAK İSTEMEZDİM AMA…

“Sayın Steinmeier’in, Türkiye’de tutuklanan Alman vatandaşları konusundaki endişelerini burada şöyle bir açıklığa kavuşturmanın faydalı olacağına inanıyorum.

Görüyorum ki burada yanlış bir bilgilendirme var. Herhalde teröristleri korumak gibi bir görevimiz yok. Eğer birileri benim ülkemde teröre bulaşıyorsa, bu hangi sınıftan olursa olsun, yargı makamları bunun gereğini yapar. Bu, Almanya’da da olsa bu böyledir, başka bir ülkede de olsa böyledir.

Benim ülkemde, AB’de terör örgütü olarak kabul edilen PKK’nın mensupları şu anda Almanya’da elini kolunu sallaya sallaya dolaşmakta, Almanya’nın devasa caddelerinde gösteriler yapmaktadır.

Bunlara niçin müsade ediliyor? Benim ülkemde binlerce insanı öldüren teröristlerin burada elini kolunu sallaya sallaya dolaşması doğru mu? Buna niçin müsaade ediliyor! Aydınlar deniyor, bu aydınların tanımını yapmak lazım. Gazeteci eğer teröre bulaşmışsa, yargı bunu mahkum etmişse bunu savunabilir miyiz. Bir tanesi de sözde gazeteci, bir boşluktan yararlanarak kaçmış ve Almanya’ya gelmiştir. Kendisi el üstünde tutulmuştur. Kendileri bizden 3 tane, 5 tane, 6 tane gazeteciyi istediler. Biz gerekeni yaptık. Yargımız elinden geleni yaparak 2 tanesi tutuksuz yargılanmak üzere, bir tanesi de bırakılmıştır.

Biz bunları söylemeyecek miyiz! Ben bunları dile getirmek istemezdim. Ama konuşmak zorunda kaldım. Biz halbuki bunları kendi aramızda konuştuk. Ben bu sofrayı muhabbet sofrası olarak görüyordum, bunlar aslında burada konuşulmazdı.”