Brunson'un serbest bırakılması için başvuru

İzmir’de terör suçundan yargılanan ABD’li rahip Andrew Craig Brunson, ev hapsinin kaldırılması talebiyle Anayasa Mahkemesi’ne başvurdu.

Brunson'un serbest bırakılması için başvuru

İzmir’de terör suçundan yargılanan ABD’li rahip Andrew Craig Brunson, ev hapsinin kaldırılması talebiyle Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) başvurdu.

Darbe girişiminin ardından gözaltına alınan Brunson, 9 Aralık 2016’da tutuklanarak cezaevine gönderilmişti.

Brunson hakkında ‘FETÖ’ye ve PKK’ya üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek’ten 15, ‘casusluk’tan da 20 yıl olmak üzere 35 yıl hapis cezası istenmiş, rahip 25 Temmuz’da sağlık sorunları gerekçesiyle ev hapsine alınmıştı.

Başvuru yapıldı

Brunson’ın avukatı İsmail Cem Halavurt, daha önce açıkladığı üzere, rahibin serbest bırakılması için bugün AYM’ye başvurdu.

İstanbul Çağlayan’daki adliyeye giden avukat, AYM’ye iletilmek üzere dilekçesini İstanbul 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’ne teslim etti.

Dilekçede şu ifadelere yer verildi:

“Andrew Craig Brunson gözaltına alınmasından bu yana iki yıla yakın bir süre geçmiştir. Başvurucunun tutukluluğunun ve sonrasında konutu terk etmeme yönündeki kararı hukuki olmadığı gibi makul süreyi de aşmıştır. Özgürlüğünün bu şekilde sınırlanmasının makul ve kabul edilebilir hiçbir hukuki gerekçesi, geçerli bir sebebi bulunmamaktadır. Özgürlüğünün kısıtlanması tamamen hukuka aykırı olup kısıtlanma süresi, Anayasa ve İnsan Hakları Avrupa Sözleşmesine aykırı olarak makul süreyi aşmıştır.

Sanığın delilleri karartma ihtimali bulunmamaktadır. Gizli olarak, uzun zamana yayılan bir sürede savcılık gerekli soruşturmayı yapmış ve deliller toplanmıştır. Kovuşturma aşamasında da tanıklar dinlenmiştir. Dolayısıyla tanıklar üzerinde baskı kurma gibi bir durumun olması da mümkün değildir. Zira dosyanın temelini oluşturan gizli tanık ifadeleridir ve bu tanıklar tanık koruma kanunu kapsamında korunmaktadır.

Her ne kadar tutukluluk son bulmuş olsa da kişi hürriyeti ve güvenliği hapsi şekil değiştirerek konutu terk etmeme kararı yoluyla ihlal edilmiştir. Anayasanın 19’uncu maddesinde ve AİHS’nin 5/3, 5/4 ve 5/52’inci maddesinde düzenlenen kişi hürriyeti ve güvenliği hakkı ihlal edilmiştir. Bu nedenle başvurumuzun kabulüne karar verilmelidir.”